İddianamede, puşi delil olarak gösteriliyor. Mersin’in Tarsus ilçesinde 6-8 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen Kobani eylemlerinin ardından gözaltına alınan 6 kişi için hazırlanan iddianame Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Dicle Haber Ajansı’nın (DİHA) haberine göre; iddianamede Muhammet Şirvan Kaya, Hüseyin Saray, Serdal Beyazit, Vedat Çiçekçi ve Soner Yıldırım hakkında “örgüt üyesi olma” ve “örgüt propagandası yapma” ile “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılma”, “toplantı ve yürüyüşlere silah benzeri aletlerle katılma”, “kamu malına zarar verme”, “ruhsatsız ateşli silah ve mermilerini satın alma”, “halkı kin ve düşmanlığa teşvik etme” ve “görevi yaptırmamak için direnme” iddiasıyla 79’şar yıl hapis cezası isteniyor.
Aynı zamanda iddianamede, Kobanê eylemleri sırasında ayağından yaralanan Tarsus İlçe Emniyet Müdürü Haydar Çelik’in yaralanması olayına karıştığı iddia edilen Muhammet Şirvan Kaya hakkında ayrıca, “Kişiyi kasten yaralamak” iddiasıyla da ceza isteniyor.
‘ŞERVAN’DAN ‘MUHAMMET ŞİRVAN KAYA’ İSMİ VE PUŞİ BENZERLİĞİ
Hazırlanan iddianamede, Çelik’i yaraladığı iddia edilen Muhammet Şirvan Kaya’yı tespite puşi üzerinde ulaşılması ise dikkat çekiyor.
Varsayımlar üzerinden hazırlanan iddianamede, “Şervan” isminde “Muhammet Şirvan Kaya” ismine ulaşılıyor. Hazırlanan iddianamenin ilgili bölümünde, “Yüzü sarı, kırmızı, yeşil puşi ile kapalı olan bir kişinin mobese kameralarından göründüğü ve başka bir soruşturma dosyasından ifadesi alınan F.K. isimli şahsın yüzünde sarı, kırmızı, yeşil puşi olan kişinin Shortland marka araca 12 el ateş ettiğini söyledi. F.K.’nın oradaki eylemciler tarafından bu kişiye Şervan diye hitap edildiğini belirtmesi ve bu kişinin Muhammet Şirvan Kaya olabileceğini beyan etmesi, Kaya’nın evinde yapılan aramada da tarife uyan puşinin bulunması ile bu kişinin Muhammet Şirvan Kaya olabileceği tespit edilmiştir” ifadesine yer veriliyor.
ANNEYE SUÇU ÜSTLENMEDEN DAVA AÇILDI
Öte yandan iddianamede Kaya’nın evinde yapılan aramada ruhsatsız bir silahın ele geçirildiğine yer verilerek, Kaya’nın annesi Zahide Kaya’nın “Silah bana aittir” beyanı üzerine hakkında “suçu üstlenme” gerekçesi ile aynı iddianamede dava açılması dikkat çekiyor.
Kaya ailesinin avukatı Abdulselam Duran, herkesin evinde bulunabilecek bir puşinin delil olarak gösterilmesinin dosyanın özensiz hazırlandığının kanıtı olduğuna dikkat çekerken, “iç güvenlik” yasa tasarısının yasalaşmamasına rağmen kolluk kuvvetleri tarafından fiili olarak uygulamaya konulduğunu söyledi. Duran, anne Kaya’nın da “ruhsatsız silah” bulundurmaktan kendisine para cezası kesilmesi gerekirken ortada olmayan bir suçu üstlenmeden yargılanıyor olmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.
