DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ortak basın toplantısı düzenledi.
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni anayasa çağrısını değerlendiren İyi Parti lideri Akşener, "Bir yeni anayasa kavramı var. Sıfırdan bir anayasa yapmak gibi bir iddia ise o zaman ikinci cumhuriyetin kuruluşu anlamını taşır ki, bunun cevabını almamız gerekiyor. Neye tekabül ettiğine dair bir durum yok. Yine bir yün yumağı attılar, insanları bu işe dolaştırıp gariban çiftçinin bebeğine mama alamayan kadının üretim dışı kalmış sanayicinin derdinin konuşulmadığı yeni bir süreç olarak okuyorum" dedi.
Akşener, siyasi partilerden randevu talep eden HDP ile ilgili gelen bir soruya, "Henüz bir davet gelmedi, farz-ı muhal üzerinden niye konuşalım?" diye yanıt verdi.
K24 muhabirinin Kürt seçmenlerle ilgili sorusunu cevaplayan Meral Akşener, “Biz Türkiye’nin 83 milyon oyuna talibiz. Etnik ve mezhep aidiyetlerinin ötesinde bu ülkenin nüfuz cüzdanına sahip, birinci sınıf vatandaşı olan bütün seçmenin oyuna talibiz” dedi.
“Bir kısım seçmenimizi ikna edebiliriz, onların oyunu alabiliriz. Bir kısım seçmenimizi de ikna edemeyiz, onların oyunu alamayabiliriz” diyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Buna da son derece saygılıyız. Ama ben bir şeye takılmış durumdayım; Türkiye’deki Kürt seçmenlerin tümünün HDP’nin seçmeni olduğu varsayımı yanlıştır. Ya da X partisinin seçmeni olduğu varsayımı yanlıştır. Ya da Türkiye’de yaşayan Türk seçmenin tümünün şu ya da bu partinin seçmeni olduğunu varsaymak yanlıştır. Bu, insanları maraba saymak anlamını taşıdığı için yanlıştır. Kürtler kimsenin marabası değildir. Dolayısıyla onları kim ikna edebilirse elbette oylarını alır, edemeyen de oylarını almaz.”
“Türkiye’de şu anda farklılıklar ve değerler üzerinden yapılan bir kavga var” ifadelerini kullanan Akşener, “Türkiye'de değerler üzerinden yapılan bir kavga var. Ben ilçe ilçe geziyorum. Kürt esnafla da Türk esnafla da karşılaşıyorum, hiçbiri aidiyetleri üzerinden bir tespit yapmıyor şu anda. Siftah yapamadığını söylüyor. Oğlu ya da kızının üniversite mezunu olup üç yıldır işsiz olduğunu söylüyor. Bunları konuşmak varken döndürüp döndürüp ayrıcı noktaların üzerinden gitmenin de iktidarın özel bir uzmanlık alanı olduğunu biliyorum ama biz bu yün yumağına takılmayacağız. Biz herkesin oyuna talibiz” diye konuştu.
Erdoğan ve Türkiye İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya da çağrıda bulunan Akşener, şunları kaydetti:
“Provokasyon elbette toplumsal olaylarda olur. Bu devletin görevi o provokatörleri ayıklamaktır, ensesinden tutmaktır. Eğer bir şeyler söylemeye çalışan o gençleri, o provokatörlerden korumazsanız siz suçlusunuz. O gençlerin karşısına yeni tayin olmuş gencecik polisleri koyarsanız gene yanlış yaparsınız. Genci gence kırdırmanın bir yolunu bulmuş olursunuz ki bunu Türkiye açısından çok sakıncalı buluyorum. Devlet yönetmek ciddiyet ister, cıvıklıktan kaçınmak gerekiyor. Ne işiniz var dedikodu yapmanın dışında, provokatör varsa yakalayın. Gençlere de sesleniyorum aranıza giren devlet adamlarına dikkat edin, siz kendi haklı meselenizi haksız yere düşürecek tedbirleri alın.”