Nerinaazad\'a gönderilen açıklamanın tam metni:
Bölgemiz 7 Haziran parlamento seçimlerinden bu yana, halkımızın can ve mal varlığına büyük zararlar veren acılı olaylara sahne olmaktadır.
En son Suruç’te gerçekleştirilen toplu katliam ve bu insanlık dışı kanlı olayı takiben meydana gelen suikast olay ve saldırılarında onlarca insan can verdi. Türkiye’de ve Kuzey Kürdistan’da yeniden cenaze tabutları yollara dizildi, ocaklara ateş düştü.
PDK-Bakur (KDP-Kuzey) olarak, yeniden hem Suruç katliamını, hem de öncesi hem de sonrasında meydana gelen siyasi saldırı ve ölümleri nefretle kınıyoruz. Türkiye ve Kuzey Kürdistan’ın yeniden böylesi ağır şiddet ve ölüm sarmalına sokulmak istenmesi, barış ve sukunete büyük değer veren ve özlem duyan halkımızı, bizleri ciddi ciddi endişelendiriyor.
Suruç Katliamı’ndan sonra, Türk Devleti’nin DAEŞ denen terörist örgüte, onların zulüm ve vahşetine karşı başını Amerika Birleşik Devletleri’nin çektiği Koalisyon Güçleri arasında direkt ve daha aktif biçimde yer almış olmasını ve insanlık düşmanı bu terörist gürüha karşı saldırılar gerçekleştirmesi, hem Türkiye’nin iç güvenliği, hem de bölgesel ve uluslararası huzur ve güvenlik açısından çok olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyoruz.
Kürd Halkı Kürdistan’ın Güneyi’nde ve Batısı’nda Celewla ve Kerkük’ten Efrin’e kadar uzanan yaklaşık iki bin kilometrelik hatta Koalisyon Güçleri’nin hava ve logistik desteği ile, İŞİD denilen uluslararası terör örgütüyle savaş halindedir. Bu bir insanlığı ve medeniyeti koruma mücadelesidir. Türkiye’nin de bu mücadeleye daha aktif ve direkt olarak, rol üstlenerek katılması sevindiricidir.
TÜRKİYE’NİN İŞİD’E KARŞI HAVA SALDIRILARIYLA EŞ ZAMANLI IRAK – KÜRDİSTAN BÖLGESİ’NDEKİ BAZI ALANLARA HAVA SALDIRISINDA BULUNMASI, TÜRKİYE’DE BARIŞÇI ÇÖZÜM ÇABALARINI ZORLAŞTIRIYOR, “ÇÖZÜM SÜRECİNİ” TIKAMA TEHLİKESİYLE YÜZYÜZE GETİRİYOR
Türkiye’nin DAEŞ’e saldırısına paralel olarak, Irak Kürdistanı hükümranlık bölgesinde PKK kamplarının bulunduğu bazı bölgelere havadan saldırması bizleri, (PDK-Bakur’u) Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da sürdürülen barışçı çözüm çabalarının sekteye uğraması hususu mücadelesi bombalarla engellenemez. Yine son 30-35 yıllık tecrübeler gösteriyor ki PKK’nin silah kullanma sorunu da devlet şiddeti ve bombalamalarla çözümlenemez.
Doğru yol, diyalog ve barışçı çözüm çabalarıdır. Türk ve Kürt halklarının isteği ve özlemi de barış ve huzurdur. Halkımız ne asker ve polislerin, ne de Kürd çoçuklarının ölümünü istiyor. Uzun dönem devam eden karşılıklı çatışmasızlık, Türkiye’de halkı sevindirdi, güven ortamını güçlendirdi, barışçı çözüme olan desteği artırdı.
PDK-Bakur bu nedenlerle başından beri “çözüm sürecine” tam destek verdı. Tüm zorluklarına, provokasyonlara karşın diyaloğ sürdürülmeli ve barışçı çözümde ısrarlı olunmalıdır.
Ne bombalamalar, ne de sağlık hizmeti veren insanların kaçırılması ve trafik polislerinin öldürülmesi asla çözüm değildir. Şiddetin yeniden alevlendirilmesi büyük tehlikedir. Biz bütün tarafları sukunete, şiddetten uzak durmaya, “çözüm sürecini” aktifleştirmeye çağırıyoruz.
Son gelişmeler gerekçe gösterilerek içlerinde Rudaw ve Bas News’in olduğu Kürt web portal ve uygulamlarının yasaklanması kabul edilemez. Bu insanların haber alma özgürlüğüne darbedir.
(Diyarbakır, 25.7.2015)
Sertaç Bucak PDK.Bakur
Genel Başkanı
