Rûdaw’dan Şevket Herki’ye konuşan eski bakan ve İstanbul Bağımsız Milletvekili Salim Ensarioğlu, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani’nin böyle bir dönemde Ankara’ya gelmesinin “çok değerli olduğunu” söyledi.
Ensarioğlu, “Ziyaretin içeriğini bilmiyorum ama Sayın Barzani’nin ziyaretinin zamanlamasını devlet bakanlığını yapan bir kişi olarak çok kıymetli buluyorum. Bu beni hem heyecanlandırdı, hem duygulandırdı. Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a ve Sayın Barzani’ye teşekkür ediyorum, bize yakışan da buydu” dedi.
“Türkiye Kürtlerin de Türklerin de vatanıdır”
Erbil-Ankara ilişkilerine değinen Salim Ensarioğlu, “”Türkiye Kürtlerin de Türklerin de vatanıdır. Osmanlı'dan günümüze bu bölgede Araplara sahip çıkıp ağabeylik yapan bir ülkeyiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın zamanlamayı çok güzel yaparak Sayın Barzani’yi davet etmesi bu meseleye doğru yaklaşıldığını gösteriyor. Ben bu vesile ile Sayın Cumhurbaşkanıma saygılarımı iletiyorum. Bence Suriye ile, Irak ile, İran ile, hem Araplara ve hem de Kürtlerle bu diyaloğu devam etmelidir” diye konuştu.
“Bahçeli'nin DEM’lilerle tokalaşmasını kıymetli buluyorum”
“Biz 1921-23'lerdeki Gazi Meclis’in kuruluşunda hem el ele olduk, birlikte bu vatan için savaştık” diyen Ensarioğlu, “Bugün de biz birlikte çok güçlü olduğumuzu göstermeliyiz. Kimsenin haddine değildir Türkiye'ye bir müdahale etmesi, Kürdü Türk'ü ezmesi. Biz Orta Doğu'da buna cevap verebilecek bir güçteyiz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de son günlerde yeni bir çözüm sürecinin başlayacağına dair tartışmalar hakkında görüşü sorulan Salim Ensarioğlu, “Orta Doğu’da sıkıntılı bir sürecin yaşandığı bu günlerde özellikle Sayın Devlet Bahçeli'nin Meclis’te gidip DEM Partililerle tokalaşmasını da kıymetli buluyorum” yorumunu yaptı.
“Hepimiz çözüm sürecinde yer almalıyız”
Ensarioğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Bütün samimiyetimle söyleyeyim, Sayın Bahçeli'nin gidip DEM Partililerin elini sıkması ülkenin birliği açısından beni ziyadesiyle sevindirdi.
Yeni bir çözüm süreci de kesinlikle artık silahlarla değil, görüşmeyle, meclis ortamında olmalı. Bu girişimin içinde Sayın Bahçeli de olmalıdır. Hepimiz içinde yer almalıyız. Türkiye'de demokratik haklarda, özgürlüklerde ve adalette eksikler varsa bu Kürd'ün de Türk'ün de sorunudur. Kürt meselesini tartışmamız, konuşmamız lazım.
Bunun için birbirimize tahammül etmemiz lazım. Yani bir DEM Partili milletvekili kürsüye çıkıp konuştuğu zaman diğer arkadaşların sabır ve saygı göstermesi lazım. Bir MHP’li çıktığı zaman aynı şekilde olmalı ki birbirimizi anlayabilelim. Konuşmalar sırasında yasal olmayan bir şey olursa bu zaten kayıtlara geçiyor. Kürsüden iner inmez kavga etmeye gerek yok. O mecliste bir bir milletvekili özgürce çıkıp konuşamıyor ve fikrini söyleyemiyorsa o zaman meclisin bir anlamı da kalmaz.”
