Pentagon Aralık ayında Kongre'ye sunduğu raporda, "S-400 alımının sadece F-35 projesinden değil, Boeing'in CH-47F ve F-16 ile UH-60 Black Hawk helikopterleri projelerine de etkisi olur" diyor.
Bu arada Rusya, S-400'leri Türkiye'ye Temmuz ayında teslim edeceğini bildirdi.
Bu durumda ABD, Türkiye'ye S-400'leri alması durumunda 1974 sonrasındaki en büyük silah ambargolarının perdesinin açılabileceğinin uyarısını yapmış oluyor. ABD, Rusya'dan S-400 alımı halinde bu tür bir silah ambargosunun neredeyse kesin olarak açılacağını belirtiyor.
Bu tür bir ambargo Türkiye-ABD ilişkilerini bir gömlek daha alta gönderecektir. Ruslardan alınan silahlar CAATSA isimli, Rus etkisini kırmaya yöneli ABD ambargolarını da tetikleyecektir.
2002 yılında, AKP'nin iktidara geldiği yıl başlanan F-35'lere baştan beri ortak olan, bunca gayret ve emek verilmiş, parçalarının bir kısmının Türkiye'de üretildiği yeni nesil savaş uçaklarından mahrum kalmayı Ankara gerçekten riske edecek mi bilinmiyor.
Öte yandan Erdoğan'ın önümüzdeki altı ayda, dünyanın son teknolojileri ile donanımlı yeni nesil savaş uçağından Türk savunma güçlerini mahrum ederek, çalışıp çalışmadığı hakkında çok sayıda soru işareti bulunan S-400 Rus savunma sistemlerini tercih etmeyi göze alması söz konusu.
Pazartesi günü ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, bir kez daha, Türkiye'nin Suriyeli Kürtlere saldırmaması uyarısı yaptı. Ve Türkiye saldırdığı takdirde 'bedeli ağır olacaktır' anlamında açıklamalarda bulundu.
Pompeo, sınırın Türkiye tarafının güvenliğe ihtiyacı olduğu gibi Suriyeli tarafının da güvenliğe ihtiyacı var diyerek, Türkiye'nin söylemi olan 'sınırın öte tarafındaki teröristleri temizleme kampanyasının' tam tersi olarak, sınırın Suriye tarafındaki Suriyeli Kürtler ile Türkiye tarafındaki Türkiye vatandaşlarının haklarının eşit olduğunun altını çizdi.
Önümüzdeki haftaların bütün bu nedenlerden dolayı en dikkat çeken gelişmelerinden biri de, Trump'ın Türkiye Büyükelçiliği için aday gösterdiği David Satterfield'in Senato'daki onama görüşmeleri olacak. Bir ABD Büyükelçi adayının, ABD kurumlarının politikasının aksine S-400 ve Suriye'nin kuzeydoğusu hakkında görüş belirtmesi imkansız olacaktır.
Buna karşılık ise göreve gitmek istediği yer olan Ankara'da ise YPG'ye 'terörist' demediği ve S-400'leri kabul edilemez gördüğü taktirde daha göreve gönderilmeden Türkiye medyasının saldırılarına uğrayabilir.