ABD'den YPG ve Rusya ile ilgili bomba sözler

ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass, Suriye içerisinde otonom bölgeler yaratılmasını desteklemediklerini belirterek, \'IŞİD\'e yönelik Kilis-Cerablus operasyonunda PYD ve YPG olmamalı\' dedi.

11.12.2015, Cum - 07:51 [ Güncellenme: 11.12.2015, Cum - 09:10 ]

ABD'den YPG ve Rusya ile ilgili bomba sözler
Haberi Paylaş

Suriye güvenli bölgeyi sadece oluşturmak için değil, uzun vadede sürdürülebilirliğini sağlamak için gerekli askeri kaynaklar kapsamında kara unsurları da dahil olmak üzere önemli ölçüde bir kuvvet artırımına gidilmesini gerektiği görüşündeyiz” diyen Bass, “Şunu vurgulamak isterim ki; sınırın güney tarafında, operasyona dahil olan gruplar içerisinde PYD veya YPG’nin bulunmaması gerektiğine inanıyoruz\" görüşünü dile getirdi.

Milliyet’ten Serpil Çevikcan’a konuşan Büyükelçi, ABD ve Türkiye’nin PYD ile ilgili bakış açılarında oldukça örtüşen noktalar olduğunu vurguladı.

Barış Sürecine geri dönülmeli

Tahir Elçi’nin ölümünün, 35 yıldan beri Türkiye’de bu ihtilafın altında yatan ve bunu ortaya çıkaran sorunlara barışçıl ve yapıcı bir çözüm bulunmasına kendini adamış herkes için büyük bir kayıp olduğunu düşündüğünü dile getiren Büyükelçi, Türkiye’deki çatışmanın yeniden başlamasının bu derin sorunların barışçıl bir şekilde çözüldüğünü görmek isteyen hiç kimseye yarar sağlamadığını vurguladı.

Çatışmanın her gün PKK’liler tarafından şehirlerin belli kısımlarında özerklik ilan edilmesiyle sürdürülmesinin büyük bir problem ve gerçek bir endişe kaynağı olduğunu vurgulayan Büyükelçi, devam eden çatışmaların sonlandırılması için en kısa sürede bir yol bulunmasının ve çatışmanın tekrar başlamasına neden olan sorunlar hakkında konuşma sürecinin başlatılmasının önemli olduğuna inandığını dile getirdi.

Bunun için, her şeyden önce PKK’nın çatışmayı durdurması gerektiğine dikkat çeken Büyükelçi, kimsenin savaşmaması ve ateş etmemesi için öncelikle bir ateşkese, ardından insanların birbirine ateş etmek yerine konuştuğu bir sürece geri dönülmesine ihtiyacın bulunduğunu belirtti ve bu sonuca ulaşma isteyenlerle birlikte çalışmayı sürdüreceklerini vurguladı.

Cerablus operasyonlarında PYD ve YPG olmamalı

Sınırın güney tarafında, operasyona dahil olan gruplar içerisinde PYD veya YPG’nin bulunmaması gerektiğine inandıklarını dile getiren Büyükelçi Bass, “IŞİD’ii Kilis ve Cerablus arasındaki bölgeden püskürtmeyi amaçlayan bu operasyonda, PYD ve YPG’nin, bu alanı kontrol etmek amacıyla düzenlenen operasyonların bir parçası olmaması gerektiğine inandıklarını” vurguladı.

PYD’ye bakışımız Türkiye ile aynı

Türkiye ile ABD’nin PYD ile ilgili bakış açılarında çok sayıda örtüşen noktalar olduğuna dikkat çeken Büyükelçi, siyasi süreçten nasıl bir Suriye çıkarsa çıksın, bu Suriye’nin birleşik bir Suriye olması gerektiğini düşündüklerini vurguladı.

Gelecekte dini, etnik, veya ideoloji temelli otonom bölgelere bölünmüş bir Suriye’yi desteklemediklerini, Türkiye’nin, PYD’nin Kilis ile Cerablus arasındaki bölgeyi kontrolü altına alması ve Suriye’nin kuzeybatısı, orta kuzeyi ve kuzeydoğusunda kontrolü altında olan bölgeleri birleştirmesine yönelik endişelerini önemsediklerini dile getiren Büyükelçi, “Suriye’nin kuzeybatısında faaliyet gösteren Suriyeli muhalif grupların bu bölgenin kontrolünü sağlamaları için yürüttüğü operasyonlara destek vermek amacıyla beraber çalışmayı sürdüreceklerini” ifade etti.

Suriye’de Otonom bölgeleri desteklemiyoruz

Bütün Suriyeliler, ülkelerinin ve vatandaşlarının yararına olduğu konusunda hemfikir olmadıkları sürece, Suriye içerisinde otonom bölgeler yaratılmasını ve IŞİD’e karşı operasyonların Suriye’nin belirli bölgelerindeki nüfus yapılarını değiştirmeye izin verdiği yönündeki bir anlayışı desteklemediklerini vurgulayan Büyükelçi, “Çatışmalar sonucu yerinden edilen insanların kendilerini güvende hissettiklerinde evlerine ve toplumlarına dönebilmelerinin çok önemli olduğuna inandıklarını” belirtti.

Başika krizi konuşarak çözülür

Irak’taki askeri operasyonlar ve askeri faaliyetler konusunda, diğer koalisyon üyeleri ya da herhangi bir ülke tarafından Irak’ta yürütülen faaliyetlerin Irak’ın egemenliğine saygı çerçevesinde ve Irak hükümetinin rızasıyla ve onayıyla gerçekleştirilmesi gerektiğini dile getiren Büyükelçi, “Türkiye’nin kuvvet takviyesinin kamuoyuna yansımasının ardından Irak hükümetinin verdiği güçlü bir tepki verdiğini, konuşlandırmanın Bağdat’la koordinasyon içinde gerçekleştirilmediği ve Irak hükümetinin onayının alınmadığı iddiasında bulunduğunu” dile getirdi.

İki hükümetin bir araya gelerek konuşmasının, çözüm için uğraşmasının ve Türkiye’nin Irak’ta yürüttüğü askeri faaliyetlerin Irak hükümetince onaylanan faaliyetler şemsiyesi altına dahil edilmesi için çalışılmasının son derece önemli olduğunu vurgulayan Büyükelçi “Türkiye’nin Kuzey Irak’ta yürüttüğü eğitim faaliyetlerinin, koalisyon kapsamında değil, bağımsız bir şekilde gerçekleştirildiğini” dile getirdi.

“Ben Musul konusunda o sonuca varmazdım”

Musul’un kurtarılması ve Irak’taki meşru makamların konrolüne iade edilmesinin koalisyonun oldukça önemli bir önceliği ve hedefi olmayı sürdürdüğünü hatırlatan Büyükelçi, Suriye’deki operasyonlarında olduğu gibi, Musul’da operasyonlar düzenlediğinde, sonucun başarılı ve daha uzun vadede sürdürülebilir olduğundan emin olmak istediklerini vurguladı.

Rusya, IŞİD dışında herkesi hedef alıyor

(Uçak krizinden sonra ABD’nin karşı çıkmasına rağmen S-300 füzelerini Suriye’ye getiren, burada hava üssü sayısını ikiye çıkaran Rusya ne yapmaya çalışıyor?) Niyetlerinin ne olduğunu Rus hükümetine sormalısınız.

Rus operasyonlarının IŞİD dışındaki herkesi hedef aldığını dile getiren Büyükelçi, “Rusya’nın operasyonlarının yüzde 70 ila 80’inin IŞİD dışındaki hedef ve gruplara yönelik olduğunu, Rusya’nın klinikler gibi askeri olmayan hedefleri vurduğunu, tüm bunların Suriye’de siyasi bir geçişi sağlayacak koşulları yaratmaya katkıda bulunmayacağını” belirtti.

Hava sahasını ihlal ettiği açık

Suriye’de düşürülen Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal ettiğinin son derece açık olduğunu vurgulayan Büyükelçi “uçağın düşürülmesinin, Türk hükümetinin, Rus hava araçlarının Türk hava sahasını ihlalinin sonuçlarına ilişkin yaptığı oldukça açık bir dizi uyarıdan sonra gerçekleştiği” konusunda kuşkularının olmadığını dile getirdi.

“Hiçbir kanıt yok”

Rusya’nın dile getirmeye devam ettiği, Türkiye hükümetinin ya da üst düzey yetkililerinin ve aile bireylerinin IŞİD ile birtakım yasadışı petrol kaçakçılığı ve petrol ticareti faaliyetlerinde bulunduğu yönündeki iddiaları destekleyen hiçbir kanıt görmediklerini dile getiren Büyükelçi, IŞİD kontrolündeki petrolü de içeren tüm kaçakçılık olaylarını ele almak üzere Türk hükümetiyle çok yakın çalıştıklarını vurguladı.

Son bir buçuk yıldır, Kırım ve Batı Ukrayna’daki anlaşmazlık başladığından bu yana, Rus hükümetinin ölçüyü aşan iddialarda bulunduğuna, kanıt olarak da yönelttikleri suçlamayla ilgisi olmayan uydu görüntülerini ya da bilgileri sunduklarına şahit olduklarını belirten Büyükelçi, “tüm gazetecilerin ve okuyucuların, Rusya hükümetinin ileri sürdüğü bunun gibi iddialara son derece şüpheci yaklaşmaları gerektiğini” vurguladı.

Rus operasyonları nedeniyle başarı daha uzun süre alacak

Son aylarda, tüm Suriye genelinde geçmişe kıyasla daha yoğun bir hava operasyonu yürütüldüğünü vee Rus varlığına rağmen, Suriyeli muhalif grupların Mare hattında ilk aşamada IŞİD’e karşı birtakım önemli ilerlemeler kaydettiğini, bazı köyleri geri aldığını vurgulayan Büyükelçi, Rusya’nın varlığı ve operasyonlarını Esad rejiminin IŞİD dışındaki karşıtlarına yoğunlaştırmış olmasının bunu daha karmaşık bir hale getirdiğini ve başarının daha uzun bir sürece yayılması sonucunu doğurduğunu belirtti.

Esad’ın geleceği olmadığına inanıyoruz

ABD, Türkiye ve diğer ortakların Suriye’deki geçiş süreci konusunda Rusya, Suriye ve Esad rejiminden farklı bir vizyona sahip olduklarını hatırlatan Büyükelçi, tüm uluslararası ortakların ve ülkelerin, Suriye’deki ilgili tüm tarafların aynı masada oturup çözüm araması konusunda desteğini sunmasının herkesin ortak yararına olacağını vurguladı.

Bu süreci asıl sahiplenmesi ve başarıya ulaşılabilmesi için bir yol üzerinde anlaşması gerekenlerin Suriyeliler olduğunu vurgulayan Büyükelçi, “ABD’nin, Esad’ın tüm meşruiyetini kaybettiği ve Suriye hükümetinin başı olarak bir geleceği olmadığına inanmaya devam ettiğine” dikkati çekti.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 8897 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:13:49:11
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x