ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, yeni Başkan DonaldTrump’ın göreve gelir gelmez kendisine 30 gün içinde sunulmasını istediği ‘IŞİD’i bitirme’ planını Beyaz Saray’a sundu. Taslak planın en merak edilen noktalarından biri, ABD’yle Suriyeli Kürtler arasındaki işbirliğinin geleceği. Pentagon Sözcüsü Jeff Davis, planın IŞİD’i sadece Suriye ve Irak’ta değil, tüm dünyada hedef alacak daha genel bir strateji içerdiğini açıkladı.
Davis, gazetecilere yaptığı açıklamalarda planın bir ön çalışma olduğunu ve detaylarının açıklanmayacağını söyledi.
Başkan Trump\'a rehberlik etmek üzere hazırlanan IŞİD’i yenme planının ilk hali tamamlandığını belirten Davis, şunları ifade etti: \"Tabi ki daha önce de vurguladığım üç şeyi burada vurgulamak istiyorum. Birincisi bu plan daha bir ön çalışma. Başkanlık Genelgesinin talimatını verdiği şeydir. Daha geniş bir plan için bir çerçevedir. İkincisi bu sadece askeri plan değil aynı zamanda diplomatik, finansal, istihbarat, siber ve kamu diplomasisi dahil ulusal gücün tüm unsurlarını ilgilendiren bir plan ve başka kurumlarla ortaklaşa hazırlanan bir plan. Üçüncüsü bu plan gerçekten sadece Suriye ve Irak ile ilgili değil aynı zamanda bölgeler arası bir plan. IŞİD’i küresel çapta yenmekle ilgili.\"
Davis, planın Beyaz Saray’a iletildiğini ve Bakan Mattis’in planın raporuna ilişkin Trump’ın içinde yer almadığı Beyaz Saray Prensipler Komitesine bir sunum yapacağını dile getirdi.
Plandan çok şey beklenmemesini isteyen Davis, planın ön bir çalışma olduğunu, Pentagon’un planın detaylarını daha sonra kamu ile paylaşmayacağını belirtti.
Planın gizli kalacağına vurgu yapan Davis, başta Rusya ve Türkiye olmak üzere IŞİD ile mücadele konusunda bölgede rol sahibi olan ülkelerle diplomatik angajmanların planın önemli bir kısmını teşkil ettiğine dikkati çekti.
Davis, söz konusu planda Rakka\'nın IŞİD\'den alınması ile ilgili bir yol haritası çizip çizmediği yönündeki soruya cevap vermekten kaçınarak, Rakka için kararı verilmiş bir durumun söz konusu olmadığını kaydetti.
Yetkililer, bu bağlamda Suriyeli Kürtlere silah verilmesinin ‘siyaseten hassas’ olmakla beraber muhtemel bir seçenek olarak görüldüğünü söyledi.