Bingöl’ün Karlıova ilçesine bağlı Taşlıçay köyünde (Çırık) yaşayan 100’ü aşkın silikozis hastası ölümü bekliyor.
ZORUNLU GÖÇTEN KOT TAŞLAMAYA
‘90’lı yıllarda köylerini terk etmek zorunda kalan 100’ü aşkın kişi yakalandıkları hastalık karşısında yetkililerin duyarsızlığından şikayetçi. En son 23 Mart’ta, 24 yaşındaki Osman Ceylan’ın hayatını kaybetmesiyle birlikte köyde silikozis nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısı 11’e yükseldi. Çoğu evli ve çocuk sahibi olan hastaların tek geçim kaynağı devletin 3 ayda bir verdiği maaş. Hayatlarını kaybetmeleri halinde verilen bu maaş da kesiliyor.
İLÇEDE BİR TEK GÖĞÜS HASTALIKLARI DOKTORU YOK!
Hastalıktan dolayı oksijen tüpüne bağlı yaşamak zorunda olan hastalardan Hasan Dündar 29 yaşında. 5 yıl önce yakalandığı hastalık, 2 yıldır ağırlaşmış durumda. Sağlık durumunun giderek kötüleştiğini, 3 ayda bir verilen engelli maaşının ise sadece hastaneye gidiş geliş masraflarını karşılamaya yettiğini söyleyen Dündar, Karlıova’da göğüs hastalıkları doktoru olmadığı için Bingöl ya da Erzurum’a gitmek zorunda kaldığını anlatıyor. Dündar, yetkililerin kendilerini görmesini ve tedavilerine yardım etmelerini istiyor.
ELEKTRİK KESİLİNCE NEFES ALAMIYORLAR
Bir başka silikozis hastası Faysal Demir ise köyde sık sık elektrik kesintisi yaşanmasından dolayı oksijen cihazlarını çalıştıramadıkları anlatıyor. Demir, “Elektrik kesilince oksijen almak için ilçe merkezine gitmek zorunda kalıyoruz” diyor.
‘İYİ BESLENMELİYİZ AMA İMKANIMIZ YOK’
Silikozis hastalığı nedeniyle ölen Erkan Akyürek’in babası şimdi de aynı hastalığa yakalanan ve solunum cihazına bağlı yaşayan diğer oğlunun acısını yaşıyor. Gençlerin çaresizlikten kot taşlamada çalıştıklarını anlatan baba, “Doktorlar silikozis hastaları iyi ve dengeli beslenirse daha uzun yaşayabilir diyorlar. Ama bizim öyle beslenmeye imkanımız yok” diyor.
‘DESTEK ALMAK İÇİN YATALAK OLMAYI BEKLİYORUM’
Mehmet Oral isimli silikozis hastası ise henüz yatalak olmadığı için devletten maaş da alamıyor. Başka bir işte çalışabilecek durumda olmayan Orak, “Ben de maddi destek almak için diğer hastalar gibi yatalak olmayı bekliyorum” sözleriyle büyük bir drama ve devletin sağlık politikasına dikkat çekiyor.
‘DEVLET BARİ GERİDE KALAN AİLELERİMİZE YARDIM ETSİN’
İstanbul’da kot taşlamasında çalışırken silikozis hastalığına yakalananişçilerden, 6 çocuk babası, 50 yaşındaki Sait Gündoğdu 2013’te hayatını kaybetmişti. O ölümün ardından gazetecilere konuşan Taşlıçay Köyü Muhtarı Atik Oral, “Ölümlerden dolayı diğer silikozis hastaları, ‘sıra bizde’ diye olumsuz etkileniyor. Bu yüzden psikolojileri bozulmasın diye bu ölümleri onlardan gizliyoruz. Silikozis hastalığından dolayı ölen diğer arkadaşlarımızın ailelerine her hangi bir devlet güvencesi verilmediği için geçimlerini sağlayamıyorlar” demişti. Silikozis hastalığının tek çaresinin akciğer nakli olduğunu söyleyen silikozis hastası Ensar Köylü de “Silikozis hastalığından dolayı malulen emekli oldum ve ayda 100 lira maaş alıyorum. Bizler bu hastalıktan dolayı öleceğimizi biliyoruz. Biz öldükten sonra bari arkamızda kalan ailelerimizin güvence altında olmasını devletten bekliyoruz” diye konuşmuştu.