NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, sorunun daha da büyümeden çözülmesi ve zaten zorlu geçmesi olası Londra Zirvesi'ni gölgelememesi için yoğun bir diplomatik trafik yürütüyor.
BBC Türkçe'nin haberine göre; Bu hafta Salı ve Çarşamba günleri yapılacak zirvede, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve İngiltere Başbakanı Boris Johnson dahil çok sayıda lideri bir araya getirecek.
Habere göre zirve öncesi, YPG/PYD'nin NATO sınırlarını tehdit eden bir terör kaynağı olarak ittifak tarafından kabul edilmesinin Suriye'nin doğusunda askeri varlığı bulunan ve söz konusu grupla işbirliği yapan ABD açısından ciddi bir sorun oluşturabileceği değerlendirmesi yapılıyor.
NATO kaynakları, aslında her iki savunma planının da NATO Konseyi'nde daha önce onaylandığını ancak yayımlanması sürecinin mevcut itirazlar nedeniyle geciktirildiğinin altını çiziyorlar. Ayrıca, bu belgelerin yayımlanmamasının NATO'nun kolektif savunmasında bir zafiyet yaratmayacağını ancak ittifak için en önemli kavramlardan olan dayanışma ve birliktelik açısından önemli bir sıkıntı unsuru oluşturacağını kaydediyorlar.
Türk diplomatik kaynaklar, Baltık devletleri ve Polonya'nın savunması için gösterilen duyarlılığın Türkiye için de gösterilmesi gerektiğini kaydederken, dayanışmanın tek taraflı bir duygu olmadığının da altını çizdiler.
Türkiye'nin Rusya tehdidine karşı hazırlanan bir savunma planını bloke etmesi kadar, Londra Zirvesi'nden sadece bir hafta önce Rus yapımı S-400 hava savunma sistemlerini test etmeye başlaması da NATO başkentlerinde soru işareti yarattı.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, bu gelişmeden kaygılı olduğunu saklamazken, birçok ABD'li senatör de S-400'ü satın alıp topraklarına konuşlandıran Türkiye'ye dönük yaptırımların hemen devreye sokulması çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hem dörtlü zirve hem de Londra Zirvesi sırasında yapacağı konuşmalarda, NATO'nun Suriye'de daha fazla rol oynaması, Türkiye'nin güvenliğine daha çok destek vermesi gibi unsurları öne çıkaracağı belirtiliyor. Erdoğan, mültecilerin dönüşü için gerekli altyapının finanse edilebilmesi için de uluslararası bir donörler konferansı çağrısında bulunacağını kaydetmişti.
Ancak Batılı diplomatik kaynaklar, Londra'da yapılacak toplantıların hem gündeminin hem de havasının Türkiye ile NATO arasında yaşanan Baltık savunma planı sorununun nasıl çözüleceğine bağlı olarak belirleneceğini kaydediyorlar.