İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi dün yaptığı açıklamada, ülke çapında yüzlerce liseli kızın zehirlenmesinden ülkesinin düşmanlarını sorumlu tuttu.
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, olayla ilgili ilk kez kamuoyuna açıklama yaptı.
Şarkul Avsat'ın aktardığı haberine göre Reisi dün devlet televizyonunda canlı yayınlanan İran'ın güneyindeki bir kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, “Bu, düşmanların veliler ile kız öğrenciler arasında korku ve güvensizlik yaymaya çalışmasıyla ülkede kaos çıkarmaya yönelik bir güvenlik planıdır” dedi.
İran daha önce de Batı ülkelerinin, başörtüsünü düzgün takmadığı gerekçesiyle Ahlak Polisi tarafından gözaltına alındığı sırada yaşamını yitiren Kürt kadın Jina Emini adlı genç kızın ölümünün ardından İran’ın dört bir yanını etkisi altına alan protestoları körüklemekle suçlamıştı.
İran Sağlık Bakanı Behram Aynullahi salı günü yaptığı açıklamada, birden fazla okulda yüzlerce kızın saldırılardan etkilendiğini söyledi. Bazı politikacılar, olayın arkasında kız çocuklarının eğitimine karşı çıkan muhalif grupların olabileceğini öne sürdü.
Dün İranlı Öğrenciler Haber Ajansı’na (ISNA) konuşan başkent Tahran yakınındaki Elburz eyaletinin Tıp Üniversitesi Rektörü Şehram Sayadi, üniversite yurdunda kalan bazı kız öğrencilerin zehirlendiğini aktardı. Perşembe akşamı 21 kız öğrencinin altı ambulans ve bir otobüsle hastaneye kaldırıldığını belirten Sayadi, ‘hepsinin durumunun iyi olduğunu ve sıra sıra hastaneden taburcu edildiklerini’ bildirdi.
Gözaltılar
İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı Fars ve Tesnim haber ajansları, bir okulun yakınına zehirli madde yaydığı iddiasıyla yetkililer tarafından gözaltına alınan bir kamyon şoförünün video kaydını yayınladılar. İran İçişleri Bakanlığı daha önce gözaltı haberlerini yalanlamıştı.
Reuters’ın Tesnim Haber Ajansı’ndan aktardığına göre Tahran’ın kuzeydoğusundaki Pardis Banliyösü Vali Yardımcısı Rıza Karimi Salih, Tahran'ın bir banliyösünde bir okulun yakınında bulunan akaryakıt tankerinin iki şehirde daha görüldüğünü ve zehirlenme olaylarına karışmış olabileceğini bildirdi. Yetkililerin tankere el koyduklarını ve sürücüsünü gözaltına aldıklarını belirtti.
Salih, aynı tankerin İran'ın batısındaki Luristan eyaletinde öğrencilerin zehirlendiği Kum ve Burucerd'de de görüldüğünü söyledi ancak daha fazla ayrıntı paylaşmadı. Salih, Pardis banliyösünde yakalanan tanker için, “Akaryakıt tankerinin park ettiği bir otoparktaki korumalar da zehirlendi” dedi.
Tahran’a soruşturma talebi
Cenevre'de BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (UNHCR) dün saldırılarla ilgili şeffaf bir soruşturma yapılması çağrısında bulundu. UNHCR Sözcüsü Ravina Shamdasani basın toplantısında “Esrarengiz koşullarda kızların kasıtlı olarak hedef alındığı şüphesiyle ilgili derin endişemizi ifade ediyoruz” dedi. Ayrıca hükümet soruşturmasının sonuçlarının kamuoyuna açıklanması ve faillerin adalete teslim edilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Diğer yandan Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bu konuda İran sağlık yetkilileriyle temasını sürdürüyor. WHO Sözcüsü Margaret Harris, örgütün bu olaylarla ilgili olarak ulusal sağlık yetkilileri ve sağlık uzmanlarıyla temas halinde olduğunu ve ‘daha iyi kanıtlara sahip olmak üzere olup biteni daha iyi anlamak için başka yöntemlere başvurduğunu’ söyledi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da dün, İran'da kız öğrencilere yönelik zehirli saldırı haberlerinin şok edici olduğunu ve durumun tam olarak soruşturulması gerektiğini bildirdi. Böylece Almanya, konuyla ilgili endişelerini dile getirerek ABD'ye katılmış oldu.