İran, Suriye'de 1979 devriminden bu yana yakın ilişkiler kurduğu Esad rejiminin devrilmesinin ardından bölgeye yönelik yeni bir politika arayışı içerisinde girdi.
2011'de patlak veren iç savaş sürecinde Beşar Esad rejiminin en büyük destekçilerinden olan İran, Suriye'ye yüklü miktarda para, silah ve milis göndermişti.
İran ve desteklediği Şii milisler Suriye'de birçok sivil katliamı gerçekleştirdi.
Ancak 8 Aralık 2024 günü rejimin devrilmesi ve Beşar Esad'in kaçması sonrasında Tahran rejimi, Suriye'deki güçlerini tamamen çekmek zorunda kaldı.
Suriye'den çekilmesine rağmen İran rejiminin burada istihbarat faaliyetleriyle bir kaos çıkarmayı amaçladığı ifade ediliyor.
İran'ın bölgede bir mezhep çatışmasını körüklemeye çalıştığı, bu amaçla Suriye'de kendisine bağlı olan ajanları, Şii din adamlarını ve milisleri kullandığı kaydediliyor.
Suriyeli yerel kaynakların aktardığı bilgilere göre başta Lazkiye, Humus ve Şam'ın bazı bölgeleri olmak üzere İran, kendisiyle bağlantılı olan isimler üzerinden yeni bir kaos planını devreye soktu.
Bu kapsamda İran bağlantılı isimler Nusayrileri ve Şiileri sokağa çekerek yeni yönetime karşı isyana teşvik ediyor. Ayrıca devrik Esad rejimiyle bağlantılı milisler de yeni yönetime karşı saldırılar düzenlemeye teşvik ediliyor.
Yine İran'ın taraflar arasında bir mezhep çatışmasını kışkırtmak için girişimlerde bulunduğu vurgulanıyor. Bu doğrultuda İran bağlantılı üç kişinin Lazkiye kırsalındaki bir Sünni köyünden bir sivili kaçırdığı ve bu sivili bir Alevi köyünde infaz etmeye çalıştığı ifade edildi. İran bağlantılı kişiler yerel halk tarafından yakalanarak Suriye yönetimine teslim edildi ve kaçırılan kişi serbest bırakıldı. Planın amacının köyler arasında mezhep çatışması çıkarmak olduğu belirtildi.
Birçok farklı bölgede İran ve eski rejimle bağlantılı kişilerin sabotaj eylemlerinde bulunduğu ve karışıklık çıkarmaya çalıştığı vurgulandı.
İran rejiminin açıklamaları
İran rejiminin önde gelen isimleri, Beşar Esad'in devrilmesinin ardından açıklamalar yaparak, İran'ın Suriye'de yeniden bir iç karışıklık çıkarmaya çalışacağı imasında bulunmuştu.
İran lideri Ali Hamaney Pazar günü televizyonda yaptığı bir konuşmada Suriyeli gençlere "bu güvensizliği düzenleyen ve ortaya çıkaranlara karşı kesin bir kararlılıkla durmaları" çağrısında bulunmuş, "Suriye'de de güçlü ve onurlu bir grubun ortaya çıkacağını tahmin ediyoruz çünkü bugün Suriyeli gençlerin kaybedecek hiçbir şeyi yok. Okulları, üniversiteleri, evleri ve sokakları güvensiz. Bu nedenle güvensizliğin planlayıcılarına ve uygulayıcılarına karşı kararlılıkla durmalı ve onlara galip gelmelidirler." ifadelerini kullanmıştı.
Öte yandan, Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi üyesi Muhsin Rızai de bugün yaptığı açıklamada yeni Suriye yönetimini üstü kapalı bir şekilde tehdit etti.
Rızai, "direnişçi Suriye gençliği ve halkı yabancı işgali, saldırganlığı ve bir grubun totaliterliği karşısında sessiz kalmayacaktır." ifadelerini kullandı.
İran rejiminin en üst düzey isimleri arasında yer alan Rızai "Bir yıldan kısa bir süre içinde Suriye'deki direniş farklı bir biçimde yeniden canlanacaktır." şeklinde konuştu.