İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin helikopter kazasında hayatını kaybetmesi sonrası durum bilinmezliğini korurken, konvoydaki 3. helikopterde yer alan Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Gulam Hüseyin'den kaza anına ilişkin yeni açıklama geldi.
İran-Azerbaycan sınırında baraj açılışı törenine katılan Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin helikopteri dönüş yolunda düşmüş, Reisi ile birlikte 9 kişi hayatını kaybetmişti.
Reisi'nin helikopterinde sabotaj olup olmadığı konusu henüz bilinmezken, yetkilileri taşıyan 3 helikopterden birinde olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Gulam Hüseyin İsmaili kaza anını anlattı.
'Pilotumuz 30 saniye sonra (Reisi'nin bulunduğu) ana helikopterin yanımızda olmadığını fark etti'
İsmaili kaza anını şu ifadelerle anlattı:
'Helikopterler bulutların üzerine çıktı. Bizimki 3 numaralı helikopterdi. Ortadaki helikopter Cumhurbaşkanı'nı taşıyordu. Önde de bir diğer helikopter vardı. Pilotumuz 30 saniye sonra (Reisi'nin bulunduğu) ana helikopterin yanımızda olmadığını fark etti. Koşullar son derece normal ve sıradandı ve zor bir durum yoktu. Bazı hava yolu uçuşlarında bile titreşimler oluyor ama bu rotada her şey normaldi ve bulutlar anında yok oldu. Daha sonra, altımızda bulutların olmadığı bir havadaydık, ayaklarımızın altındaki (dağların) sırt hattını görebiliyorduk ve hemen yakınında Songun Bakır Madeni vardı.'
Cumhurbaşkanı'nı taşıyan helikopteri aramak amacıyla içinde bulunduğu helikopterin pilotunun geri döndüğünü anlatan İsmaili, 'Yardımcı pilota 'Neden geri dönüyorsunuz?' diye sordum. 'Helikopterlerden birinin gelmediğini, acil iniş yaptığını varsayıyoruz çünkü ne kadar çağrı yaparsak yapalım telsiz iletişimimiz kesiliyor ve cevap vermiyor.' dedi. 'Pilot, 1 dakika 30 saniye önce telsiz iletişimimiz olduğunu' söyledi.'
İsmaili, helikopterin döndüğü noktada alanın üzerinde birkaç tur attığını ancak bulutlardan dolayı aşağıyı iyi göremediklerini belirterek, "Bulutun altına girmeleri mümkün değildi. Birkaç turdan sonra Songon madeni yakınlarında iniş yaptık." dedi.
Reisi'yle aynı helikopterdeki Tebriz Cuma İmamı Muhammed Ali Al-i Haşim ile iletişime geçerek nerede olduklarını sorduğunu kaydeden İsmaili, şöyle devam etti:
'Ağaçların altında olduğunu söyledi. Diğer arkadaşların iyi olup olmadığını sorduğumda ise 'Kimseyi görmüyorum ve yalnızım, ne olduğunu anlamıyorum, etrafımda kimse yok' cevabını aldım. Ormanlık alanda bulunduğu bilgisini verdi. Cumhurbaşkanı'nın helikopterinin kaza yaptığı hemen anlaşıldı ve biz de kaza yerine en kısa sürede ulaşmak ve kurtarma faaliyetlerininin başlatılması için harekete geçtik. Bakır madeninde uygun arabalar, gerekli sağlıkçılar ve ambulanslar vardı. Sağlık personelini yanımıza alarak kazanın meydana geldiğini düşündüğümüz bölgeye gittik.'
Haşim'le yaklaşık üç dört kez konuştuğunu söyleyen İsmaili, 'Diğer meslektaşlarımız da kazadan 3-4 saat sonrasına kadar sık sık kendisiyle iletişime geçiyorlardı, Ali Haşim Bey çağrıları cevapladı ama verdiği cevaplar iyi olmadığını ve sadece hayatta olduğunu gösteriyordu.' açıklamasını yaptı.
Daha sonra helikopterdeki diğer yolcuların 'anında öldüğünü' öğrendiklerini belirten İsmaili, 'Cesetlerin durumu, kazadan hemen sonra şehit olduklarını gösterdi.' dedi.