Hizbullah Genel Sekreteri, ‘’El-Bukemal bölgesine gönderilen yenilerek teslim olmuş teröristler, 310 kişi ve bunlar Deyr ez-Zor savaşında denge değişikliği yaratmaz’’ dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
‘’IŞİD unsurlarının tahliye edildiği bölgeler, Suriye’nin çöl bölgesindeki savaş ekseninde bulunuyor. Herkes biliyor ki Suriye ordusu ve müttefikleri birkaç aydır burada terörizme karşı savaş veriyor ve Hizbullah da burada birçok kişiyi kaybetti. Yeni biz yenilip teslim olmuş teröristleri bulunduğumuz cephelere gönderdik.
Bizim Lübnan’da ulusal ve insani bir meselemiz vardı. Bu mesele birkaç yıl önce IŞİD tarafından kaçırılmış Lübnanlı askerler meselesiydi. Lübnanlılar bu askerlerin akıbetini öğrenmek ve serbest kalmalarını sağlamak istiyordu. Bunun tek yolu silahlı unsurlarla bu konuda müzakere yapmaktı. IŞİD’e yönelik savaşı sürdürerek hedefe ulaşabilirdik; ancak bu durumda kaçırılan Lübnan askerlerinin akıbeti belirsiz kalırdı.
Hizbullah Genel Sekreteri Nasrullah, IŞİD’le yapılan anlaşmayla ilgili olarak Suriye hükümetine yöneltilen suçlamaları da reddederek ‘’bu anlaşma bize aittir’’ dedi.
Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, Lübnan’daki ve Suriye’nin Batı Kalamun bölgesindeki IŞİD’lilerin tahliyesine tepki göstermiş ve ‘’Çok sayıda IŞİD’linin Irak sınırına gönderilmesi kabul edilemez’’ demişti.
Öte yandan Irak’ın eski Başbakanı Nuri el-Maliki de konuyla ilgili yaptığı açıklamada Hizbullah’a destek verdi ve ‘’IŞİD’lilerin Suriye’nin bir başka bölgesine nakledilmesi, Irak’la ilgili bir mesele değildir. Hizbullah’ın kararı doğrudur’’ dedi.