Hanegbi, Pazar günü İsrail Parlamentosu (Knesset) Dış İlişkiler ve Savunma Komitesi’nde kapalı oturumda yaptığı açıklamaları bugün kamuoyuna teyit etti.
Hanegbi, “İsrail ile Suriye rejimi arasında tüm düzeylerde doğrudan ve günlük diyaloglar mevcut. Bu süreci oradaki siyasi yetkililerle birlikte ben yürütüyorum” dedi.
"Suriye ve Lübnan, Abraham Anlaşmaları’na dahil olabilir"
Hanegbi, söz konusu toplantıda Suriye ve Lübnan’ın da ABD arabuluculuğunda imzalanan Abraham Anlaşmaları kapsamına alınabilecek aday ülkeler arasında olduğunu söyledi.
Bu anlaşmalar 2020 yılında İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Sudan ve Fas arasında ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla imzalanmıştı.
“Hermon Dağı’ndan çekilmeyiz”
Komitede Hanegbi’ye, İsrail’in Suriye’deki tampon bölgelerden çekilmeyi kabul edip etmediği soruldu.
Hanegbi, “Eğer normalleşme sağlanırsa bu konuyu değerlendiririz,” diyerek açık kapı bırakırken, “Ancak Suriye Hermon Dağı’ndan çekilmeyiz” ifadeleriyle bazı bölgelerden geri adım atılmayacağını vurguladı.
“Askeri değil, diplomatik temaslar da var”
Hanegbi’nin bu açıklamaları, İsrail’in yeni Suriye lideri Ahmed el-Şer’a ile sınır gerilimlerini azaltmak ve olası çatışmaları önlemek amacıyla doğrudan temas kurduğuna dair son dönemdeki dış basın haberlerini doğrulamış oldu.
İsrail'in yalnızca askeri değil, diplomatik kanallar üzerinden de doğrudan temas kurduğu belirtildi.
"Şara’nın geçmişi değerlendirme aşamasında"
Komite üyelerinin, Ahmed el-Şer’a’nın geçmişteki cihatçı gruplarla olan ideolojik bağlarının sürdüğü yönündeki İsrail askeri istihbaratının değerlendirmelerini nasıl karşıladığı sorusuna ise Hanegbi, “Bu konuyu değerlendiriyoruz. Şer’a, süreç ilerledikçe şekilleniyor,” şeklinde yanıt verdi.
İsrail’in Suriye ile yürüttüğü bu temaslar, bölgedeki yeni dengelere işaret ederken, olası bir normalleşme süreci Ortadoğu’daki güvenlik dinamiklerinde önemli değişimlerin habercisi olabilir.