ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, koalisyona ait uçakların hafta başında IŞİD’in eline geçen Ramadi kentine hava saldırıları düzenlediğini açıkladı.
Reuters’a konuşan üst düzey bir Dışişleri yetkilisi, IŞİD’e karşı oluşturulan koalisyona ait uçakların Ramadi’ye hava saldırısı düzenlediğini söyledi. Yetkili, “Bugün Ramadi’de hava saldırıları düzenledik. Hedefleri gördüğümüzde onları dışarı çıkaracağız” açıklamasını yaptı.
ABD yönetimi bombalı araçlara karşı kullanılmak üzere Bağdat yönetimine bin tank savar füze sistemi vereceğini de açıkladı.
ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Alistair Baskey “Anbar’daki yerel güçleri desteklemenin en iyi yolunu araştırıyoruz” dedi. Baskey, değerlendirdikleri seçenekler arasında, yerel aşiretleri eğitim ve silahlandırmanın hızlandırılması ile Ramadi’yi geri almak için Irak hükümeti öncülüğünde bir operasyona destek sağlamak olduğunu ifade etti.
ABD’nin Irak ile ilgili stratejisini gözden geçirmesinin söz konusu olmadığını belirten Baskey, “Sünni aşiretlere verilen yardımdan ziyade bu yardımın hızıyla ilgili görüşüyoruz” dedi.
“Şii milisler güvenlik güçlerinin kontrolünde olmalı”
Beyaz Saray sözcüsü Eric Schultz, Irak Başbakanı Haydar İbadi’nin IŞİD’in kontrolüne geçen Ramadi’yi geri almak için göreve çağırdığı Şii milislerin Irak güvenlik güçlerinin komuta ve kontrolü altında olması gerektiği uyarısında bulundu.
Schultz, ABD Başkanlık uçağı Air Force One’da düzenlediği basın brifinginde, “ABD yönetiminde, Şii milislerin varlığının ülkede yeniden mezhep çatışmalarına yol açabileceğine yönelik endişeler var mı?” şeklindeki bir soru üzerine, bu kararı almada Anbar Vilayet Meclisi’nin Irak Başbakanı İbadi’nin adımlarına kuvvetli destek vermesinin önemli olduğunu kaydederek, “Mezhepsel şiddet hakkında her zaman endişeliyiz. İşte bu yüzden bu güçlerin Irak güvenlik güçlerinin komuta ve kontrolü altında olması önemli olacak” dedi.
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest da, dünkü basın brifinginde, Ramadi’nin geri alınması için görevlendirilen güçler arasında, “bazı Şii milisler ve Şii gönüllülerin yanısıra, Anbar’daki aşiret savaşçıları dahil Sünni gönüllülerin da bulunduğuna” işaret ederek, bu durumun ülkenin çeşitliliğini yansıttığını ve Irak’ın IŞİD tehdidini geri püskürtme kabiliyeti açısından gerekli bir kriter olduğunu söylemişti.
Earnest da, “Irak Başbakanı ya da Irak Savunma Bakanı üzerinden olsun, bu güçlerin Irak merkezi hükümetinin komuta ve kontrolü altında olmasının önemli olduğunu” vurgulayarak, “ABD, Irak merkezi hükümetinin komuta ve kontrolü altındaki çok mezhepli çabalara büyük destek vermektedir” ifadesini kullanmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Jeff Rathke de, ABD olarak IŞİD’e karşı mücadelede Irak güvenlik güçlerine yardım etmeyi sürdüreceklerini kaydederken, “Irak Başbakanı İbadi ve Irak silahlı güçlerinin Şii milisler üzerinde komuta ve kontrole sahip olduğunu düşünüyor musunuz?” şeklindeki bir soruyu, “Tikrit ve Anbar ile Irak genelindeki diğer askeri angajmanlarda da bu tartışma yaşanmıştı. Tikrit’te (Tikrit operasyonu) öyle olmuştu, şimdi de aynısının olacağını bekliyoruz” şeklinde yanıtlamıştı.
Rathke, bir gazetecinin, “(Şii milislerin çağrılması) Bu kararı destekliyor musunuz? Bu sizce iyi bir fikir mi?” sorusuna da, bu kararın Anbarlı siyasi ve aşiret liderlerinin desteğiyle Irak hükümeti tarafından alınmış bir karar olduğuna dikkat çekerek, “Bu savaşta öncülük Iraklılarda. Irak Başbakanı İbadi ve hükümetinin destekçisiyiz ve dolayısıyla bu kararı da destekliyoruz” yanıtını vermişti.
