Ortadoğu’nun kültürel mirası her gün biraz daha yok ediliyor

Radikal silahlı gruplar ile rejim güçlerinin çatıştığı Ortadoğu’nun çeşitli ülkelerinde tarihi eserler bir bir yok ediliyor veya aşırılıyor.

30.09.2014, Sal - 05:41

Ortadoğu’nun kültürel mirası her gün biraz daha yok ediliyor
Haberi Paylaş
Radikal silahlı gruplar ile rejim güçlerinin çatıştığı Ortadoğu’nun çeşitli ülkelerinde tarihi eserler bir bir yok ediliyor veya aşırılıyor. Bu ülkelerin başında ise Ortadoğu’nun kalbi sayılan iki ülkesi Suriye ile Irak geliyor.

Ortadoğu tarihine ait eser ve yapıtlar bölgedeki savaşın kurbanları arasında. Daha şimdiden yok edilen ve aşırılan eserlerin sayısını ve adlarını bir bir tespit etmek çok zor.

UNESCO’nun Ortadoğu kültürel mirası hakkındaki istatistikleri bu acı gerçeği gözler önüne seriyor; Başta Suriye ve Irak olmak üzere, Ortadoğu’nun değişik ülkelerinde binlerce tarihsel yapıt ve nesne bir daha geri dönmemek üzere yok edilmiş veya önemli derecede tahrinedilmiş, çok değerli olan müze ekspozisyonları aşırılmıştır.

Ortadoğu’nun en kadim medeniyetlerinden birine beşiklik etmiş olan Mısır’da, özellikle “Arap baharı” ile başlayan süreçten sonra, yaklaşık 3 yıl önce Mısır Müzesi saldırıya uğradı ve 2 mumyanın kafası kopartıldı, 10 eser kırıldı, aralarında Tutankamon koleksiyonundan da parçaların bulunduğu 33 eser çalındı. Fenikeliler zamanında kurulan Sabratha ve Leptis Magna gibi açık hava müzeleri ciddi şekilde tahrip edildi.

Libya’da Karamanlı Ahmet Paşa Cami avlusundaki eserler ve eski mezarlar harap edildi. Ayrıca Libya’da radikal İslamcı Selefiler, Sufi eserlerinin bir çoğunu yok ettti. Zlitan kentinde tarihi cami ve burada bulunan Sufi din adamı Abdülselam El Esmer’in külliyesini de yerle bir edildi. Trablus’ta bir kaç tarihi cami ve bir külliye buldozerlerle yıkıldı.

Tunus’ta da iç karışıklıklar sonucu 8 ayda 38 tarihi türbe yıkıldı.

Fakat en büyük zarar Suriye ve Irak’ın kültür anıtlarına verdirilmiş ve verdirilmeye devam ediyor. Yalnız son haftalar içinde Sümer, Asur, Babil ve İslam dönemlerine ait koleksyonların bulunduğu Irak’ın Musul kentindeki müzeler yağmalandı.

Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasının ardından Ulusal Müze’deki, M.Ö. 2000’li yıllara kadar uzanan Mezopotamya eserleri yağmalandı. 2003-2008 yılları arasında Irak’ta yaklaşık 15 bin tarihi eser kaçırıldı.

Irak’taki Babil İmparatorluğu’ndan kalan Ur Zigurratı, Ebu Hanife, Hulafa El Raşid ve Seyyedoşada camileri ABD askerlerinin roketleriyle hasar gördü.

IŞİD ile birlikte Irak’ta yeni bir yağmalama ve yok etme hareketi başladı. Müslümanlara ait Hz. Yunus Türbesi, Yahya Abul Qasim Camii, Selahaddini Eyyubi kalesi, İbn el Ethir’in türbesi, Ezdilere ait Baba Nur Türbesi, Kakeilerin Baba Yadigar Türbesi ve Hıristiyanlara ait Mar Behnam Manastırı ve bir çok tarihi klise IŞİD tarafından yok edildi.

Suriye’deki durum Irak’takinden farklı değil. Dünya Mirası Fonu’nun verilerine göre, Ortadoğu’nun ‘‘açık hava müzesi’’ olarak adlandırılan Suriye’de muharebeler veya vandalizm etkinlikleri nedeniyle Dünya Kültür Mirası listesine alınan tüm nesneler zedelenmişti. Palmyra antik kenti, Krak des Chevaliers Haçlı kalesi, eski Halep parçaları da içinde bu listedeki 6 Suriye nesnesinden 5’i zedelenmişti.

Humus’ta bulunan ve 12. yüzyıldan günümüze kadar korunabilmiş (Krak des Chevaliers) Haçlı Kalesi, Şam’ın kuzeydoğusundaki, 8’inci yüzyıla ait Emevi Camii’nin paha biçilmez mozaikleri, Selahaddin Eyyübi’nin cephaneliğini tuttuğu Şam Kalesi, Roma döneminden kalma yaklaşık 2000 yıllık çöl kenti Palmira ve Palmira’daki Bel Tapınağı da saldırıların hedefi oldu.

Suriye’deki savaştan etkilenen diğer tarihi yerler, Şam’da Ortaçağ’dan kalma İbni Maal kalesi, Halep’te 8’inci yüzyılda inşa edilen ve Orta Çağ Suriye’sinin en önemli eserleri arasında gösterilen Ulu Camii ve tabiki tarihi MÖ 2000 yıllarına dayanan Halep Çarşısı.

Antik çağda Emessa olarak bilinen Humus’un tarihi bölgeleri, çok sayıda kilise ve manastırın da bulunduğu eski binalar bombalar yoluyla dümdüz oldu. Ümmü el Zünnar Kilisesi ve Meryem Ana kemerinden de geriye sadece kalıntılar kaldı.

Mezopotamya’nın meşhur arkeolojik yerleşimleri şimdi, sistematik olarak IŞİD militanları tarafından ağır makineli silahlarla saldırıya uğruyor.

Bazı tarihi eserler silah veya nakit para karşılığında el değiştirirken, insan figürleri ya da tanrıların hayvan kılığında tasvir eden heykeller IŞİD tarafından İslam değerlerine ters görüldüğü için yok edildi.

Haseki yakınlarında Tel Ajaja’da bulunan MÖ 8’inci yüzyıla ait Süryani heykeli, Rakka’da Sofi ve Şii türbelerinin yanı sıra aslan heykelleri de parçaladı.

Suriye ve Irak’ta kaçakçılar tarafından kaçırılan eserlerin ise sayısı ne yazıkki bilinemiyor.

Tüm bu tarihi yapıları korumak için devletler kendi çaplarında bazı girişimlerde bulunuyor ancak sonuç alınabilmiş değil.

BM, Irak’ta tarihi eser ticareti yapılmasının yasaklanması için karar almıştı, fakat Suriye’ye herhangi bir koruma sağlanmadı.

UNESCO da yalnızca Suriye rejiminin izniyle ülke içinde hareket edebilir. Henüz böyle bir izin de verilmedi.

Bu gidişle büyük medeniyetlerin yuvası olan Ortadoğu’nun bu kadim coğrafyasının tarihsel yapıtları birer birer ortadan kaldırılacak ve gelecek nesiller bu nadide eserleri göremeyecek.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 13370 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:05:17:28
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x