Mevlüt Çavuşoğlu, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündemi değerlendirdi.
Çavuşoğlu, “Ermenistan bu saldırılarıyla 'uluslararası sistemi ve hukuku hiçe sayıyorum' diyor. Bunun bir karşılığı olmalı" dedi.
Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
“Bu sorun çözülmedikçe Ermenistan cesaretlendi. Uluslararası toplum Ermenistan’a 'Azerbaycan topraklarından çekil' diyor mu? Bugüne kadar diplomasi yoluyla çözülmedi. Biz tüm imkanlarımızla yanında olacağız dedik. Azerbaycan'ın isteği olursa gereğini yaparız. Azerbaycan sahada çözmek istiyorsa biz 'Azerbaycan'ın yanında olacağız' dedik. Görüyoruz ki Azerbaycan’ın kapasitesi yeterli. Aliyev 'Benim gücüm var' diyor. Azerbaycan kendi topraklarını kurtaracak kapasitede. Ermenistan batıdan Rusya’dan destek alamasaydı bu cesareti bulamazdı.
Azerbaycan mücadeleyi kendi topraklarında veriyor. Dünyanın neresinde işgalciyle toprakları işgal edilen aynı muameleyi görüyor. Sahada ve masada Azerbaycan'ın yanındayız.
Ermenistan bu saldırılarıyla 'uluslararası sistemi ve hukuku hiçe sayıyorum' diyor. Bunun bir karşılığı olmalı.
30 yıldır bu sorun çözülmediği gibi, bu sorunun çözümü için herhangi bir somut adım da görmedi Azerbaycan. Ermenistan, saldırganlığını sürdürüyor. Azerbaycan ile Ermenistan'a eşit muamele yapmamaları gerekiyor. Diplomasiye dönelim diyorlar, 30 yıldır diplomaside bir şey oldu mu, hayır. Tek başına ateşkes sorunu çözmez. Saha, tamamlayıcı bir unsur, yeri geldiğinde çok önemli bir unsur. O yüzden sahada ve masada diyoruz.
Bunu sadece masada anlattığın zaman da sağır kulaklara hitap etmiş oluyorsunuz. Biz evet diplomasiye varız, Azerbaycan da var. Azerbaycan bugüne kadar çok sabretti. Bu büyük bir travma. Herkes evine dönmek istiyor. Azerbaycan ahlaken de hukuken de haklıdır. Tüm uluslararası toplumun ahlak ve hukukun gereği olarak tıpkı Ukrayna’da olduğu gibi Azerbaycan’ı desteklemesini bekliyoruz.
Doğu Akdeniz'deki gerilim
Doğu Akdeniz'de bir konferans fikri bizden, Sayın Cumhurbaşkanımızdan çıktı. Başkalarının haklarında gözümüz yok, ama kendi hakkımızı da yedirmeyiz. Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi'nde Türkiye'nin de beklentileri var, olumlu adımlar bekliyoruz.
Burada bir konferans olacaksa, Kıbrıs'tan her iki taraftan da katılım olmalı. Hakça paylaşım için her iki tarafın da görüşünü dinlememiz lazım. Bizim tercihimiz her iki taraf da gelsin, bu sorunu çözelim. Hangi formatta olur, kim katılır, çalışıyoruz.
Yunanistan ve Rum kesimi AB'yi rehin almıştır. Son zamanlarda Yunanistan'ın diyaloğa açık olduğunu söylemesi, Yunanistan açısından olumlu bir adım. Popülist adımların hiç kimseye bir faydası olmaz, hele Yunanistan'a hiç olmaz. Son dönemdeki adımlarını olumlu buluyoruz, bunu da belirtmek isterim.
Bizim kendi bayrağımıza gösterdiğimiz hassasiyeti herkesin bayrağına göstermemiz gerekiyor. O nedenle biz bayraklara yapılan saldırıları doğru bulmuyoruz.”