Diyarbakır’da Gönül Köprüsü Platformu, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımıyla iftar programı düzenlendi.
Program sonrası K24 muhabirinin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, Suriye’deki Kürtlerin sorunlarıyla ilgilenmenin, Türkiye’nin asli görevi olduğunu söyledi.
Davutoğlu şunları söyledi:
“Suriye’de Kürtler, Türkmenler ve Araplar hepsi bizim için eş değer akraba topluluklarıdır. Bu topluluklar maalesef şu an bölünmüşlerdir. Beşar Esad bugün Suriye’de zalim yöntemler uygulayarak asırlardır bir arada yaşayan bu toplulukların arasında kin ve nefretin oluşmasına sebebiyet verdi. Büyük insan kıyımları yaşandı. Bu boşluktan istifade ederek IŞİD ve PKK gibi iki örgüt ortaya çıktı. IŞİD şu an bölgeden çıkartıldı ama maalesef terör örgütü bağlamında özellikle Kürtlerin yaşadığı bölgede yaşayan halklar arasında bir bariyer teşkil ediyor. Bizim Suriye’deki Kürtlerle olan ilişkimizi örgütler bağlamında ele alınmaması gerekiyor. Gün gelir bu bariyerler kalkar Suriye ile Türkiye arasındaki tarihi bağlar yeniden devam eder. Suriye’deki Kürtler bizim kardeşlerimiz. Kürtlerin Suriye’de eşit haklara sahip olmasını sağlamak, yaşamalarını temin altına almak geçmişte olduğu gibi ayrımcılığa tabi olmamak kaydıyla Türkiye asli politikası olmalıdır.”
Beşar Esad’dan Kürtlerin vatandaşlık ve kimlik haklarını istediğini vurgulayan Davutoğlu, “2011’de büyük bir tehlike potansiyelini görüp Suriye’ye gittiğimde Beşar Esad’dan talep ettiği birkaç hususlardan bir tanesi Suriye’deki Kürtlere vatandaşlık hakkı ve kimliklerinin verilmesiydi. Biliyorsunuz o zaman kimlikleri dahi yoktu. Bugünde Suriye’deki Türkmen, Kürtler ve Arapların haklarını savunmak, Türkiye’nin görevidir. PKK ile yürütülen terörle mücadele başka bir konudur ama Suriye’deki Kürtler sınır ötesindeki en asli unsurlarımızdır. Onların esenliği ve huzuru Irak’taki Kürtler gibi en asli görevimiz olmalıdır” şeklinde konuştu.