CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlediği ve üç gün sürecek olan 16’ıncı Olağan Genel Kongresi'nde konuştu.
Ülkedeki yoksulluk ve işsizliğe değinen Kılıçdaroğlu, iktidarın yoksulluğu ve işsizliği siyaseten malzeme olarak kullanan ve bir "lütuf ekonomisi" kurmaya çalışan bir siyasal anlayışa sahip olduğuna dikkat çekti. Bu durumun aşılması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, Türkiye'yi "yokuş aşağı giden, freni patlamış bir kamyona" benzetti.
Kılıçdaroğlu, “İnsanın inancını, siyasete malzeme etmemeliyiz. İnsanın inancına, kimliğine ve yaşam tarzına saygı duymalıyız. 82 milyondan herhangi bir kişi, bu üç nedenden ötürü ötekileştirilirse hep beraber buna isyan etmeliyiz. Siyaseti insan odaklı yapmalıyız, insan merkezli yapmalıyız. Onun mutluluğu için yapmalıyız. Bu yapılmadığı içindir ki ayrıştık, bölüştük. İnancı kullanan bir siyasal düşünce geldi ve o inanç üzerinden siyaset yaparak toplumu ayrıştırdı ve böldü. Buradan çıkmalıyız. Bunun çıkış yolu demokrasidir" diye konuştu.
Konuşmasında demokrasi vurgusunda bulunan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Türkiye'ye gerçek anlamda demokrasiyi getirmek zorundayız. Üçüncü sınıf bir demokrasiyi reddetmek zorundayız. Bugün Avrupa Birliği'nin, Japonya'nın, Kanada'nın demokratik standartları neyse uygar ülkelerin demokratik standartları neyse aynı standartların bizim ülkemizde de olması lazım. Bizim ülkemizin insanı neden baskıcı bir yönetimi hak ediyor, böyle düşünüyor? Baskıcı bir yönetime karşı çıkmanın yolu demokrasiye sahip çıkmaktan geçiyor. Demokrasiye sahip çıkmalıyız.”
Kılıçdaroğlu, demokrasiden kastının yargı bağımsızlığı, üniversitelerin özerkliği, medya özgürlüğü, kadın erkek eşitliği, güçler ayrılığı ilkesi, darbe hukukundan arınmış demokratik parlamenter sistem ve lider sultasının olmadığı bir Seçim Yasası olduğunu belirtti.
Türkiye’nin üretim sürecinden koparıldığını dikkati çeken Kılıçdaroğlu, “Bugün Türkiye, üretim sürecinden koparılan bir Türkiye'dir. Tarımda güçlü olması gereken bir Türkiye neredeyse bütün tarım ürünlerini ithal eden bir Türkiye konumuna gelmiştir. Sanayinin pek çok alanında ham maddeyi dışarıdan almaktadır. İşsizliğin bu noktaya gelmesinin temel nedeni, Türkiye'nin üretim sürecinden koparılmasıdır. Üretim sürecinden koparılan bir Türkiye, ağır bedeller ödüyor” ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmaların ardından kongreye ara verildi. Aranın ardından kongre sendika yöneticilerinin konuşmalarıyla devam edecek.