16 Nisan 2017’de referandumda oy kullanma işlemi sona erdikten sonra, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) bir açıklama yaptı ve seçim kurulunun mührünü taşımayan oy pusulası ve zarflarla verilen oyların da sayılacağını duyurdu.
Bunun üzerine, özellikle “Hayır” bloğunu oluşturan kesimden itirazlar yükseldi. Yoğun tartışmalar devam ederken, YSK Başkanı Sadi Güven, mühürsüz oy kararını, oy verme işlemi bittikten sonra, ama sonuçlar henüz sisteme girilmeden aldıklarını söyledi:
"Sandık kurullarının oy pusulalarının arkasını ve oy zarflarını sandık kurulu mührüyle mühürlemeden oy verme işlemine başladıkları duyumu üzerine kurulumuzca inceleme yapılmıştır. Saat 16.00'da açılan sandıklarda sandık sonuçları sistemi girilmeden, partilerle paylaşılmadan önce kurulumuzca bu surette kullanılan oyların sandık kurullarının ihmali nedeniyle meydana geldiği ve seçmenin iradesinin tecellisinden sonra seçmenden kaynaklanan bir kusur olmaması nedeniyle geçerli olmasına karar verilmiştir."
“Sayısını şu an bilemeyiz”
Referandum sonuçları üzerinde mühürsüz zarf ve pusulalar nedeniyle yapılan tartışmaların sağlıklı bir zeminde yürüyebilmesi için, hangi sandıklardan kaç tane, mühürsüz oy başvurusu yapıldığının ve mühürsüz olduğu halde geçerli sayılan oyların sonuçları etkileyecek sayıda olup olmadığının bilinmesi gerekiyor.
YSK Başkanı Güven, 17 Nisan Pazartesi günü sabah saatlerinde yaptığı açıklamada, mühürsüz olduğu halde geçerli kabul edilen oy sayısının şu anda bilinemeyeceğini söyledi:
"Şu anda bin midir, 5 bin midir, 10 bin, 20 bin midir, gerçekten bilmiyoruz. Bunlar, itiraz üzerine yeniden gelir mi gelmez mi onu da bilemiyorum, bir bakılır. Şu anda ne bizim ne de siyasi partilerin kaç tane böyle oy var, bunu bilmemiz mümkün değil. Gerçek oy, gerçek seçmen, gerçek mühür, gerçek, sağlıklı şekilde kullanılan bir oy, biz bu oyları geçerli saydık. Hâdise budur."