Irak Şam İslam Devleti\'nin (IŞİD) Türkiye\'deki şebekesi, çeşitli boyutlarıyla ortaya çıkmaya başladı.
Şanlıurfa\'nın merkez ilçesi Karaköprü\'nün Yamaç Evleri mevkiinde, görece tenha bir bölgede bulunan villa tipi bina, dışarıdan bakıldığında, yeni dönem müteahhit zevksizliğinin İslami desenleri beceriksizce kullandığı diğer çirkin binalardan farklı görünmüyor. Oysa villa, IŞİD tarafından tam teçhizatlı bir hastane olarak kullanılıyor.
Urfa, sınırın Suriye tarafını büyük oranda IŞİD kontrol ettiği için örgüt açısından önemli bir il. Akçakale\'nin karşısında bulunan Tel Abyad, bu senenin başında IŞİD tarafından ele geçirilmişti. IŞİD\'in \"kalesi\" sayılan bu bölge, hatırlanacağı üzere örgütün elinde bulunan 49 konsolosluk rehinesinin de Türk yetkililere teslim edildiği yerdi.
Şimdiye dek çeşitli kereler, Suriye\'deki çatışmalarda yaralanan IŞİD militanlarının Urfa\'daki hastanelerde tedavi edildiği iddiaları gündeme gelmişti. Eylül ayı başında IŞİD\'in saha komutanlarından Ebu El Veled El Libi\'nin kentteki bir hastanede tedavi olduğuna dair iddialar gündeme gelmiş, Urfa Emniyeti iddiayı yalanlamıştı. Ardından Taraf gazetesi, örgütün sonradan öldürülen lideri Bağdadi\'nin sağ kolu Ahmet el H.\'nin de aralarında bulunduğu 8 militanının ildeki hastanelerde tedavi edildiği iddiası ortaya atıldı. Son olarak iki gün önce Hürriyet\'te yayınlanan Dinçer Gökçe imzalı haberde, Kobane\'deki çatışmalarda yaralanan 28 yaşındaki Ammar Alo isimli IŞİD çetesinin önce Akçakale Devlet Hastanesi\'ne getirildiği, durumu ağır olduğu için buradan Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne aktarıldığı belirtildi. Hürriyet\'e konuşan bir hastane görevlisi, IŞİD militanının tedavi gördüğü odanın kapısında polislerin beklediğini öne sürmüştü.
Tüm bu haberlerin ardından Urfa Valisi İzzettin Küçük, iki gün önce bir açıklama yaparak, “Şanlıurfa\'da tedavi gören hiçbir IŞİD üyesi yoktur, bunu bilmenizi isterim” dedi.
Danışma odası\'nda Türkiye bayrağıyla IŞİD bayrağı yan yana
Oysa kentte yalnızca tedavi gören IŞİD militanları değil, örgüte ait bir hastane bulunuyor.
Karaköprü\'de bulunan binanın girişinde, sedyelerin girip çıkması için düşünülmüş bir rampa dikkat çekiyor. Binaya girildiğinde, sağ tarafta katın geri kalanından bir perdeyle ayrılarak yaratılmış olan bölüm, “danışma odası” olarak tasarlanmış. Danışma odasında dikkat çeken ayrıntı, Türkiye bayrağıyla IŞİD bayrağının yan yana asılmış olması.
Binanın içinde Türkçe ve Arapça levhalarla, acil müdahale odası gibi farklı bölümlerin ne tarafta olduğu belirtiliyor.
soL, hastanenin yoğunluğunu takip etti. Hastanenin düşük yoğunluklu çalışması, dikkat çekmesi istenmeyen bu binanın, üst düzey örgüt yetkililerine hizmet verdiği izlenimi uyandırıyor. Binada görev yapan sağlık personelinin aksansız bir Arapça konuşması, Türkiyeli olmama ihtimallerini güçlendiriyor.
BM yetkilisi\' kisvesiyle medikal malzeme alıyorlar
Sınırın hemen öte yanında, başta Rakka kenti olmak üzere geniş bir bölgeyi kontrol eden örgüt, niye orada değil Türkiye\'de bir hastane kurmak ihtiyacı hissetti? Yanıt, medikal malzemeye erişim kolaylığı gibi görünüyor.
S, bina yakınında bulunan tıbbi malzeme dükkanları ve eczanelerin çalışanlarıyla görüştü. Çalışanlar, söz konusu binadan gelen kişilerin kendilerini “Birleşmiş Milletler görevlisi” olarak tanıttıklarını aktardı.
Lojistik ihtiyaçlarının karşılandığı biliniyor
HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, benzeri iddiaların kendilerine de ulaştığını fakat henüz doğrulayamadıklarını belirtti: “Akçakale\'de, Antep\'te tedavi edildikleri iddialarını da meclise taşıdık ve herhangi bir yanıt alamadık. Ayrıca askerin IŞİD\'in mühimmat olmak üzere lojistik ihtiyaçlarını karşıladığı, sınırdan rahatlıkla gelip geçtikleri de biliniyor.”
Kaynak: Sol