İran, IŞİD saldırısının ardından, Batılı güçlerin yaşadığı travma ve korkudan da faydalanarak Irak ve Suriye\'deki askeri, politik ve askeri nüfusunu gün geçtikçe artırdı. Irak\'taki Şii ağırlıklı yönetim ve Şii kanaat önderlerinin etkinliğini ve Tahran ile yakın ilişkilerini kullanan İranlı yetkililer artık tavsiye veren pozisyonundan çıkarak karar veren ve uygulatan pozisyona ulaştılar.
Maliki\'nin gölgesindeki Abadi, tüm dizginleri İranlı yetkililere vererek Haşdi Şabi gibi kontrolsüz bir güce yasal statüko kazandırmanın yanısıra İranlı komutanları kilit pozisyonlara resmi görevli olarak atayarak bu sürecin Tahran açısından taçlanmasını sağladı.
Gelinen aşamada Irak artık Bağdat\'tan değil, Tahran\'dan yönetilir hale geldi ve Batı bu gerçeği hala idrak edememiş gibi görünüyor.
Reuters ajansı, İran\'ın Kudüs Orduları komutanı general Kasım Süleymani vasıtasıyla Irak’taki etkinliğini artırdığını, Kerkük savaşı öncesi verilen gözdağlarıyla YNK’nin bazı üst düzey yöneticilerinin korkuyla yola geldiğini satır aralarında belirttiği haberinde Tahran\'ın Bağdat\'taki korkunç gücünü de gözler önüne sermiş oldu.
Iraklı, Kürt ve İranlı yetkililere dayandırılan haberde Süleymani’nin, Saddam Hüseyin’in katliamlarını hatırlatır şekilde Kürtleri ‘dağa sürmekle tehdit ettiği’ aktarılan haberde, İran’ın Kerkük petrollerinin Kürtlerin eline geçmesinden duyduğu rahatsızlığın boyutları da gözler önüne serildi.
Tahran Kerkük\'ü düşmanlarına bırakmaz
Haberde, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye yakın üst düzey bir İran yetkilisi, “Kürdistan petrolünün dünya pazarına gönderilmesine nasıl izin veririz?” yorumunu yaparak, Kerkük\'ün bu yüzden Kürtlerden alındığı dile getirdi.
Kasım Süleymani\'nin Irak\'ta tüm Haşdi Şabi milislerine komuta ettiğini vurgulayan yetkili, Kerkük işgali sırasında Süleymani\'nin aktif rol aldığını dile getirdi ve umursamaz bir edayla \"Bu olumsuz bir durum değil” demeyi de ihmal etmedi.
Reuters haberinde, “Kerkük petrolünün düşmanın eline geçmesi İran için felaket olur” yorumunu yapan yetkili, “Tahran’ın askeri yardımı artık bir sır değil. General Süleymani’nin resimlerini Irak’ta her yerde bulabilirsiniz. Ayrıca siyasi meseleler bir yana, Kerkük petrolü OPEC üyesi olan İran için kilit önemde. Bu petrol sahalarının İran’ın düşmanları tarafından kontrol edilmesi bizim için felaket olur. Niçin onların petrol pazarına girmelerine izin verelim?” şeklinde konuştu.
Amaç KDP’yi yok etmek
Haberde, Mesud Barzani’ye yakın bir kaynağın İran’la YNK\'nin anlaşmasına atıfta bulunarak, “Kerkük’e yönelik saldırının arkasında Talabani ailesi vardı. Onlar Kasım Süleymani’den yardım istedi. İran’ın bu operasyonları KDP’yi yok etme amacıyla yönettiği açık hale geliyor” iddiasında bulunduğu dile getirildi.
Saddam Hüseyin’i hatırlattı
Reuters’a konuşan Kürt yetkililer, İranlı komutanın Kürt liderleri petrol kenti Kerkük’ten çekilmeleri için defalarca tehdit ettiğini, bunu yapmamaları halinde Irak güçleri ve İran destekli Haşdi Şabi’nin saldırısıyla karşı karşıya kalacaklarını söylediğini anlattı.
YNK’li bir vekil, Süleymani’nin saldırıdan sadece bir gün önce Süleymaniye’de YNK yetkilileriyle görüştüğünü ve onlara Saddam Hüseyin\'in 1991\'de Kürtleri hedef alan katliamları hatırlatan şu sözleri söylediğini aktardı: “Haydar Abadi bütün bölgesel güçlerin ve Batı’nın desteğine sahip. Eğer buna karar verirse, sizi dağlara geri göndermekten onu alıkoyacak hiçbir şey yok.”
Reuters, bir diğer görüşmenin de 6 Ekim’de, YNK lideri Celal Talabani’nin cenazesinden sonra yapıldığını yazdı. Irak’taki üst düzey bir İranlı diplomatın ve İran’ın ruhani lideri Ayetullah Ali Hamaney’e yakın bir yetkilinin aktardığına göre, cenazeye katılan Süleymani, İran’ın geleneksel olarak yakın olduğu YNK’nin ‘Kerkük’ten çekilmeyi reddetmenin tehlikelerini anlamalarını istiyordu‘.
Bafel Talabani ile görüştü
Bir YNK yetkilisi ise Süleymani’nin Talabani’nin oğullarından Bafel ile cenazeden birkaç gün sonra görüştüğünü anlattı.
Ajansın Irak’taki bir kaynağı Süleymani’nin Irak ordusunun saldırısından iki gece önce ‘askeri rehberlik yapmak için birkaç saatliğine’ Kerkük’e gittiğini söyledi. Iraklı bir istihbarat yetkilisi ise “Sahadaki kaynaklarımızdan aldığımız bilgiye göre, komşu İran YNK’nin Bağdat’la doğru yolu seçmesi için belirleyici bir rol oynadı”dedi.
