Başkent Beyrut'taki büyükelçilerini geri çeken S. Arabistan, Kuveyt, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri gibi Körfez devletlerinin yetkilileriyle yaşanan diplomatik krizi çözmeye çalışan Lübnan Dışişleri Bakanı Abdullah Buhabib, "diyalog" çağrısında bulundu.
1 Kasım 2021 tarihli konuşmasında ve Suudi Arabistan'ın katı tutumuna karşı çıkarak şunları söyledi Buhabib:
"Dost ve kardeş devletlerin arasındaki sorunlar diyalog, sürekli temas ve güven yoluyla çözülebilir. Dayatma ve şart koşma yöntemiyle çözülmez. Bu bağlamda S. Arabistan ile askıda kalmış meseleler dâhil son sorunumuzu da buluşup konuşarak halletme çağrısı yapıyorum ki, bu tür krizlerle şıkça karşı karşıya kalmayalım.
S. Arabistan Krallığı, siyasi krizin çözülüp ekonomik ablukanın kaldırılması için Hizbullah'ın koalisyondan dışlanıp etkisinin azaltılmasını şart koşuyor. Onlar, son kriz çıkmadan önce de yeni kurulmuş olan hükümetimizle hiç diplomatik temasa geçmediler. Kendi başlarına tecrit/ambargo kararı aldılar. Dolayısıyla büyük bir müşkülatla karşı karşıyayız. Eğer maksatları Hizbulllah'ın kellesini vermemiz ise, Lübnan olarak bunu yapamayız. Zira ülkemizi hegemonyası altına alıp denetleyen bir Hizbullah yoktur.
Bu hareket, istesek de istemesek de Lübnanlı siyasi oluşumlardan sadece biridir. Siyasi rolü önemli midir? Evet! Ayrıca bölgesel askeri uzantıları da (milisleri-F.B.) vardır. Ancak bu askeri gücünü Lübnan içinde kullanıp dayatmıyor. Esasen Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı da açıkça söyledi. Meğer dert, Enformasyon Bakanı Corc Qurdahi'nin onları eleştiren demeci değilmiş; asıl sorun Hizbullah'ın Lübnan hükümetinde ortak olması ve ülkedeki siyasi rolü imiş.
S. Arabistan ile diyalog başlatıp bu müşkülatı çözmemek, dostluk ve kardeşliğin mantığına aykırıdır. Esasen bu problem, Ortadoğu bölgesindeki İran ile ABD ve S. Arabistan arasındaki anlaşmazlığın bir yansımasıdır. ABD ve Suudi yönetimleri, İran ile diyalog başlattılar. Görüştükleri sorunların çözülmesi halinde, bizdeki olumsuz yansımaları da kolayca halledilebilir. Aksi takdirde, bizim tek başımıza bunu çözmeye gücümüz yetmez."