Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Profesör Ali Çarkoğlu yaklaşan 2015 yerel seçimlerinda, barajı geçebileceğini söylediği HDP’nin büyük kentlerden yeni oy almasının zor olduğu görüşünde. Çarkoğlu’na göre, HDP daha önce AKP’ye oy veren kesimlerden daha kolay oy alabilir.
Siz hem rakamları hem de siyaseti yakından izliyorsunuz. Önce rakam konuşursak HDP’nin 7 Haziran 2015 seçimlerinde yüzde 10 barajını geçmesi mümkün mü?
Mümkün tabii. Selahattin Demirtaş’ın cumhurbaşkanlığı seçimindeki performansına bakıyorsunuz yüzde 10’a gayet yaklaşmış durumda. Cumhurbaşkanlığı seçimi bir tane kazananı olan seçimdi. İşin başında da Demirtaş’ın seçilemeyeceği açık açık belliydi. Ona rağmen insanlar yüzde 9.76 oy verdiler. Bu seçiminse tek bir kazananı yok, milletvekili seçilecek. Dolayısıyla cumhurbaşkanlığı seçiminde oyu heba etme tehdidine rağmen Demirtaş’a verenler neden kaçıp gitsin diye düşünebilirsiniz. Katılım oranına bağlı olarak HDP’nin 500 ile 700 bin arası yeni oya ihtiyacı var. Kobani eylemleri sonrasında bir grup insan HDP’den uzaklaştırmış olabilir ama çözüm süreci ve genel seçimlerde diğer partilerin aldığı pozisyona baktığınız zaman HDP bir çekim faktörü de olacaktır.
Sizin uzmanlık alanınız olan araştırmaların kimileri HDP’yi barajın yukarısında bazıları aşağıda gösteriyor. Bu anketler size bir fikir veriyor mu?
Ben çok fazla anket çalışması yapmama karşın bize şu an sunulan anketlerle sağlıklı tahmin yapılamayacağını düşünüyorum. Bunun için çok çaba sarf etmek gerekiyor. Benim gördüğüm anketlerde böyle bir teknik çaba yok. Bir, iki günde yapılmış çalışmalar var. HDP’nin barajı aşıp aşamayacağını tahmin etmek çok zor. Önce kaç kişinin gidip oy kullanacağını bulmanız lazım, ondan sonra hangi partiye oy vereceğini öğrenmeniz lazım. Biz yüzde 50 oy alacak bir partiyi bile yüzde 2.5 aşağıda yüzde 2.5 yukarıda tahmin edebiliyoruz. Yüzde 10 alabilmesi muhtemel bir parti için bu aralık yüzde 7.5 ile 12.5 arasında. Bu ikisi arasındaki fark çok büyük. Dolayısıyla böyle bir tahmin yapmaya elverişli bir durum yok.
Seçime katılım HDP\'nin işine yaramaz
Seçime katılım oranı HDP’yi nasıl etkiler?
Seçime katılım arttıkça HDP’nin baraj konusu zor bir duruma gelecektir. Yüzde 10’un korunabilmesi için 55 milyon seçmenin yüzde 10’u olan 5.5 milyon oy almanız gerekiyor. Katılım 45 milyon civarı olsa bu 4.5 milyon oy demek. Katılım oranı yüzde 1 arttığı zaman 45 bin oyun direk HDP’ye gelmesi gerekiyor. Katılımın fazla olması HDP’nin aleyhine olacaktır.
HDP’yi barajı geçirecek 500-700 bin oy hangi siyasi ya da sosyolojik kesimden gelir?
Benim kanaatim İstanbul gibi büyük kentlerden yeni oy gelme ihtimali düşük. Esas gelecek yer daha önce AKP’ye oy vermiş olan taban.
Daha önce HDP’ye oy vermemiş olan Kürt seçmen HDP’ye yönelebilir mi?
Tabii o da o kadar kolay değil. O Kürtlerin mütedeyyin hassasiyetleri olduğunu biliyoruz. Gerçek anlamda bir sol pozisyon almış olan bir HDP bu kesimin rahatlıkla oy vereceği yer olmayacak. O yüzden orada farklı dinamikleri kullanacaklar, kullanıyorlar da zaten. Bilinen isimler, aile ve aşiret ilişkilerini listeye koyacaklar kanaatindeyim.
AKP kurucularından Mir Dengir Fırat’ın adaylığı gibi mi mesela?
Evet. O tür isimler AKP’den oy koparmaya yarayacak isimler. Bunu da yapıyorlar.
HDP’ye yönelecek kesim olarak CHP’ye kerhen oy veren kentli solcu kesimlerden bahsediliyor. Sizce o kesim HDP’nin itici gücü olabilir mi?
Bence onlar da yönelebilir ama o bahsettiğiniz kesim o kadar büyük bir kesim değil. Yöneleceğinin tahmini de o kadar kolay değil. 100 kişiden 1’inin oyunu tahmin etmek olayı bu.
Türkiye’de seçmenin yarısından fazlası 30 yaşın altında. HDP, genç ve yeni oy kullanacak kesim için bir çekim merkezi olabilir mi?
Türkiye’de seçmenler annelerinin babalarının tercihlerinden çok farklı şeyler yapmıyorlar. Ailenin etkisi ile oy veriyorlar. Hele de gençlerin sola yöneleceğine dair işaret hiç görmüyorum. Gezi gençliği denen kesim yerel seçimde de, cumhurbaşkanlığı seçiminde de oy kullandı. Büyük kayma olmadı. Gençlerin ağırlıklı olarak solcu olduğunu düşünmemiz için hiçbir neden yok şu anda. Hatta ağırlıklı olarak anne babaları kadar hatta daha da muhafazakâr olabilirler.
Seçmenlerden ciddi kayma olmaz
HDP sol söylemi ile CHP tabanını pek kendisine çekemeyecek görüşünde misiniz?
CHP’de Caddebostan, Etiler, Karşıyaka seçmeni bir yere gitmez. Çalışan, işçi kesim ise AKP’de. Bu kesimler HDP’ye kayar mı diye düşünmek lazım. Bu da kolay değil, onlar da muhafazakârlık temelinde AKP’ye yaklaşmış durumdalar. O yüzden HDP’nin işi hakikaten kolay değil.
Siz yaklaşan seçimlerde parti tabanlarından ciddi bir kayma beklemiyor musunuz?
Oynaklık eskiden vardı. Türkiye’de oynaklık düşüyor. Türkiye’de taban oturmuş durumda; 1980’lerde, 90’larda yüzde 20 civarında seçmen bir seçimden öbür seçime oy değiştirirdi. AKP iktidarından sonra bu oran aşağıya indi. Şimdi yüzde 10 civarında oy değişiyor. Bu yüzde 10 da yakınlardaki yerlere kayıyor. Yakın dediğiniz nedir? MHP’den AKP’ye. AKP’den MHP’ye. CHP’den MHP’ye. Kayabilecek oy sınırlı. Esas oy AKP’de, bütün partilerin oradan alması lazım.
AKP’den bir çözülme olması lazım mı diyorsunuz?
Evet.
Öyle bir ihtimal görüyor musunuz?
Hayır yok. HDP’ye kayacak AKP’li kim olur diye bakmak lazım. Türkiye’de yükselen bir sol yok ki HDP’ye oradan oylar kaysın. Türkiye’de bugün itibariyle sol, sağ, muhafazakârlık ekseninde dengeler oturmuş durumda. Orada birbirine kayan kesim görmüyoruz.
Söylediklerinizden “HDP için barajı geçmek kolay değil” cümlesini çıkarıyorum. Yanılıyor muyum?
Ben o konuda pek de spekülasyon yapmak istemiyorum. Orada o kadar ufak bir oy gerekiyor ki o oyu tahmin etmek çok zor bir iş. Son iki, üç aya girdik. Son bir ay içinde çok şey gündeme gelecek. Çünkü her şey o yüzde 1-2 ile belirlenecek. O yüzde 1-2’yi aşağıda tutmak ya da yukarı çekmek için herkes çok gayret sarf edecek.
Çözüm süreci karşıtlığı söylemi MHP’ye oy getirir mi?
Türkiye’de bence oyunlar biraz erken oynanıyor. Süleyman Şah operasyonu üzerinden milliyetçi hassasiyetler gündeme geldi. MHP oradan bir çıkış yakalamayı denedi. Devlet Bahçeli çok sert çıktı. Hem Başbakan hem Cumhurbaşkanı onu ciddiye aldı, karşılıklı bir atışma yaşandı. Bu çok erken oldu. Bu seçime kadar unutulacak. Seçime etkisi olmayacak. Ortak açılım açıklaması da öyle. İki taraf da kendi argümanını yapacak. MHP’nin bunu kullanıp oya tahvil etmesi zor. Zira ülkede bu iş çözülsün anlayışı çok baskın.