Rudaw'da yer alan ahabere göre, Heyet Tahrir El Şam'ın Şam'a, yani Suriye'nin başkentine girişinin ardından, Suriye ve Rojava Kürdistanı'nın geleceği tartışılıyor ve merak ediliyor.
Suriye Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-S) Sekreteri Muhammed İsmail Rûdaw TV'de Nalin Hasan'ın sunduğu Bültene bağlanarak Suriye'deki son noktaya ve Kürtlerin yerini değerlendirdi.
Haber'de, Muhammed İsmail “DSG'nin (Demokratik Suriye Güçleri) Arap bölgelerindeki varlığı bir hataydı” dedi.
PDK-S Sekreteri açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:
"Askeri gücü, kontrol ettiği düzenin hakimiyetini sürdürmeye çalışıyor ve bu kabul edilemeyen bir durum. Çünkü birleşik bir ülke çerçevesinde tüm ülkelerarası diyalogun ayrılması gerekiyor."
Kürt milletinin Suriye'nin geleceğinde hak sahibi olması gerektiğini vurgulayan siyasetçi, "Haseke, Kamışlo ve Kobani'ye uzanan şehirler, Suriye'deki Kürt bölgelerinin bir parçası" dedi.
Suriye Kürt Ulusal Konseyi'nin (ENKS) "bölgedeki Kürtler ve Araplar arasında herhangi bir sorunun yaratılmasını istemediğini ve yaşamın ortak başlangıçlarını" ifade etti.
açıklamasına devam eden Muhammed İsmail, "DSD güçlerinin Deyrezor'a girişi, Kürtümüzün halk çıkarlarına hizmet vermedi. Her ne kadar bu bilgilerin gizliliği sağlasa da, bu durum yerinde toplum tarafından kabul edilmedi. DSD'nin bu hızlı tek aralıklarla bir yönetimin yerine uluslararası olarak sunulması çerçevenin çalışması gerekiyordu" diyerek, "DSD'nin Deyrezor'daki aşiret çatışmalarında taraf olmaması" vurguladı.
Suriye Kürtlerinin rejimiyle ilgili olarak İsmail, "Suriye'de Kürtlerin meşru haklarını talep eder ve bu hakların Suriye anayasasında tanınmasını sağlar. Bunu tüm Suriye bileşenleri ve uluslararası toplumla koordine ve diyalog yoluyla düzenler" dedi.
"Federal sistem, Suriye'deki çeşitli sistemler, mezhepler ve etnik varlığın varlığının göz önüne alınması mevcut aşama için en uygun sisteme devam ettiğini" belirten siyasetçi, "Dünyada Birleşik Arap Emirlikleri gibi çeşitli federal sistem örneklerinin mevcut olduğunu" ekledi.
İsmail, "Amerika, Fransa, İngiltere ve Almanya gibi büyük ülkelerin desteğiyle Kürtler arası diyaloğun yeniden başlamasının önemine" dikkat çekerek, "Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile Demokratik Birlik Partisi (PYD) arasındaki temel çözümün sürecini ifade etti". Ayrıca, "Bölgedeki diğer partiler ve çözümlerle herhangi bir sorunun olmadığını" dile getirdi.
Heyet Tahrir el-Şam lideri Ahmed el-Şara (Ebu Muhammed el-Colani) ile aralarında bir iletişim olup olmadığı sorusuna İsmail, "Aramızda ya da başka gidişat yoluyla Colani ile herhangi bir iletişim yok, çünkü kendisi yakın zamana kadar terör listelerinde yer alıyordu" yanıtını verdi.
Muhammed İsmail "Şu anda heyetin performansı izleniyor ve değerlendiriliyor. Eğer aşırılıkçı fikirlerden ve şiddetten uzak bir siyasi partiye dönüşürse, Colani ya da başka sistemler diyaloga girmemizde bir başarısızlık yok" dedi.
"Suriye'deki tüm halkaların karşı ihlallerde bulunduğunu" belirten İsmail, "Tüm milis güçlerinin feshedilmesi ve bir Suriye'nin ulusal çapta kurulmasının sağlanması" sözlerine ekledi. Ayrıca "devlet kurumlarını ve halkın mallarını korumak için bir siyasi parlamentonun kurulması" ifade etti.
"Suriye'deki herhangi bir yabancı varlığın çıkarılması ve Suriye'nin kendisini yönetmesi" vurgulayan PDK-S Sekreteri yabancı milislerin Suriye'nin yıkımına neden olduğunu söyledi.
Esad seviyesinin düşmesinin ardından Şam'da yer alıp almalarına ilişkin olarak ise, "Partımızın Şam'da bir merkez açılması ve Suriye sahnesinde bir rol alınmasının beklenmesi" yanıtını verdi.