Diyarbakırlı Zeynep Kılıç, 6 aylık hamileyken çocuğunun şah damarında ve kalbinde sorun olduğunu öğrendi. Doktor gözetiminde tutulan anne Kılıç, zorlu bir gebelik döneminin ardından Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Doğum Hastanesinde bebeğini dünyaya getirdi. Solunum sıkıntısı yaşayan Hayat Lina bebeğin şah damarı ve akciğeri arasına doktorlar başarılı bir ameliyat ile damar yerleştirildi. Ameliyat sonrası nefes alma güçlüğü ortadan kalkan Hayat Lina, hayata tutundu.
Gebelik döneminde yaptığı kontroller sonrası bebeğinde sağlık sorunları olduğunu öğrendiğini belirten anne Kılıç, "Şah damarı gelişmemiş, delik var kalbinde doğuştan. 5-6 aylıkken öğrendim hastalığı olduğunu. Ondan sonra üniversitede kontrol oldum 15 günde bir doğana kadar. Burada doğum yaptım. Bedri hoca üstlendi, o baktı. Stresten dolayı 3,5-4 aylıkken şekerim çıktı. İnsülin iğnesi kullandım. Hepsinin tesiri geçti" dedi.
Doktorlar tarafından bebeğin yaşama ümidinin çok az olduğunun söylendiğini kaydeden Kılıç, "Hocalar yaşamasının imkansız olduğunu söyledi. Doğumu şehir dışında bir yerde yapmam gerektiğini söylediler ameliyatı riskli olduğu için. "Bir de burada ameliyat olmaz" dediler. Sağlık durumu iyi çok şükür" diye konuştu.
Başarılı bir ameliyat ile bebeğinin hayata tutunmasına büyük katkı sağlayan Çocuk Kardiyoloji Uzmanı ve Kadın Doğum Hastanesi Çocuk Kardiyoloji ve Kalp Merkezi yöneticisi Bedri Albudak, genellikle bu tip hastaların anjio yapıldıktan sonra ameliyata alındıkları ancak bebeğin olağanüstü durumundan dolayı anjio yapılmadan bütün riskler alınarak başarılı bir ameliyat geçirdiğini kaydetti.
Bebeğin doğumundan hemen sonra morarmasının olduğunu fark ettiklerini belirten Albudak, "Gece gelip baktık, tedavi başlattık. Akciğerinden giden damarı gelişmemişti. Genellikle bu hastalar elektif koşullarda anjio ile değerlendiriliyor ve ona göre tedavisi planlanıyor. Ancak bu bebekte sabaha doğru hızlı bir kötüleşme oldu. Biz rutinin dışına çıkarak bu bebekte anjio yapmadan direkt ameliyata verdik. Arkadaşlarımız çok başarılı bir şekilde bu bebeğin şah damarı ile akciğeri arasına bir parça attılar yani bir yapay damar koydular. Ondan sonra bebek toparladı. Başlangıçta düşündüğümüz tanıyı teyit etmek için tekrar bir anjio yaptık ve anjioda artık bütün damarları ortaya koyarak yeni tedavisini düzenleyebilecek bilgilere ulaşmış olduk. Bebek şuanda iyi" ifadelerinde bulundu.
Çocuk Kardiyoloji ve Kalp Merkezinin Diyarbakır'da açılmış olmasının son derece önemli olduğunu söyleyen Albudak, şunları kaydetti:
"Böyle bir merkezin, bütün bölgeye hitap edecek düzeyde gelişmiş bir ekipmanla burada açılmış olması bu örnekte de görüldüğü gibi son derece faydalı ve isabetli olmuş. Yoksa bu bebeğin başka bir merkeze nakli söz konusu olamazdı. Durumu çok kötüydü ve burada müdahale etmezseniz bebeği kaybederdiniz. Hasta açısından çok riskliydi. Çünkü aniden kötüleşti acilen ameliyata almasak hasta kaybedilirdi. Tabi bizim açımızdan kateteri yapılmamış, damarları net olarak ortaya konmamış olan bir bebekte ameliyat yapmak mesleki açıdan bir riskti. Ama hastada kar zarar hesabı yaparak bu girişimi yaptık. Pişman değiliz çünkü bebek için çok iyi oldu. Bu 80 yıllık bir geçmişi olan bir işlem. Ama maalesef bizim bölgemizde ilk kez yapılıyor."
