TEV-DEM ile ENSK arasında Duhok’ta yürütülen toplantılar ve varılan anlaşmaya ilişkin bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “Rojava’daki Kürt örgütlerinin Duhok’ta birlik, dayanışma ve ortak hareket etme yönünde anlaşmış olmaları, Kürt Ulusal Birliğinin ve Kürt Ulusal Kongresinin gerçekleşmesi için olumlu bir zemin yaratmıştır. Gerek Rojava, gerekse Güney Kürdistan\'da gerçekleşen saldırılar, Şengal’de yapılan soykırım bir kez daha göstermiştir ki, Kürt Ulusal Kongresi’nin bir an evvel toplanması bir zorunluluktur” dedi.
Yazılı bir açıklama yayınlayan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Rojava’da TEV-DEM ile ENKS ve genel olarak Kürt örgütleri arasında uzun zamandır önemli bazı sorunlar ve sıkıntılar yaşandığını hatırlattı. Bu sorun ve sıkıntıların temel nedeninin Rojava’daki halkın ortaya çıkardığı demokratik irade ve kanton yönetimlerinin tanınmaması olduğunu belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “Sorunların nedeni ne olursa olsun Kürdistan\'ın dört parçasındaki halkımız bu durumdan büyük rahatsızlık duymuş ve Kürt örgütleri arasında bir an evvel ilişki, birlik ve ittifakın gelişmesini arzulamıştır.
KCK olarak baştan beri Kürt örgütleri arasındaki birlik, dayanışma ve ortak hareket etmenin önemine inanarak bunu sağlamak için her zaman büyük bir sorumlulukla çalışmalarımızı sürdürdük. Hiçbir zaman bir ya da birkaç partinin yönetiminde bir siyasi sistem istemedik. Rojava Devriminde her partinin yer alacağı çoğulcu bir demokratik sistemin olması gerektiği konusunda düşüncelerimizi söyledik ve bu konuda teşvik edici olduk. Rojava Devrimci Güçleri de her zaman beş altı parti dışında kalan diğer siyasi partileri de devrimin yapılanması ve yönetimi içine çekmek için çaba göstermiştir. Bu çerçevede Rojava’daki Kürt örgütlerinin bir araya gelmesi, var olan sorunlarını görüşmeler ve diyalog yoluyla çözmesi için birçok toplantı gerçekleştirilmiştir. Bizim de desteklediğimiz bu görüşme ve toplantılarda sorunlar çözülememiş ve sorunlar bugüne kadar sürmüştür. Kürt örgütleri arasındaki ilişkilerin düzelip sorunların çözülememesi Rojava Devrimi açısından olumsuzluklar yarattığı gibi, devrim düşmanlarını da cesaretlendirmiştir” dedi.
TEV-DEM ile ENKS’nin ar olan sorunları çözmek için Duhok’ta bir kez daha toplandığını da belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, hareket olarak teşvik edici, cesaretlendirici ve birleştirici çaba ve duyarlılık sonucunda Duhok’taki toplantının anlaşmaya sonuçlandığını belirtti.
“Uzun süren tartışma ve müzakereler sonucunda tarafların halkımızın beklentisi olan bir anlaşmaya varmaları olumlu ve sevindirici bir gelişme olmuştur. Rojava Kürdistan\'da halkımızın büyük direnişiyle gerçekleşen devrimin ortaya çıkardığı kazanımlar bu anlaşmayla daha da büyüyecek ve güç kazanacaktır” diyen KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Kürt halkının diğer halklar ve kültürlerle birlikte köklü bir demokratik devrim gerçekleştirdiği, kendi demokratik iradesi ile örgütlü, demokratik topluma dayanan kanton yönetim modeline ulaştığını belirtti.
Rojava’daki devrimin bu nedenle demokrasi, özgürlük ve Kürt düşmanı güçlerin saldırılarına muhatap olduğunu da kaydeden KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı şunları ifade etti: “Halkımızın iradesinin kırılmak istendiği ve demokratik irade statüsünün tasfiye edilmeye çalışıldığı bir dönemde tüm Kürt örgütlerinin kendi iç sorunlarını çözüp birlik ve dayanışma içinde olmaları son derece önemlidir. Bu anlamda TEV-DEM ile ENKS’nin kamuoyuna da deklere edilen protokol üzerinde anlaşmış olmaları Rojava Direnişini daha da güçlendirecektir. Halkımız bu temelde varlığını ve özgürlüğünü koruyacak, her türlü saldırıya karşı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da direnecektir.
Duhok’taki anlaşma tüm Kürt örgütlerini büyük bir sorumluluk altına koymuştur. Bundan sonra daha büyük bir sorumluluk anlayışıyla hareket etmek Rojava’daki tüm Kürt örgütlerinin temel görevi olmaktadır. Kürt düşmanlarının ve arkasındaki güçlerin Rojava’da ve Güney Kürdistan\'da halkımızın kazanımlarına saldırmaları, tüm Kürt örgütlerinin dar çıkarları düşünmeden Ulusal Birlik zihniyetiyle hareket etmeleri tarihi sorumlulukları olmaktadır. Çünkü Rojava ve Güney Kürdistan\'daki saldırılar sadece bir örgüte ve bir parçaya değil, tüm Kürt halkına yöneliktir. Tüm bu saldırıların amacı da Kürtleri soykırıma uğratıp Ortadoğu\'da ortadan kaldırmak ya da çok güçsüz hale getirmektir. Kürt örgütlerinin bundan sonra böyle bir bilinçle hareket etmeleri halkımıza karşı tarihsel bir sorumlulukları olmaktadır.
Rojava’daki Kürt örgütlerinin Duhok’ta birlik, dayanışma ve ortak hareket etme yönünde anlaşmış olmaları, Kürt Ulusal Birliğinin ve Kürt Ulusal Kongresinin gerçekleşmesi için olumlu bir zemin yaratmıştır. Gerek Rojava, gerekse Güney Kürdistan\'da gerçekleşen saldırılar, Şengal’de yapılan soykırım bir kez daha göstermiştir ki, Kürt Ulusal Kongresi’nin bir an evvel toplanması bir zorunluluktur. Ulusal Kongre ile birlikte halkımızın ortak iradesinin ortaya çıkması, beraberinde müşterek bir savunma gücünün örgütlendirilmesini ve ortak bir diplomasinin yapılmasını öncelikli bir görev olarak önümüze koymaktadır. Böyle bir Ulusal Kongreyi gerçekleştirmek için de kesinlikle her türlü parti ve parça çıkarlarının üstünde bir düşünmeyle hareket etmek gerekmektedir. Hiçbir Kürt hareketi ve örgütü bu tarihsel süreç ve halkımızın yüzyıllık rüyası olan Ulusal Birlik özlemleri karşısında yüzeysel ve dar yaklaşım ve tutumlarla hareket etmemelidir. Tarihsel bir sorumlulukla hareket etmek tüm örgütlerin ulusal sorumluluklarının gereğidir. Duhok anlaşması bu açıdan daha da önemli hale gelerek Kürt ulusal birliğinin yaratılmasına hizmet edecektir.”