8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yazılı açıklama yapan Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK) Kadın Komisyonu, ‘’ Bu yıl 8 Mart’ı, 6 Şubat depreminin yol açtığı katliamın, yıkımın, felaketin enkazları altında karşılıyoruz. “Kürdistan'a Özgürlük ; özgür bir Kürdistan’da da, kadınlara ve bütün halkımıza özgürlük ” diyoruz.’’ İfadelerini kullandı.
PAK’tan yapılan yazılı açıklamada şöyle:
Bugün 8 Mart Dünya Kadınları Günü'dür.
Bu yıl 8 Mart’ı, 6 Şubat depreminin yol açtığı katliamın, yıkımın, felaketin enkazları altında karşılıyoruz.
Onbinlerce insanımızın yaşamını yitirdiği, 150 bini aşkın insanımızın yaralandığı, yüzbinlerce konutun yerle bir olduğu, milyonlarca insanın evsiz, barksız kaldığı, yerini, yurdunu terk ettiği bir felaketin derin acıları içinde 8 Mart’ı karşılıyoruz.
Gerek deprem öncesi siyaset ve uygulamalarıyla, gerekli tüm prosedürleri ve görevlerini yerine getirmemesi; gerekse deprem sonrası süreçteki ihmal, gecikme, başıbozukluk, koordinasyonsuzluk, yardımların engellenmesi vb. uygulama ve tutumlarıyla, depremin böylesi bir katliam ve felakete dönüşmesinin esas sorumlusu Türk Devlet’inin kendisidir.
Ne yazık ki, her savaş ve sosyal çalkantıda olduğu gibi, doğal felaketlerde de yıkım ve katliamların en büyük mağdurları hep kadınlar olmuştur.
6 Şubatta ağırlığını Kuzey Kürdistan illerinin oluşturduğu 11 ilde meydana gelen depremde de yine en büyük mağdurlar kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler olmuşlardır.
Evet, ne yazık ki dünyanın birçok yerinde olduğu gibi, Kürdistan’ın dört parçasında da kadınlar saldırı, baskı, haksızlık, taciz ve katliamlara maruz kalmaya devem etmektedirler.
Kürt ve Kürdistanlı kadınlar sömürgeci devletlerin saldırılarına maruz kalıyorlar.
Birçok kadın da evde, işyerlerinde, sokaklarda ve yaşamın bütün alanlarında erkeklerin saldırılarına uğramaktadırlar.
Kürdistan toplumunun yarısını oluşturan Kürt kadınları, Türkiye ve Kürdistan’ın Kuzeyinde hala da Kürtçe anadille eğitim hakkından yoksundurlar. Toplumsal, ekonomik, politik yaşama katılım ve hata eğitim hakkı konularında da kadınlar büyük haksızlıklarla , eşitsiz uygulamalarla karşı karşıyadırlar.
Halen de, binlerce Ezidi Kürt kadın İŞİD adlı insanlık dışı terör örgütünün elinde rehin tutulmaktadırlar.
Bugün hem baskı altındaki bir cins, hem de Kürt ve Kürdistan toplumunun bir parçası olarak, karşı karşıya olduğumuz şiddet, taciz, haksızlık ve zulme karşı, özgürlük , eşitlik ve adaletin değerli sesini yükseltiyoruz.
Biz kadın olarak yaşadığımız toplumun bir parçasıyız; ama eşitlikten ve birçok haklarımızdan yoksun bir parçayız. Biz, yaşamın her alanında, örgütlü ve özel çalışmalarımızla her türlü cinsiyet ayrımcılığına ve haksızlıklara karşı sesimizi yükselteceğiz. Mücadele edeceğiz.
Bilmemiz gerekir ki, kadın özgürlüğü, insanlık tarihinde birçok özgürlük kapısının anahtarı olmuştur. Herkesten önce biz kadınların bunu bilmesi gerekiyor.
Kadın, bütün değer, gelenek, dil ve kültürlerin ilk halkasıdır. Kadın dünün , bugünün ve yarının arasındaki köprüdür.
Kadının özgürlüğü bütün toplumsal etnik, cins, din, mezhep topluluklarının özgürlük katalizörüdür.
Biz örgütlü kadınlar, eşit, özgür ve örgütlü bir ulusun teminatı olduğumuzu düşünüyoruz.
Kürt kadınları her zaman sömürgeci devletlerin birinci hedefi olmuşlardır. Fakat Kürt kadınları hiç bir zaman baş eğmemişlerdir. Bütün Kürt savaş ve direnişlerinde yer almışlar ve direnmişlerdir.
“Kürdistan'a Özgürlük ; özgür bir Kürdistan’da da, kadınlara ve bütün halkımıza özgürlük ” diyoruz.
Bugün, Kürt milletinin acil taleplerinin gerçekleştirilmesi için tüm Kürt kadınları olarak el ele verme ve tüm halkımızla gücümüzü birleştirme günüdür.
6 Şubat depreminin yaralarını hep birlikte sarmak ve deprem mağdurlarının yardımına koşmak için el ele vermeye, tüm gücümüzle seferber olmaya devam etmeliyiz.
6 Şubat depreminin bizlere yaşattığı acılarla birlikte, bütün dünya ve Kürdistan kadınlarının 8 Mart'ını kutluyoruz.
Biz kadınız, güçlüyüz ve yapabiliriz!
08.03.2023
Kürdistan Özgürlük Partisi(PAK) Kadın Komisyonu