Geniş katılımın gözlemlendiği ve basının yoğun ilgi gösterdiği brifingde konuşan Özçelik, Kürt ve Kürdistan sorununun savaş ve çatışmayla çözülemeyeceğini, sorunun ekonomik veya asayiş sorunu olmadığını, 95 yıllık deneyimlerle gözlemleyen Türkiye devletinin artık anlaması gerektiğini, Kürt sorununun şiddetten uzak, barışçıl ve sivil yollarla, demokratik zeminde çözülmesi gerektiğini söyledi.
Özçelik: "Partimizin kuruluşundan itibaren, PKK ve Türkiye devleti arasında 'çözüm süreci' olarak adlandırılan ve sonrasında sonlandırılan diyaloglar ve yaşanan tüm gelişmeler, yürüttüğümüz siyasetin doğruluğunu tekrar ıspatladı ki Kürt sorununun barışçıl ve siyasi yollarla çözülmesi gerektiğini hep dile getirdik.
Biz parti olarak; Kürt ulusunun varlığı, kimliği, ulusal hak ve özgürlükleri ve siyasi statü talepleri bizim siyasetimizin esası, temeli olduğunu söylüyoruz. Meselenin Türk devletinin 95 yıldır dediği gibi ekonomi, asayiş ve terör sorunu olmadığını söylüyoruz. Türkiye devletine sesleniyoruz. Dilimizi, kimliğimizi, varlığımızı, ulusal demokratik hak ve özgürlüklerimizi şiddet veya başka bir şeyle ilişkilendirmeye hakkın yok! Biz hak ve özgürlüklerimizi istiyoruz ve ne şiddet ne de başka faktörler bu meşru hak ve özgürlük taleplerimizi yok sayma sebebi olamaz.
Düşünün ki 95 yıldır hala Kürt dili yok sayılmakta. Kürtçe hala resmi dil değil. 95 yıllık süreç ıspatladı ki Kürt sorunu, devletin bu yöntemleriyle çözüme kavuşturulamaz ve Kürt halkının davası ortadan kaldırılamaz. Türk devletine, krizi derinleştiren bu çözümsüzlük siyasetinden, şiddet ve düşmanlık siyasetinden vaz geçmesi çağrısında bulunuyoruz." dedi.
Özçelik ayrıca PKK'ye de çağrıda bulunarak, günümüz koşullarına, şiddet, savaş ve çatışma ikliminin sorunu derinleştirmekten öteye gidemediğini, Kürtlerin kazanımlarının savaş ve şiddete dayalı yöntemlerle yitirildiğinin hendekler sürecinde net görüldüğünü hatırlatarak, savaşa ve şiddete son vermesi çağrısında bulundu.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde 30 Eylül 2018'de gerçekleşen parlamento seçimleri ve Irak Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de değerlendiren PAK Genel Başkanı Mustafa Özçelik, yanlışlık ve eksikliklerine rağmen Kürdistan Bölgesi'nde gerçekleşen seçimlerin demokrasinin bir nişanesi olduğunu söyledi.
Özçelik, 2018 parlamento seçimlerine katılımın 2013 parlamento seçimleri ve 25 Eylül 2017 bağımsızlık referandumuna kıyasla düşük olduğunu ve bu durumun değerlendirmesinin Güney Kürdistan'daki siyasi çevrelerin bilimsel ve mantıklı olarak değerlendirmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.
Özçelik ayrıca birinci parti olması hasebiyle Kürdistan Demokrat Parti(KDP) ve Genel Başkanı Sayın Mesut Barzani'ye de tebriklerini iletti.
Irak'ta Kürtlere ayrılan Cumhurbaşkanlığı makamı için gerçekleşen seçimlerle ilgili de konuşan Özçelik, hangi adayın Irak cumhurbaşkanı adayı olacağına Kürt halkının iradesinin ve Kürdistani partilerin belirlemesi gerektiğini fakat bunun gerçekleşmediğini hatırlatarak Güney Kürdistan'daki tüm partilere, birlik ve ittifak eksenli hareket ederek ulusal ve anayasal hakları korumaları ve referandum sonuçlarını sahiplenmeleri çağrısında bulundu.
Özçelik Mardin'de konuştu: Güçlü bir Kürdistani partiye ihtiyaç var!
4 Ekim Perşembe günü, Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK) Genel Başkanı Sayın Mustafa Özçelik, PAK Genel Başkan Yardımcısı Sait Aydoğmuş ve Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Mehmet Ali Yılmaz'la birlikte partisinin Mardin teşkilatını ziyaret ederek PAK Mardin İl Başkanı Bedran Acar ve yönetimi ve üyeleriyle geniş çaplı bir toplantı gerçekleştirdi.
Toplantının ardından Mardin PAK İl Teşkilatında Kürdistan ve Türkiye gündemi ve güncel konularla ilgili biri brifing verdi. Çok sayıda aydın ve siyasetçinin katıldığı brifing gözle görülür bir katılımla gerçekleşti.
PAK Mardin İl Başkanı'nın açılış konuşmasının ardından Kürdistan şehitleri için bir dakikalık saygı duruşu gerçekleşti.
Ardından Kürdistan ve Türkiye'deki güncel konularla ilgili geniş çaplı bir brifing veren Mustafa Özçelik, güçlü bir Kürdistani, demokrat, özgürlükçü ve ulusal parti ihtiyacı ve ulusal ittifak ve iş birliğiyle ilgili görüşlerini dile getirdi.
Özçelik: "Bugün, Kuzey Kürdistan'da en büyük ihtiyaç; demokrat, özgürlükçü, kitlesel ve güçlü bir Kürdistani partinin oluşturulmasıdır. Eğer biz siyasetleri, görüşleri, parti proglamları aynı veya benzer olan şahsiyet, grup ve partiler olarak tek bir partide birleşmediğimiz sürece bu sürecin izleyicileri olarak kalacağız. Mevcut savaş da yenilgi de ulusal zihniyeti yenilgiye uğratan stratejiler de diledikleri gibi hareket edecekler."
Özçelik, Kürt halkının güncel durumu ile ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı:
"Bugün, bizler 'savaşa hayır, siyasi çözüme evet' diyebilmeliyiz. Mevcut savaşın demokratik haklarımızın çiğnenmesi ve yok sayılmasının bahanesi olarak öne sürülmesine kimsenin hakkının olmadığını söylemeliyiz. Tirkiye Devleti'ne anadilde eğitim hakkımızın ve Kürt ulusal kimliğimizin pazarlık konusu olmadığını, bunların en doğal haklarımız olduğunu ve anayasada yer alması gerektiğini söylemeliyiz.
PAK Genel Başkanı Mustafa Özçelik konuşmasının devamında Kuzey Kürdistan'da devam eden şavaş, Türk devletinin yürüttüğü siyaset, 30 Eylül'de IKBY'de gerçekleşen parlamento seçimleri ve Batı ve Doğu Kürdistan'daki güncel konularla ilgili değerlendirmede bulundu.
