Kurdistan24 TV kanalına bir söyleşi veren Kürt politikacı Mahmut Otman, İran hükümetlerinin Kürtlerin bağımsız bir devlet kurma haklarının karşısında olduğunu dile getirdi ve İran anayasasının Kürtlere haklarını teslim etmediğini vurguladı.
İran’ın, Kürtlerin iradelerini temsil eden bağımsız bir Kürt varlığını, bilhassa komşusu olacak bir Kürdistan’ı hiçbir şekilde desteklemeyeceğini dile getiren Otman, İran’ın referandum karşısındaki pozisyonunun gayet net olduğunu da ekledi.
Otman, İranlı yetkililerin Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlığının Irak, bölge ve İran ulusal güvenliği için açık bir tehdit olarak tanımladıklarını vurguladı. İran’ın Kürdistan Bölgesi Süleyman ili başkonsolosu Sadullah Masudiyan 18 Mayıs 2016, Çarşamba günü Kurdistan24 ekranlarında yayınlanan söyleşide “İran İslam Cumhuriyeti’nin Sykes-Picot anlaşmasının sona erdiğini ve eğer bölge halkları talep ederlerse, dış güçlerin müdahalesi olmaksızın sınırlarda bir takım yeni değişikliklerin yapılabileceğini kabul ettiğini” dile getirdi.
Kürdistan Bölgesi’nin 2016 yılı sona ermeden önce gerçekleştireceği Bağımsızlık referandumu ile ilgili görüşlerini dile getiren Başkonsolos, “Kürtlerin başka sınır kapıları açmak yerine içinde bulundukları kriz ortamında ekonomilerini güçlendirmeye odaklanmaları gerektiğine” vurguda bulundu.
Masudiyan, İran’da azınlık olmalarının yanısıra tüm haklarının verildiğini iddia ettiği Kürtlerin İran’da bağımsızlık çağrısında bulunmaları için bir sebep olmadığını ileri sürdü.
Yanısıra, İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hüseyin Cabar Ensari 10 Mayıs 2016 tarihinde yaptığı bir basın açıklamasında “Birleşik Irak’ın ülkedeki halkların ve komşu ülkelerin çıkarlarını koruyacağını” dile getirdi.
Yine Kurdistan24 ekranlarında yayınlanan bir diğer söyleşide, Kürdistan Sosyalist Parti lideri (PSDK),Genel Sekreteri ve Kerkük bölgesi sorumlusu Muhammet Hacı Mahmut, “Hiç kimsenin Kürtlere bağımsızlığı bir ödül olarak veremeyeceğini, bağımsızlığın statükonun gereği olduğunu ve Kürt halkının statükonun gereği olarak bağımsız Kürdistan’ı inşa edeceğini” dile getirdi.
Muhammet Hacı Mahmut, “Allah bizi sonsuza kadar Irak’la birlikte yaşamak için yaratmadı” dedi. Kürt analist ve politikacılar İran’ın, Ortadoğu’nun bugünkü mevcut sınırlarının değişmesi karşısında en büyük direnci gösteren ve statükonun korunmasını isteyen ülkelerin başında geldiği konusunda en ufak bir kuşku duymuyorlar. İran’ın sınırlarına dokunulması Tahran’ın kırmızı çizgilerinin başında geliyor.
İran’ın, Doğu Kürdistan Kürtleri için eşitlik ve adalet iddiaları uluslararası insan hakları örgütleri tarafından yayınlanan düzenli raporlar ile büyük bir çelişki içinde.
Her yıl yüzlerce Kürdü idam eden, binlerce siyasi tutsağı cezaevlerine tıkayan İran’ın Kürtlerin haklarının verildiği iddiası safsatadan öteye geçmiyor.
