Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Dışilişkiler Sorumlusu Hemin Hawrami, uluslararası camianın, Kürdistan devletinin ilanına yaklaşımının olumlu olduğunu ileri sürdü.
Hawrami, yaptığı açıklamada, Mesut Barzani\'nin, sözleriyle gündeme gelen bağımsız Kürdistan devleti tartışmalarını değerlendirdi.
İlan edilecek Kürt devletinin, uluslararası güvenlik sistemine zarar vermeyeceği noktasında devletlerin emin olması gerektiğini belirten Hawrami, \"Kurulacak bağımsız Kürdistan devleti, bölgesinde istikrarın, güvenliğin ve demokrasinin koruyucusu olacaktır. Uluslararası camianın, Kürdistan devletinin ilanına yaklaşımının olumlu olduğunu biliyoruz. Kürdistan, dünya kamuoyunun da çıkarlarını koruyor\" dedi.
Konjonktür müsait
Bağımsız bir Kürdistan devletinin ilanı için konjonktürün müsait olduğuna işaret eden Hawrami, şöyle devam etti:
\"Uluslararası camia, Kürdistan\'ı, Ortadoğu\'nun etkin bir faktörü olarak görüyor. Çünkü artık iki kutuplu bir dünya yok. Bölgedeki güç dengeleri ciddi anlamda değişmiş durumda. Ortadoğu yeni güç rekabetleriyle karşı karşıyadır ve buradaki kuvvetlerin sıralaması da değişti. Kürdistan bölgesinin son zamanlarda izlediği siyaset, Kürtlerin dış dünyada daha iyi anlaşılmasını sağladı.\"
\"Türkiye ile olumlu bir noktadayız\"
Hawrami, Kürdistan\'ın bağımsızlığı durumunda Türkiye tavrının ne olacağına ilişkin soru üzerine, \"Türkiye ile Kürdistan bölgesi birbirini anlamada çok olumlu bir noktadadır. Karşılıklı olarak istişareye, fikir alışverişine ve sorunları çözme iradesine devam edeceğiz\" diye konuştu.
Diğer komşuları İran\'ın, sessizliğini korumaya devam ettiğini aktaran Hawrami, İranlı devlet adamlarının açıklama yapmaktan kaçındığını ifade etti.
Hawrami, İsrailli yöneticilerin, Kürdistan devletine destek veren açıklamalarına ilişkin ise \"Bu ülkeyle hiçbir ilişkimiz yok. Bu soruyu o ülkenin yöneticilerine sormak daha doğru olacaktır. İsrail ile ne ortak bir coğrafyamız ne de ilişkilerimiz var\" görüşünü bildirdi.
ABD\'nin tutumu
Irak\'ın bütünlüğünü savunan ve Kürdistan devletine sıcak bakmayan ABD\'nin tutumunu da değerlendiren Hawrami, şöyle konuştu:
\"ABD, bugüne kadar sadece Afganistan\'daki Taliban yönetimini tanımadı. Yoksa kurulan her devleti tanıdı. Mesela ABD, Yugoslavya\'nın parçalanmasına karşıydı. Ancak daha sonra Yugoslavya topraklarında kurulan 6 devleti de tanıdı. Asıl mesele içerideki birliktir. Kürtlerin verdiği kurbanlar ve meselenin meşruiyeti, bağımsızlığı ilan etmesinin en temel dayanağı ve gerekçeleridir. Kürtler arasındaki tek seslilik, tek tavır ve birlik ruhu çok önemlidir.\"
\"Irak fiilen bölündü\"
Irak\'taki gelişmelere değinen Hawrami, ülkenin artık Arap devleti olarak kalmasının imkansız olduğunu savunarak, Kürtleri reddetmek yerine oluşan yeni durumun kabullenilmesi gerektiğine işaret etti.
Hawrami, Irak\'ın fiilen üçe bölündüğünü belirterek, \"Merkezi Bağdat hükümetinin, Ramadi, Felluce, Musul, Tikrit ve Kürdistan bölgesi üzerinde hiçbir kontrolü kalmadı. Irak hükümeti, kontrolü kaybettiği bölgelerin çoğunu geri alamadı. Dolayısıyla fiili bir bölünmüşlük söz konusudur. Bunun tek sorumlusu, Irak Başbakanı Nuri Maliki\'dir\" değerlendirmesinde bulundu.
Maliki\'nin hataları
Hawrami, Maliki\'ye yönelik suçlamalarına şöyle devam etti:
\"Maliki, siyasi süreçte Kürtlerin, Irak\'ın hakiki ortağı olmasını engelledi. Anayasayı çiğneyerek Kürtlerin bütçesini kesti. Sünni yöneticileri ülkede kovdu. Sünni halkın kendi ülkesinde mülteci durumuna düşmesine neden oldu. Şimdi Şii unsurların, ulusal ittifakına da saygı duymuyor. Onları da yok sayıyor. Irak, artık 9 Haziran\'dan önceki merhaleye dönmeyecektir.\"
\"Yeni komşumuz IŞİD\"
Yeni komşularının, IŞİD terör örgütü olduğunu aktaran Hawrami, Kürdistan bölgesi ile IŞİD arasında bin 50 kilometrelik bir sınır oluştuğunu, Merkezi Bağdat hükümetinin kontrolündeki Irak topraklarıyla sınırlarının 15 kilometreye düştüğünü kaydetti.