Bölgesel ve Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü (IRIS) tarafından düzenlenen 8’inci Süleymaniye Forumu başladı. IRIS ve Irak Süleymaniye Amerikan Üniversitesi’nin ev sahipliğini yaptığı foruma Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani'nin yanı sıra Irak eski Cumhurbaşkanı Berhem Salih, Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) Başkanı Bafıl Talabani, Kürdistan Bölgesi Başbakan Yardımcısı Qubad Talabani, Irak Ulusal Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim de katılıyor.
Burada bir konuşma yapan Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani, konuşmasına Ezidi Kürtlerin yeni yılı olan Çarşema Sor Bayramını kutlayarak başladı.
“Kürdistan Bölgesi'nin kültür başkenti Süleymaniye’ye hoş geldiniz” diyen Barzani, forumu düzenleyen Bölgesel ve Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü ve Süleymaniye Amerikan Üniversitesi’ne teşekkür etti.
Süleymaniye forumunun bölgede ve uluslararası arası alanda çok hassas gelişmelerin yaşandığı bir dönemde gerçekleştirildiğini hatırlatan Neçirvan Barzani, Orta Doğu'yu saran şiddet sarmalının bölgesel barış ve istikrara ciddi bir tehdit oluşturduğunu ve durumun daha da kötüleşmesine neden olduğunu söyledi.
Neçirvan Barzani, “Bu olumsuz sonuçların önlenmesi için diyalog ve görüşmelerin başlatılması gerekiyor. Barış için dengeli bir anlaşmaya varılması gerekiyor. Bu durum uluslararası toplumun bölgede barışı inşa etme görevini artırmıştır” dedi.
“Kürdistan Bölgesi bağımsız Filistin devletini destekliyor”
Hamas'ın geçen yıl 7 Ekim'de İsrail'e saldırıp onlarca sivili kaçırmasının ardından Gazze'de büyük bir yıkım yaşandığını anımsatan Barzani, “Bu büyük bir insani felakettir. Bu nedenle çatışmaların kayıtsız şartsız durdurulması ve rehinelerin serbest bırakılması yönünde BM Güvenlik Konseyi kararının uygulanması gerekiyor. Temel çözüm için istikrarlı bir barışın iki devletli çözüm olduğuna inanıyoruz. Kürdistan Bölgesi bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını destekliyor. Barış ve istikrarın tek yolu budur” ifadelerini kullandı.
“Kürdistan Bölgesi her zaman diyalogdan ve barışçıl çözümden yana olmuştur”
Başkan Neçirvan Barzani sözlerine şöyle devam etti:
“Kürdistan Bölgesi her zaman diyalogdan ve barışçıl çözümden yana olmuştur. Dost komşu ülkelerle barış yoluyla ortaklığın, ekonomik ilerlemenin ve ortak kalkınmanın güzel örneklerini yarattık. Birçok işbirliği fırsatı yarattık. Gelecek büyük projelerle bu ilerlemeyi daha da artıracağımıza eminim.
Kürdistan Bölgesi'nin hiçbir ülkeye tehdit olmasına izin vermeyeceğiz. Bütün çabamız ekonomik ortaklığımızı genişletmektir. Ekonomik ilerlemenin bölgede güçlü siyasi istikrar ve barış içinde bir arada yaşama imkanı yaratacağından eminiz.
Kürdistan Bölgesi'nde demokrasi ve yeniden yapılanma süreci 1991’den itibaren başladı Onlarca ülke, Irak'taki Baas rejimini devirmek için bir araya geldi; çünkü bu rejim kendi halkına, komşu ülkelere ve dünyaya tehdit oluşturuyordu. Bu rejimin yanında muazzam bir demokrasi, yeniden yapılanma ve istikrar deneyimi yarattık.
“Kürdistan Bölgesi deneyimi başarılı olunca Irak da başarıya ulaştı”
Daha sonra komşu ülkelerle ticaretin ve ekonomik kalkınmanın kapısını açtık. Komşu ülkelerle ortaklık köprüleri inşa ettik ve iyi ilişkiler kurduk. Bunu yapabildik çünkü liderliğimiz ve halkımız demokrasiye ve barışa inandı. En büyük soykırım harekatlarından biri olan Enfal ve Kürdistan halkına yönelik kimyasal saldırılardan sonra, ülkenin ilerlemesinin yolunun savaş değil, barış olduğuna inandık.
Kürdistan Bölgesi deneyimi başarılı olunca Irak’ta özgürlük taraftarları da başarıya ulaştı. Biz güçlüyken tüm Iraklılar güçlüydü. Kürdistan Bölgesi, Irak muhalefetinin diktatörlüğe karşı buluşma yeri, birliği ve zaferi haline geldi.
Projemiz demokrasi ve barış olduğu için uluslararası toplum da bizi destekledi. Bu açılımda ve ekonomik ortaklıkta başta İran ve Türkiye olmak üzere bölgedeki dostlarımız bize yardımcı oldular. Demokrasiye ve barışa olan inancımız değişmedi.”
“Irak’ı tehlikelerden korunmak için barışçıl diyaloğu sürdürmeliyiz”
Irak'ta da aynı yolu izlediklerini kaydeden Barzani, “Irak'ta demokrasiyi derinleştirmek ve geçmişte yaşanan tehlikelerden ve trajedilerden korunmak için barışçıl diyaloğu sürdürmeye ihtiyacımız var” dedi.
Çekişmeler ve karşılıklı saldırıların sürekli olarak terör örgütlerinin önünü açtığını dile getiren Barzani, Irak'ta birlik olsaydı El Kaide ve IŞİD'in ortaya çıkamayacağını vurguladı.
Neçirvan Barzani, “Irak'ta diktatörlük, tek toplum yönetimi ve siyasi özgürlüğün olmayışı ülkenin tarihini kana buladı. Irak'ta milyonlarca insan, kötü rejimin masum kurbanları haline geldi. Irak'ın onlarca yıllık zenginliği boşa gitti. Şimdi artık terör örgütlerini güçlü hale getiren tüm yolların kapatılmasının tam zamanıdır” diye konuştu.
“Irak'ın ilerlemesi için federal sistemin tam olarak hayata geçmesi şarttır”
Barzani, şunları kaydetti:
2005 yılından bu yana Irak’taki halklar uygun bir anayasa üzerinde uzlaştı. Irak anayasası, federal bir sistemi benimseyerek, tüm Irak ulusları ve toplulukları için uygun bir ortaklık yolu yarattı. Bu ortaklık Irak'ı güçlendirecektir. Irak'ın ilerlemesi için federal sistemin tam olarak hayata geçmesi şarttır. Bazı tarafların federalizme inanmaması Irak'taki sistemi bozmamalı ve anayasanın uygulanmasını engellememelidir.
Irak'taki tüm uluslar ve topluluklar kendilerini ülkenin yönetiminde ortak olarak görmelidir. Hiçbir topluluk göz ardı edilmemelidir, çünkü bu Irak'ta kötü bir yol açacaktır. Bu yöntem Irak'ta defalarca denenmiş ve tüm ülke halkını mutsuz etmiştir.”
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani’nin geniş bir vizyona sahip olduğunu ve anayasaya inandığını dile getiren Neçirvan Barzani, bunun Irak'ta istikrar yarattığını ve tüm taraflarca desteklenmesi gerektiğini söyledi.
“Kürdistan Bölgesi’ne yaklaşım Irak siyasi sistemi için en büyük sınavdır”
“Kürdistan Bölgesi'ne yaklaşım alınma şekli yeni Irak siyasi sistemi için en büyük sınavdır” diyen Barzani, “Güçlü bir Irak, güçlü bir Kürdistan Bölgesi'ne, güçlü bir Kürdistan Bölgesi ise federal ve istikrarlı bir Irak'a bağlıdır. Irak'ta anayasanın uygulanması halinde çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur. Irak Anayasası, tüm Irak topluluklarının özelliklerini koruyor. Anayasanın uygulanmasıyla hepimiz Irak'ta birinci sınıf vatandaş olacağız” değerlendirmesinde bulundu.
Süleymaniye’de “Eski samanı harmanlamak” diye güzel bir söz olduğunu belirten Neçirvan Barzani, “Eski samanı harmanlamayalım. Bunun yerine ilerleme konusunda anlaşalım. Eğer anlaşamazsak bölgedeki gerginlikler bize büyük zarar verir. Kürt halkının kalbinden geçenlerin özeti siyasi partiler arasında birlik talebidir. Soykırım ve baskılar tarihe Kürtlerin kalplerine tek hedefi koydu; o da birliktir. Bu en doğru yöndür ve Kürt halkının bilincinin göstergesidir” dedi.
Barzani, “Biz dünyada bölünmeyle değil, bölgede demokrasi, refah ve istikrarla iyi bir itibar kazandık. 30 yıl önce Kürdistan'a gelenler bugün bir kez daha ziyaret edenler Kürdistan’ı tanıyamıyor. Enfal ve kimyasal saldırılardan sonra refahı biz yarattık. Artık daha fazla uzmanlıkla ilerlemeyi geliştirebilir ve hızlandırabiliriz” diye konuştu.
“Kötü bir geçmişimiz oldu ama önümüzde parlak bir gelecek var”
Kürdistan Bölgesi'ndeki pek çok üniversitenin artık yetenekli bir nesil yetiştirdiğini kaydeden Başkan Neçirvan Barzani, siyasi tarafların uygun ortamı yaratarak bu nesile fırsatlar yaratması halinde Kürdistan’da ilerlemenin daha hızlı olacağını dile getirdi.
Bu iyimserliğini Kürdistan halkının direngenliğine ve zenginliğine bağlayan Barzani, “Kötü bir geçmişimiz oldu ama önümüzde parlak bir gelecek var. Kürt halkı birlik sahibidir ve ülkenin çıkarları için siyasi partilerin de halk gibi fikir birliği içinde olması gerekir. Böylece tüm partilerin rızası ve katılımıyla açık ve adil seçimler gerçekleştirebiliriz” yorumunu yaptı.
“Siyasi güçler, partiler, liderler gelip geçicidir ama Kürdistan kalıcıdır”
Kürdistan Parlamentosu seçimleri hakkında konuşan Barzani, şu ifadeleri kullandı:
“Kürdistan Parlamentosu bölgede çok önemli bir tecrübedir ve korumalıyız. Kürdistan Bölgesi Hükümeti, Enfal ve kimyasal saldırıların ardından ülkeyi yeniden inşa etti. Hepimizin destek vermesi gerekiyor. Kahraman Peşmergeler, IŞİD efsanesini yenerek Kürdistan Bölgesi'ne dünyada büyük bir şöhret kazandırdı. Bütün bunlar bizi iyimser kılıyor ve bir an önce kendi aramızda anlaşmaya varmamızı sağlıyor. Anlaşırsak daha fazla refah ve daha fazla başarı göreceğiz.
Kürdistan'da her kişi ve grup, yetkililere ve sorumlulara karşı en üst düzeyde eleştiri ve şikayette bulunabilir, her türlü sivil yolla protesto yapabilir ama sonuçta hepimiz tüm farklılıklara rağmen bu kazanımları korumalı ve savunmalıyız. Hepimizi bir araya getiren şey ülke olmalı.
Siyasi güçler, partiler, liderler gelip geçicidir ama ülke, vatan Kürdistan kalıcıdır. Yetkililere ve siyasetçilere karşı öfkeden dolayı Kürdistan'ı kurbanı etmemeliyiz. Kürdistan halkı, tüm zorluklara göğüs gerebildiğini, tüm eksikliklerini giderebildiğini kanıtlamıştır. Dolayısıyla tüm zorluklar geçecek, tüm çelişkiler çözülebilir. Çünkü sonuçta çözüm için hep birlikte aynı masaya oturacağız, bu nedenle Kürdistan hepimizden daha büyük, ülkemiz her şeyden daha güçlüdür.”
Dünyadaki gelişmelerin çok hızlı olduğunu ve bunlara yetişebilmek, gelişmiş dünyadan kopmamak için Irak ve Kürdistan Bölgesi'ndeki sorunların aşılması gerektiğine dikkati çeken Barzani, “Maddi ve insan kaynağımızı bilimi, bilgiyi ve teknolojiyi ilerletmek, eğitim sistemini güçlendirmek ve bilimsel araştırmaları teşvik etmek için kullanmalıyız” mesajını verdi.
Neçirvan Barzani, bilim ve teknolojideki ilerlemelerin birey ve kurumlarda ciddi çalışmalar ve uzun vadeli plan ve programları da beraberinde getirdiğini belirterek, “Düşüncelerimizi, eylemlerimizi ve yeteneklerimizi o yöne yönlendirmeli ve şunu bilmeliyiz ki, gelecek, geçmişin etrafında dönenlerin değil, zamanını, düşünce ve yeteneğini bilime ve ilme adayanlarındır” ifadelerini kullandı.
Barzani, “Süleymaniye'deki bu forumda mutabakata varmak ve birlikte başarmak için daha fazla bilgi ve deneyim kazanacağımıza eminim” diyerek katılımcılara bir kez daha teşekkür etti.
