Gözlemcilere göre Bağdat ile Ankara arasında bir güvenlik anlaşması yapılması PKK sorununu çözebilir, ancak anlaşma pek olası değil.
Bu yılın başından bu yana Kifri, Kelar ve Süleymaniye’nin dış mahalleleri ile Ninova’daki Şengal ve Mahmur bölgeleri Türk SİHA’ları ile düzenlenen saldırılara maruz kaldı. Bu saldırılar sonucu onlarca PKK\'li yaşamını yitirdi veya yaralandı.
Kürdistan Bölgesi\'nde Süleymaniye kentinde bulunan Erbet Havalimanı ve çevresi, Türkiye’ye ait silahlı insansız hava araçları (SİHA) tarafından ilk kez hedef alınmıyor. Son saldırı, PKK’lileri veya Kürdistan Bölgesi\'nde örgüte yakın kişileri hedef alan bir dizi saldırının devamıydı.
Süleymaniye’de terörle mücadele güçlerinin konuşlandığı Erbet Havalimanı’na düzenlenen SİHA saldırısında, Bafıl Talabani liderliğindeki Kürdistan Yurtseverler Birliği Partisi’ne (YNK) bağlı güçlerden üç kişi yaşamını yitirdi.
Saldırıya ilişkin kınamalar
Saldırıyı kınayan Talabani, Bağdat’a, Irak’ın egemenliğini koruması ve Türkiye’nin ‘terör gerekçesiyle’ Kürdistan Bölgesi\'ndeki hedeflere yönelik ‘tekrarlanan’ saldırılarını engelleme çağrısında bulundu.
Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid de saldırıyı kınadı ve bunu Irak’ın egemenliğinin ihlali olarak nitelendirdi.
Reşid, Ankara’ya bu saldırıları durdurması ve Irak hükümetine de ülkenin egemenliğini korumak için ciddi şekilde çalışması yönünde çağrıda bulundu.
Irak Silahlı Kuvvetler Komutanlığı Sözcüsü Tümgeneral Yahya Resul tarafından açıklanan Bağdat’ın tutumu ve bu kınamalar, Türkiye’nin PKK veya ona yakın oluşumların Kürdistan Bölgesi\'nin içi veya dışına yönelik her saldırısında sık sık tekrarlandı.
Bağdat, özellikle Türkiye’nin Ceyhan limanı üzerinden petrol ihracatının durdurulması, su sorunları ve PKK konulu karmaşık bir aşamadan geçerken, bu konuda Ankara ile ilişkilerini ilerletmeye isteksiz görünüyor.
Bu durum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Eylül ayı başında yapılması planlanan ziyaretinin ertelenmesine yol açtı.
Güvenlik işbirliği
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Irak Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü Moataz Mohiy Abdulhamid, “Irak ile Türkiye arasındaki güvenlik işbirliği, PKK konusundaki sorunu çözebilir” dedi.
PKK üyelerinin Şengal\'de bulunması ve Süleymaniye’de genişleyerek YNK’nin müttefiki haline gelmesinin, Kürtler arasında bir krize yol açtığını söyleyen Abdulhamid şu ifadeleri kullandı;
“Kürtler bölgedeki güvenlik konularını ‘tek sepet’ olarak ele alıyor. Artık YNK, Erbil’in vizyonundan farklı bir güvenlik ve istihbarat vizyonuna sahip.”
Abdulhamid, Kürtler arasındaki bu vizyon anlaşmazlığı karşısında, Türkiye’nin Bağdat hükümetiyle nasıl anlaşmaya varabileceğini merak ettiğini dile getirdi.
PKK’lilerin Kandil’den ayrılarak, Dohuk’un kuzeyi, Ninova Ovası ve Şengal\'e yöneldiğini savunan Abdulhamid, Türk hükümetinin istihbarat çalışması düzenleyerek, Kürdistan Bölgesi\'ndeki birçok örgüt liderini hedef aldığını öne sürdü.
Ülke içerisinden bilgi aktarımı
Abdulhamid, bölgede Türklerle işbirliği yapan ve bu liderlerin hareketleri hakkında onlara bilgi veren kişilerin bulunduğunu da ileri sürdü.
Abdulhamid, özellikle Türk kuvvetlerinin Kürdistan Bölgesi sınırlarında bulunması ve operasyonlarını sürdürmesi nedeniyle, Türkiye ile yapılacak herhangi bir güvenlik anlaşmasının sorunu çözebileceğini vurguladı.
Abdulhamid, Türk kuvvetlerinin bölgenin hava sahasını kontrol ettiğini ve Irak topraklarında hedeflenen unsurları Diyala ve Kerkük’ün güneyine kadar takip ettiğini iddia etti.
Irak Siyasi Düşünce Merkezi Başkanı İhsan Şammari ise, havalimanına yönelik operasyonun Bağdat ile Ankara arasındaki ilişkileri karmaşıklaştırmayacağını söyleyerek, “Bu operasyonlar iki ülke hükümetlerini bir güvenlik anlaşması imzalamaya teşvik edebilir” dedi.
Şammari konuya ilişkin açıklamasında, “Süleymaniye’deki Erbet Havalimanı’nı hedef alan bu operasyon, ilk olmaması ve Kürdistan Bölgesi\'nde Türk kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen bir askeri operasyonun olması nedeniyle Bağdat ile Ankara arasındaki ilişkileri karmaşıklaştırmayacaktır” dedi.
Irak’ın, Kalkınma Yolu Projesi konusunda Türkiye’yi yatıştırmaya çalıştığını söyleyen Şammari, “Dolayısıyla Türk üslerinin varlığı ve bunların geri çekilmesi yönündeki talepler, iki taraf arasındaki ilişkileri zorlaştırmayacaktır” diye ekledi.
Şammari açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü;
Öngörülmesi mümkün olmayan anlayışlar var. Bu nedenle Irak, Türk büyükelçisini çağırıp kınamakla yetiniyor. Ancak iç yansımaların olmasını beklemiyoruz. Çünkü YNK’nin açıklaması, özellikle kendisine bağlı bir havalimanını hedef aldığı için bu olaydan rahatsızlık duyduğunu gösteriyor. Silahlı Kuvvetler’in Başkomutanı olarak Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani’nin de memnuniyetsizliğine tanık olabiliriz.
Bu konunun Bağdat’ı, saldırıları azaltmak amacıyla Türk tarafıyla daha büyük bir güvenlik anlayışına yönelik bir plana doğru iteceğini öne süren Şammari, saldırının Süleymaniye sınırları içinde olması ve hatta Irak ile İran arasındaki sınır şeridinde konuşlandırılan güçlerin bile çok uzakta olması nedeniyle, Kürdistan Bölgesi\'nde federal askeri güçlerin varlığına ihtimal vermedi.
Şammari, Irak hükümetinin, örgütün kendi içinde uzantıları olması nedeniyle PKK’yi dağıtamayacağını ve örgütün siyasi ağırlığa sahip partiler tarafından desteklenmesinin sorunu daha da karmaşık hale getirdiğini dile getirdi.
Güvenlik anlaşması pek olası değil
Kürt siyasi meselelerinde araştırmacı olan Abdusselam Barvari, Irak ve Türkiye’nin güvenlik anlaşmasına ulaşmanın zor olduğunu söyledi.
Barvari, “Şu ana kadar olayın bir patlama ya da SİHA sonucu olup olmadığı kesin değil ve SİHA hipotezi daha önceki kanıtlarla doğrulandı. Ancak bunun kamp içindeki bir patlamayla gerçekleştiğine dair inanış da var” dedi.
Türkiye ile Irak ve İran arasındaki anlaşmaya benzer bir güvenlik anlaşması yapılması ihtimalini reddeden Barvari, “Son anlaşma İran tarafıyla iyi ilişkiler sayesinde gerçekleşti ve Türklerle yaşanan bazı çetrefilli sorunlar nedeniyle bu Türkiye için geçerli değil” dedi.
Barvari, PKK’ye karşı saldırı düzenlemek üzere Bağdat’tan federal güçler getirme olasılığına ilişkin, “Bölgesel yönetim Kürt-Kürt kavgasına karışmak istemiyor ve biz Türkiye’ye, askeri operasyonun gerekçesi olmaması için Kürtlerle sorunları çözmesini söylüyoruz” ifadelerini kullandı.