Irak eski başbakanı Haydar İbadi’ye yakın bir stratejik araştırmalar merkezi, Türkiye ve Kürdistan petrolü ile ilgili bir rapor hazırladı.
Raporda, tanınan muafiyetin de sonlandırılmasıyla Türkiye’nin zorunlu olarak İran petrolüne alternatif arayışına girdiği belirtilerek, mevcut durumda en iyi alternatifin Kürdistan Bölgesi olduğu belirtildi.
‘Türkiye İçin İran Petrolünün Alternatifi Kürdistan Petrolü’ başlıklı raporda, İran’ın Çin ve Hindistan’dan sonraki en büyük petrol alıcısı olan Türkiye’de ABD’nin İran’a uyguladığı ambargo ve yaptırımlardan olumsuz etkilendiği belirtilerek, hükümetin yükselen yakıt fiyatlarına çözüm bulamadığı vurgulanıyor.
ABD’nin, İran’dan petrol alan ülkelere, İran’a alternatif olarak Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’den (BAE) petrol almaları çağrısı yaptığı hatırlatılan raporda, Türkiye’nin söz konusu iki devletle sahip olduğu çelişki ve bozuk ilişkilerden dolayı bu iki ülkeden petrol almak istemediği belirtildi.
Bu iki ülke dışında Türkiye için Rusya ve Kürdistan Bölgesi’nin alternatif olabileceği ifade edilen raporda, “Ancak Rusya’dan alınacak petrol coğrafi uzaklıktan dolayı çok ekonomik olmayacaktır. Coğrafi olarak Rusya’dan ham petrolün transferinin Türkiye için maliyeti yüksek olacaktır. Bundan dolayı mevcut şartlarda Türkiye için en iyi alternatif Kürdistan ve Kerkük petrolleri olarak duruyor” deniliyor.
Raporda, 2014 yılının ortalarında Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi’nden, Bağdat’ın itirazlarına rağmen doğrudan petrol ithal ettiği hatırlatılarak, “Türkiye o dönem Bağdat’ın itirazlarından dolayı Kürdistan Bölgesi’nden sınırlı şekilde petrol ithal ediyordu. Ancak itirazlara rağmen Kürdistan petrolünün alınması için kolaylıklar sağlandı ve Ceyhan boru hattı vasıtasıyla Kürdistan petrolü dünya pazarına sunuldu” deniliyor.
Kürdistan bağımsızlık referandumundan sonra bozulan Türkiye-Kürdistan Bölgesi ilişkilerinin son günlerde Türkiye’den Erbil’e gelen üst düzey ekonomi heyetinin ziyaretinden sonra normalleşmeye döndüğü vurgulanarak, “Erbil-Bağdat arasındaki ilişkilerin iyi seyri ve bütçe üzerinde yapılan anlaşma, Bağdat’ın Kerkük petrolünün Kürdistan Bölgesi yoluyla dünya pazarına aktarılmasını kabul etmesi yönünde karar almasını sağlayabilir” ifadeleri kullanılıyor.
ABD’nin de Erbil-Bağdat arasındaki sorunların özellikle petrol ve bütçe konularındaki anlaşmazlıkların çözümü yönünde çaba harcadığı belirtilerek, “Irak Petrol Bakanı Samir Xezban, geçtiğimiz günlerde, Kürdistan Bölgesi yetkilileri ile müzakerelerin devam ettiğini ve yakın zamanda Kerkük petrolnün transferi konusunda anlaşma sağlanacağını açıkladı. Irak, Kerkük petrollerinin Kürdistan Bölgesi yoluyla Ceyhan boru hattına aktarılmasını ve dünya pazarına transfer edilmesini istiyor.
Türkiye hali hazırda İran’dan günlük 150 bin varil petrol ithal ediyor ve Türkiye her ne kadar İran’a uygulanan yaptırımların karşısında durmuş ve sert tepki göstermiş olsa da, tanınan muafiyetin kaldırılmasıyla bu kez yaptırımlara uymak ve İran’dan petrol alımını durdurmak zorunda. Erbil-Bağdat arasındaki ilişkilerin normalleşmesi ve Kerkük petrollerinin Kürdistan-Ceyhan boru hattı vasıtasıyla taşınması kabul edilirse günlük 100 bin varilden fazla yakın petrol transferi gerçekleşir” ifadeleri kullanılıyor
Türkiye ekonomisi için 2019 yılının zorlu geçeceği ve ekonomide küçülmenin devam edeceği vurgulanan açıklamada, “Ekonomik daralma istikrarsızlığa yol açar. Türkiye ekonomisinde bu yıl daralma yaşanacağı ve krizin derinleşeceği bekleniyor. Mevcut durum göz önüne alındığında Türkiye’nin önünde İran petrolüne alternatif olarak Kürdistan Bölgesi ve Kerkük petrolleri yer alıyor. Kürdistan Bölgesi ile Irak arasındaki iyi ilişki ve işbirliği de onların Türkiye pazarında çok önemli bir rol üstlenmelerini sağlayacak” deniliyor.
