Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Diyelim ki Kürt halkının demokratik örgütlenmesini ortadan kaldırdınız. Kürt halkını ne yapacaksınız? Milyonları da kapatabilecek misiniz?" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisin grup toplantısında konuştu.
Koronavirus (Kovid-19) salgınında virüs kapan 3 milletvekili olduğunu belirten HDP Eş Genel Başkanı Kürt illerinde virüse karşı önlemlerin alınmadığını ve hastanelerin yetersiz olduğunu söyledi.
"Demokrasiden ve Demokrasi Mücadelesinden Asla Vazgeçmeyeceğiz"
Diyelim ki Kürt halkının bütün demokratik örgütlenmesini ortadan kaldırdınız. Peki Kürt halkını ne yapacaksınız? Milyonları da kapatabilecek misiniz? Bu ülkede bu dünyada milyonlarca Kürt var bu Kürtleri hiçbir yere kapatamazsanız. Ve milyonları kapatamayacağınız gibi buna sizin gücünüz yetmeyecektir. Demokrasi kanallarını, siyaset yollarını Kürt halkına kapatmak acaba hangi akla hizmettir? Yapılan operasyonlar ne kongre çalışmalarını ne de kadınların örgütlü mücadelesini asla engelleyemeyecektir. Halkımızı ve örgütlü kurumlarını daha da güçlendirecektir. Bizler ve halkımız demokrasiden ve demokratik mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz. Türkiye halkları ortak demokrasi mücadelesinden, demokratik dayanışmadan ve yan yana, omuz omuza duruştan asla vazgeçmeyecektir. Kapıları zorbalıkla kırabilirsiniz ama halkımızın umudunu ve iradesini asla kıramazsınız.
"En Çok HDP'den Korkuyorlar"
Bu sistem sefasını saray ve yandaşları sürmekte cefasını ise ne yazı ki halk çekmektedir. Karşımızdaki iktidar o kadar kırılgan ki her şeyden korkmaktadır. Halktan, gazetecilerden, kadınlardan, işçilerden, yoksullardan, avukatlardan korkuyorlar. Düzenlerini yalan üzerine kurdukları için hakikatlerden korkuyorlar. Demokrasi yürüyüşümüzden, halkların buluşmasından, omuz omuza olmasından korkuyorlar. Nereden demokrasi rüzgârı eserse bundan korkuyorlar. Barıştan korkuyorlar. Twitter'dan korkuyorlar."
Yerel demokrasi güçlenmesin diye belediyelere hukuksuzca kayyIm atıyorlar. HDP ve muhalefet demokratik siyaset yapmasın diye milletvekillerini düşürüyorlar. Gerçekleri yazmasınlar diye gazetecileri tutukluyorlar. Barolar hukukçular adaleti savunmasın diye onların da yürüyüşlerini engelliyorlar. İktidar eleştirilmesin diye sosyal medya paylaşımı yapanları tutukluyorlar. Kadın örgütleri gelişmesin diye operasyon üzerine operasyon yapıyorlar. Barış iklimini yok ettiler. Toplumu kutuplaştırdılar, nefret iklimini ülkenin her yerine yaydılar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi, kayyım, darbe, hukuksuzluk, gözaltı, işkence, yolsuzluk, yoksulluk, işsizlik ve sefalet sistemidir. Bu sistemin sefasını Saray ve yandaşları sürmekte, cefasını ise halk çekmektedir. İktidar her şeyden ama en çok HDP’den korkuyor. Düzenlerini yalan üzerine kurdukları için aslen hakikatten korkuyorlar. Halkların buluşmasından, omuz omuza olmasından korkuyorlar. Suriye’de Kürt halkının Suriye halklarıyla birlikteliğinden korkuyorlar.