30.05.2020 günü, Ankara'nın Etimesgut ilçesi Alsancak Mahallesi’nde, akşam saatlerinde arkad aşlarıyla parkta oturmak için evden çıkan 20 yaşındaki Barış Çakan, Kürtçe müzik dinlediği gerekçesiyle üç kişilik bir grubun saldırısına uğradı.
Saldırı sonucu kalbinden bıçaklanan Çakan olay yerinde hayatını kaybetti.
Kürtçe müzik dinledikleri için hala insanlar öldürülüyorsa, söylenecek bir söz kalıyor mu acaba?
Bu saldırı, 'Demokrasi, kardeşlik, hoşgörü ve farklılıklara saygı' gibi kavramları ağzından düşürmeyenlerin, her gün onlarcasına tanık olduğumuz Kürt düşmanı saldırılar karşısında sessiz kalanların eseridir. Kürde düşmanlığın bir tür ‘iyi vatandaşlık’ haline getirildiği bir ülkede ırkçı ve hasta ruhlu insanların boy vermesi şaşırtıcı değildir.
Barış Çakan'ın öldürülmesinin esas sorumlusu Kürt düşmanlığını kendi siyasetinin esası haline getiren Türkiye Devleti ve O'nun güvenlik güçleri, eğitim ve basın yayın kurumlarıdır.
Barış Çakan'ı katleden ırkçı, şoven anlayış ve ruh halini lanetliyor, bu tür saldırıların tekrarlanmamasında esas sorumluluğun Türkiye Devleti'nde olduğunu önemle hatırlatmak istiyoruz.
Barış Çakan'ın ailesinin acısını paylaşıyor, başsağlığı, sabır ve metanet diliyoruz.
01.06.2020
PAK Basın ve İletişim Bürosu
