Ahmet Türk: Kayyum modeli çöktü

Mardin Büyükşehir Belediyesi’nin Eşbaşkanı olarak seçilen, ancak bir kez daha yerine kayyum atanan Ahmet Türk, belediyede yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarını değerlendirdi.

31.07.2020, Cum - 10:19

Ahmet Türk: Kayyum modeli çöktü
Haberi Paylaş

Görevden uzaklaştırılarak yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, kayyum yönetimindeki belediyeye dönük yolsuzluk operasyonunu “dünyada görülmemiş soygun” şeklinde yorumlayarak, “Kayyum modeli çöktü ve hezimete uğradı” dedi.

İçişleri Bakanlığı tarafından bir süre önce kayyumu değiştirilen Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde üst düzey yöneticilerin de aralarında bulunduğu kişilere dönük yolsuzluk operasyonu belediyenin eski kayyumu olan Vali Mustafa Yaman dönemini inceleyen müfettişlerin yaptığı suç duyurusu üzerine başlamış, çok sayıda üst düzey yönetici ve belediye ile iş yapan kişiler gözaltına alınmıştı. Söz konusu operasyon kapsamında gözaltına alınanlardan biri olan Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) İl Müdürü Mehmet Bulut’un da aralarında bulunduğu 4 kişi de tutuklandı.

Yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, kayırma, zimmet gibi birçok suçlamanın yöneltildiği bazı şüphelilerin işlemleri ise sürüyor. Belediyeyi 1 milyar TL’nin üzerinden borca sokan eski kayyum yönetiminde yer alan kimi isimlere de yeni operasyonlar yapılacağı belirtiliyor.

"Kayyum, Belediyeleri Halktan Kopardı"

31 Mart 2019 seçimlerinde yeniden Mardin Büyükşehir Belediyesi’nin Eşbaşkanı olarak seçilen, ancak bir kez daha yerine kayyuruldu. Biz ilk dönem geldiğimizde 63 milyon TL borçla belediyeyi devraldık” diye konuştu.

"Nereden Baksan Rezalet"

İkinci dönemde belediye borcunun fırladığını anımsatan Türk, “Burada kayyumun bu konudaki rolü çok büyük. Çünkü bu ihalelerin çoğu Elazığlı bir şirkete verilmiş. 8 tane ihale bir şirkete verilmiş. Daha sonra şirket ismi değiştirilmiş ikinci bir şirket oluşturulmuş. Kamuoyunun gözünden kaçmak için aynı yerde başka bir şirket oluşturmuş. Bu şirkete de 3-5 tane ihale verilmiş. Nerede bakarsanız bakın bu bir rezalettir. Halkın parasını çarçur eden, yolsuzluğun, rüşvetin olduğu, paraların bir çok kişi tarafından bölüştürüldüğü bir belediyenin halka hesap vermesi gerekir” dedi.

"Müfettişler İşi Ciddiye Alıyorlar"

Ülkede hukuk ve adaletten söz edilemeyeceğini dile getiren Türk, “Eğer adalet varsa bunun hesabının sorulması lazım. Bu yolsuzluklara sebep olan insanların bedelini ödemesi gerekiyor. Kayyumun göreve getirdiği yöneticiler gözaltına alındı. Bu operasyonun bir aklama operasyonu olduğunu düşünmüyorum. Burada ciddi bir araştırma yapıldığını ifade edebilirim. Müfettişler bizim dönemimizde çalışan bir arkadaşımızı da çağırmışlar. Bu işi ciddiye aldıklarını gösteriyor. Tabi şuanda ki görünüm bu. Ama sonrasında aynı ciddiyetle yaklaşılır mı, onu bilemeyiz” ifadelerini kullandı.

Kayyum modelinin sadece Mardin’de değil Diyarbakır ve birçok yerde çöktüğünü ve “hezimete” uğradığını ifade eden Türk, “Kayyumların amacı halk ile aramızdaki ilişkiyi, halkla doğrudan olan bağlarımızı koparmaktır. Bu yönetim şeklinin amacı bizleri tamamen halktan uzaklaştırmaktır. Çünkü burada siyasi bir karar var. Bir oyun var. Halkla aramıza mesafe koymaya dönük bir saldırıdır. Çünkü bizler belediyeleri yönettiğimiz zaman başarılı bir belediyecilik çalışması yürütüyorduk. Şimdi belediyelere kayyum atanarak halkla ilişkimizi, diyalogumuzu bitirmek istediler. Ama bu yöntemle başarılı bir sonuç alamadılar” değerlendirmesinde bulundu.

"Demokrasinin Olmadığı Bir Ülke"

Halkın da kayyum döneminde yapılan rüşvet ve yolsuzlukları bildiğini söyleyen Türk, şöyle devam etti: “Böyle olduğu için de son dönemlerde belediyeye müdahale etmek zorunda kaldılar. Bizler demokrasi mücadelesi veriyoruz, halkın iradesinin yansımasını isteyen, demokratik siyasetin üzerinde ve içinde olması gerektiğini söyleyen bir anlayışa sahibiz. Seçilmiş insanlar seçimle gitmelidir. Halkın kararıyla gitmelidir. Halkın karar verdiği veya görev verdiği insanların böyle kayyum atayarak, demokrasi dışı yöntemlerle belediyeleri yönetmeye çalışması, demokrasiye, adalet ve hukuka aykırı bir durumdur. Ama maalesef ki hukukun, demokrasinin olmadığı bir ülkede yaşıyoruz.”

Nerina Azad
Bu haber toplam: 10005 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:03:32:01
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x