HDP’de üç dönem vekillik yaptıktan sonra parti ile yollarını ayıran Altan Tan, olası bir seçimde partilerin durumunu değerlendirdi. Medyascope‘a konuşan Altan Tan, Türkiye’de başta ekonomi olmak üzere ciddi sorunlar yaşandığını ve hükümetin bunları gözden kaçırmak için Ayasofya gibi suni gündemler yarattığını dile getirdi. Tan, HDP’nin yapmak istediği yürüyüşün meşru bir hak olduğunu ancak siyasetin enfekte edilmesi nedeniyle her şeyin şiddete dönüştürüldüğünü ya da tahrik edildiğini söyledi.
Devlet ve iktidarın Kürtler’in meşru haklarını tanımayı sürekli ertelediğini ve gerekçe olarak da PKK’nın silahlı eylemlerini gösterdiğini belirten Altan Tan, sözlerini şöyle sürdürdü: “’Silahlı mücadele var’, denilerek demokrasi rehin alınıyor. Bu iş bu şekilde devletin işine geliyor. Silah ile hak arama dönemi bitmiştir. HDP, PKK’nin bugünkü durumunu savunamaz. Devlet ve PKK bu şekilde birbirini besliyor. Öcalan’ın bu konuda uyarıları ve mektupları vardı ama HDP ve Kandil kulağının üzerine yatıyor.
Doğru yol, üçüncü yoldur. Demokratik Türk ve Kürt muhalefeti inşa etmek lazımdır.” CHP’nin ise hem devleti hem HDP’yi birlikte idare etmeye çalıştığını söyleyen Tan, “CHP’den bugüne kadar Kürt kimliğinin tanınması, anadilde eğitim ile ilgili bir açıklama yapılmış değildir. PKK silah bırakmadan CHP’nin HDP ile birlikte oturup ittifak yapması mümkün değildir. HDP de CHP ile ittifak konusunda söylediklerinde haklıdır. Kürtler, AKP ve Erdoğan’ı devirmek için bir manivela olarak kullanılmak istenmiyorlar” diye konuştu.