ABD’nin yeni Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Anadolu Ajansı’na verdiği özel röportajda Türkiye ve Ortadoğu bölgesindeki gelişmeler hakkında kapsamlı açıklamalarda bulundu. Barrack, bölgesel barış ve işbirliği açısından Türkiye’nin kritik rolüne dikkat çekti.
Yakında Erbil’i ziyaret etmesi beklenen Barrack, Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) hem askeri hem siyasi olarak yeni Suriye devletine entegre edilmesi gerektiğini belirtti. Alevi, Dürzi ve diğer toplulukların da temsil edilmesinin önemine vurgu yaptı. “DSG’nin bu sürece dahil olması elzem. Ancak bunun gerçekleşmesi zaman alacaktır.” dedi. ABD’nin Suriye’de muhatap alacağı tek devletin ulus devlet olarak Suriye hükümeti olduğunu yineledi.
Göreve başlamasının ardından İzmir’in tarihi Kemeraltı Çarşısı ve Kızlarağası Hanı’nı ziyaret eden Barrack, buradaki canlılığı “gerçek hayatın kalbi” olarak nitelendirdi. Türk mutfağında en çok kebabı sevdiğini söyleyen Barrack, halı dükkanlarında pazarlık yaparken keyifli anlar yaşadı.
Barrack, dedesinin Osmanlı pasaportuyla 1900’lerde Amerika’ya göç ettiğini anlatarak Türkiye’de görev yapmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu söyledi. “DNA’mın geldiği yere dönme ayrıcalığına sahip olmak, ABD Başkanı Trump adına tarihi bir ülkede Amerika’yı temsil etmek gerçekten büyük bir ayrıcalık.” dedi.
ABD-Türkiye ilişkilerine değinen Barrack, Trump ve Erdoğan’ın karşılıklı güvene dayalı güçlü kişisel ilişkiler geliştirdiğini vurguladı. Dışişleri Bakanları Hakan Fidan ve Mike Rubio’nun da yakın ilişkiler kurduğunu aktardı. Türkiye’nin NATO’daki öneminin altını çizen Barrack, “Türkiye hak ettiği değeri ve önemi tam olarak göremedi.” ifadelerini kullandı.
Ortadoğu’da uzun süredir devam eden karmaşanın büyük ölçüde Batı müdahaleleri kaynaklı olduğunu belirten Barrack, “Türkiye tüm bu sürecin merkez noktası olabilir” değerlendirmesinde bulundu. İsrail ile İran arasındaki çatışmaların yeni bir yol açmak için fırsat olduğunu, bu yolun anahtarının Türkiye olduğunu söyledi.
Savunma işbirliği kapsamında Türkiye’nin F-16 ve F-35 programlarının NATO müttefiki olarak vazgeçilmez unsurlar olduğunu belirten Barrack, CAATSA yaptırımları ve F-35 konusunda yapıcı bir sürecin devam ettiğini, yıl sonuna kadar çözüme ulaşma ihtimali olduğunu ifade etti.
İbrahim Anlaşmaları’na da değinen Barrack, bölgedeki ülkelerin işbirliğine hazır olduğunu ve Gazze’de yakın zamanda bir ateşkes beklediğini söyledi. “Ortadoğu yeni bir diyaloğa hazır. İnsanlar aynı hikayelerden yoruldu.” dedi.
Suriye ile İsrail arasında sınır güvenliği ve çatışmasızlık için arka kapı görüşmelerin başladığını belirten Barrack, bunun zamanla daha geniş bir barış sürecine dönüşmesini umduğunu kaydetti. Lübnan ile İsrail arasında da benzer bir sürecin başlayabileceğini söyledi.
Son olarak, Barrack, ABD’nin Suriye’de muhatabının tek ulus devlet olan Suriye hükümeti olduğunu ve DSG’nin yeni Suriye devletine entegre edilmesi gerektiğini tekrarladı.
Tom Barrack’ın açıklamaları, Türkiye’nin bölgedeki önemini bir kez daha gözler önüne sererken, ABD ile Türkiye arasındaki işbirliğinin derinleşeceğine ve bölgesel barış için yeni diplomatik girişimlerin artacağına işaret ediyor.