HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, sabah erken saatlerde Bayrampaşa\'daki İstanbul Sebze ve Meyve Hali\'ne geldi. Demirtaş\'ın yanında HDP\'li milletvekilleri de yer aldı. Demirtaş, burada İstanbul Yaş Meyve Sebze Bostan Komisyoncuları (İSMEYDER) ve Tüccarları Derneği Başkanı Nevzat Dayan ile Tüm Bostan Sebze ve Meyve Komisyoncuları (TÜMESKOM) Başkanı Burhan Er ile bir araya geldi, hal esnafının sorunlarını dinledi.
Demirtaş, \"Sayın Cumhurbaşkanı\'nın süreci rafa kaldırmadığına dair açıklamaları oldu. Yine Başbakan Ahmet Davutoğlu\'nun HDP\'nin 8 Haziran sonrası terör siyaseti izlediğine dair açıklamaları oldu. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz\" şeklindeki soruya ise şöyle cevap verdi:
\"Süreç buzdolabında değil mi? Bütün bunları kendileri ifade ediyorlar. Çözüm arayışlarının olmadığı her an çatışmaların ve savaşın derinleştiği, ölümlerin arttığı riskler ortaya çıkar. Bundan dolayı acilen, hızlı bir şekilde çözüm iradesinin yeniden ortaya çıkması lazım. Rafta mıdır, buzdolabında mıdır kendileri bilirler. Ama halk artık bu savaş politikalarına tahammül göstermiyor. Haklı olarak. Evlatlarını yitiriyor insanlar. ve neden bu çocukların öldüğüne dair hükümetten ya da Cumhurbaşkanı\'ndan tatmin edici hiçbir açıklama, tek bir cümle duyabilmiş değiliz. Sürecin niye bitirildiğine dair, masanın niye devrildiğine dair tek bir açıklama duyabilmiş değiliz. Dolayısıyla sürece geri dönüş olursa, diyalog kanalları yeniden açılırsa bu Türkiye açısından herkes açısından iyi olur.
Demirtaş ziyaret sırasında basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Bir basın mensubunun, \"Dün basında çıkan haberler vardı. 15 Ekim\'de bir ateşkes ilan edileceğine dair. Bu haberlerin doğruluğu ya da yanlışlığıyla ilgili bir bilginiz var mı?\" şeklindeki soruya Selahattin Demirtaş, şu yanıtı verdi:
\"Burada esnafın sorunlarını konuşuyoruz. En büyük sorun, hepimizin ortak sorunu barış sorunu. Barışın huzurun olmadığı yerde ne ticaret olur, ne de ticaretin tadı tuzu olur. Dolayısıyla biz de bu mevzuyu çok önemsiyoruz. Bir an önce ölümlerin ve çatışmaların durması için çaba sarf ediyoruz. Partimizin bütün imkanlarını, bütün gücünü silahların susması yönünde kullandık. İnşallah yakın zamanda da belli bir netice alırız, diye ümit ediyorum. Elimizde somut bir bilgi, somut bir veri yok. Fakat çalışmalarımızı getirdiğimiz nokta umutlu olmamızı gerektiriyor. Barışa da hiç kimsenin umudunu yitirmemesi lazım. Bu kadar insan her gün canını verirken biz hiçbir şey olmamış gibi işimize bakamayız. En azından geçici de olsa çatışmaları durdurabilsek, sonra kalıcı bir barışa doğru etkili bir siyaset üretebilsek. Bu ülkemiz açısından en büyük kazançtır. İnşallah önümüzdeki günlerde gelişmelere olur diye ümit ediyoruz.\"
