Reuters haber ajansına göre Ukrayna işgalinin 80. Gününde dün (cumartesi) yaptığı konuşmasında Lavrov, Batı'nın Moskova’ya yönelik yaptırım yağmuruna işaret ederek şu ifadeleri kullandı:
“Bütün Batı bize topyekûn bir hibrit savaşı ilan etti. Bu savaşın ne kadar süreceğini tahmin etmek güç olsa da yansımalarının istisnasız herkes tarafından hissedileceği ortada. Doğrudan bir çatışmadan kaçınmak için her şeyi yaptık. Ancak artık bir meydan okuma var ve elbette bunu kabul ediyoruz. Yaptırımlara yabancı değiliz. Neredeyse her zaman şu veya bu şekilde oradaydılar.”
Lavrov, Rusya'nın 640 milyar dolarlık dış rezervinin neredeyse yarısına el konulmasını içeren yaptırımların, kimsenin istimlak ve ‘devlet korsanlığına’ karşı güvende olmadığının ve ülkelerin ABD'ye ve müttefiklerine olan ekonomik bağımlılıklarını azaltmaları gerektiğinin bir kanıtı olduğunu söyledi. Lavrov, “Sadece Rusya değil, başka ülkeler de ABD dolarına, batı teknolojisine ve pazarlarına olan bağımlılığını azaltıyor” dedi. Batı'nın Rusya'yı yalnızlaştırma çabalarının başarısızlığa mahkûm olduğunu belirten Lavrov, Rusya'nın Çin ile ilişkilerinin şu anda en iyi seviyesinde olduğunu ve ülkesinin Hindistan ile özel bir stratejik ortaklık geliştirmekte olduğunu vurguladı. Orta Doğu'ya yaptığı bir geziden dönen Lavrov, Mısır, Cezayir ve Körfez ülkelerinin yanı sıra Asya, Afrika ve Latin Amerika ile de bağların önemine değindi.
Russia Today’e (RT) göre Lavrov, yüzlerce Rus diplomatını Batı ülkelerinden sınır dışı etmek için örgütlü bir kampanya olduğunu belirterek, “Soğuk Savaş'ın en karanlık yıllarında bile böyle bir şey görülmedi” dedi. Batılı ülkelerin Ukrayna hükümetine yaptığı silah ihracatına da değinen Lavrov, Batılı ülkelerin ‘son Ukraynalıya kadar orada Rusya ile mücadele etmeye hazır olduğunu’ söyledi. Rus diplomasisinin bel kemiği bu gergin durumun, okyanusun arkasından Ukrayna'daki olayları yöneten, Avrupa'yı zayıflatan ve pazarlarını ABD askeri malları, teknolojileri ve ürünlerine tahsis eden ABD için bir rahatlık olduğuna işaret etti. Aynı zamanda, durumun daha karmaşık olduğunu da itiraf etti.
Lavrov açıklamasının devamında, “Biz, ABD, Çin ve bütün diğer ülkeler, dünya düzeninin gerçekten adil, demokratik ve çok kutuplu mu olacağının ya da bu küçük devletler grubunun, uluslararası topluluğa, istisna olmalarına güvenenler ve seçilmişlerin isteklerini yerine getirmek zorunda olanlar olarak dünyanın yeni sömürgeci düzene göre ikiye bölünmesini dayatıp dayatamayacağının bugün karara bağlanmakta olduğunu anlıyoruz” dedi. Bakan, Batı'nın küresel ekonominin kontrolünü G7'ye teslim etme fikrini desteklediğine dair de uyarıda bulundu.
Avrupa’nın politikaları hakkında da yorum yapan Lavrov, Avrupa Birliği’nin (AB) ‘ABD’nin yararına bağımsızlık alametlerinden nihai olarak vazgeçtiğini’ ve güvenlik konularında ‘küresel emelleri hakkında giderek daha fazla konuşan’ Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) nüfuzuna boyun eğdiğini söyledi. ‘Küresel bir NATO’ olacağı ile ilgili konuşmaların, NATO'ya ait bir ‘savunma hattının’ Güney Çin Denizi'ne kaydırılacağını doğruladığına dair uyarıda bulundu.