PAK tarafından yapılan açıklama da, YSK'nın kanun dışı bir şekilde KHK'lı adaylar bahane edilerek bu kişilerin belediye başkanlığı yapamayacağını açıklamasına sert bir şekilde tepki gösterilirken, YSK'ya halkın iradesine saygılı duyma çağrısı yapıldı. PAK'ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı;
YSK, HDP’nin bazı adaylarının daha önce Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) işlerinden uzaklaştırıldığı gerekçesiyle, bu kişilerin belediye başkanlığı yapamayacağını dile getirmektedir. Bu sebeple de, 6 belediye başkanının mazbatalarını iptal ederek onların yerine ikinci en fazla oy alan partilere belediye başkanlıklarını teslim etmektedir ki bu ikinci parti de çoğunlukla AK Parti’dir.
YSK’nın bu kararı, kanun dışı bir karardır ve halk iradesinin ayaklar altına alınmasıdır.
YSK, hakkı ve yetkisi olmadığı halde HDP’nin kazandığı belediyelere kayyum atamaktadır.
YSK’nın bu kararı göstermektedir ki AKP-MHP iktidarı, kanunsuz gerekçelerle ve keyfi bir şekilde seçim sonuçlarını yok sayabilmekte ve belediyelere el koyabilmektedir.
YSK’nın öne sürdüğü gerekçe aynı zamanda YSK’nın kendi kararını çiğnediğinin göstergesidir. HDP’nin KHK gerekçe gösterilerek belediyelerin ellerinden alındığı adaylarının adaylık başvuruları YSK kararıyla kabul edilmiştir ve YSK’nın bu kararıyla seçime girmişlerdir. Ancak, şu anda YSK kendisinin verdiği kararı yok saymakta ve halkın iradesine el koymaktadır.
Bununla birlikte, daha önce KHK ile işten çıkarılmış birçok milletvekilinin olduğu da bilinen bir gerçektir ki halen milletvekillikleri devam etmektedir. Bu da, YSK’nın çifte standartla hareket ettiğinin göstergesidir.
Önemli ve dikkate şayan bir diğer nokta da şudur ki; AKP-MHP’nin kanunsuz bir şekilde bu belediyelere YSK eliyle el koymasına, HDP’nin birçok ilde desteklediği CHP-İYİ Parti’den hiçbir tepki gelmemiştir.
YSK’nın almış olduğu bu karar, başka türlü kanunsuzluklara ve usulsüzlüklere kapı aralayarak AKP-MHP’nin başka belediyelere el koymasının önünü açacaktır.
YSK’nın bu kararı aynı zamanda, Türkiye Devleti’nin, sadece anti-demokratik yollarla değil, kendi kanunlarını dahi çiğneyerek Kürdistan’daki tüm seçimleri tümden anlamsız kılmak istediğinin göstergesidir.
YSK’nın bu kararını kınıyor, ve hem YSK’yı, hem de 31 Mart yerel seçimlerine giren tüm partileri, halkın iradesine saygı göstermeye davet ediyoruz.
