Putin'in Şam ziyaretinde verdiği ‘üç mesaj’

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2011'den bu yana geçtiğimiz Salı günü ilk kez Şam’a ziyaret gerçekleştirdi. Putin’in bu ziyaretteki mesajları 2017 yılının sonunda Lazkiye'deki Hmeymim Hava Üssü’ne yaptığı ziyarette verdiği mesajlardan farklı oldu.

11.01.2020, Cts - 17:11

Putin'in Şam ziyaretinde verdiği ‘üç mesaj’
Haberi Paylaş

Bu ziyaret ABD’nin, İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani’yi öldürmesinden birkaç gün sonra, İsrail'e gerçekleştireceği "tarihi ziyaretten" ise birkaç gün önce gerçekleşti.

Putin ve Suriyeli mevkidaşı Esad görüşmesinin ortaya çıkardığı doğrudan sonuçlardan biri de Moskova ve Ankara arasındaki bir anlaşma ile İdlib'de kırılgan bir ateşkesin ilan edilmesidir. Putin, Esad ile gerçekleştirdiği görüşmeden saatler sonra Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İstanbul’da bir araya gelmişti.

Ancak Putin ve Esad’in Şam’da gerçekleştirdiği görüşmenin daha derin boyutları vardır ve bunlar Süleymani sonrası dönemle ilgilidir. Batılı yetkililere göre, Putin, Şam ziyareti ile üç mesaj verdi, bunlar neler?

1-“Rusya’nın Suriye’si”: Rusya Devlet Başkanı’nın Suriye sahilindeki Rus askerlerinin Noel’ini kutlamak üzere Lazkiye'deki Rus üssüne inmesi bekleniyordu. Ancak Süleymani’nin öldürülmesi Putin'e bir fırsat sundu. Putin de her zamanki gibi bu fırsatı kullanmakta tereddüt etmedi. Putin, Şam'a geçti ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile birlikte kentin tarihi ve dini mekanlarını gezdi. Ardından iki lider Şam'daki Rus birliklerinin komuta merkezinde bir toplantı gerçekleştirdi. Putin ve Esad her iki ülkenin savunma bakanlarının da yer aldığı toplantıda, Suriye’nin çeşitli bölgelerindeki duruma ilişkin hazırlanan askeri raporların sunumunu dinledi. Toplantıda herhangi bir siyasi yetkili yer almadı.

Batılı yetkililere göre Putin, Şam ziyareti ile çeşitli taraflara "Suriye’de Rus nüfuzu hâkimiyeti" mesajını verdi. Öte yandan Süleymani’nin öldürülmesinin ardından Tahran’ın Suriye’deki nüfuzunun azalması bekleniyor. Tahran'ın Putin'in "mesajlarından” rahatsız olduğu söylenebilir. Putin'in Suriye ziyaretindeki davranışları, Trump'ın Afganistan ve Irak ziyaretlerindeki davranışları kadar aşağılayıcıydı. Putin, Esad ile Şam’daki Cumhurbaşkanlığı makamı yerine Rus askeri üssünde bir araya gelmeyi tercih etti. Böylece başkalarının savaşından Rusya karlı çıktı.

2-"Fırat Hattı": Yetkililere göre Putin, Suriye Devlet Başkanı’ndan, İran’ın, milisleri aracılığı ile Fırat'ın doğusunda bulunan ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon güçlerinden intikam almak üzere tasarlayacağı herhangi bir plana dahil olmamasını ve 2017 yılının Mayıs ayında Washington ve Moskova arasında imzalanan anlaşmalara saygı göstermesini istedi. Anlaşma, Fırat’ın doğusunun ABD ve müttefiklerine, Fırat’ın batısının ise Rusya ve müttefiklerine bırakılmasını öngörüyor.

Bu anlaşma iki şeyi ifade ediyor. Birincisi, Rus ve Amerikan askerleri Suriye'nin kuzeyinde yer alan Deyrizor şehrindeki Salihiye sınır kapısının açılmasını kabul etti. Bu sınır kapısı iki ordu arasındaki çatışmayı önleme ve diğer büyük anlaşmaları vurgulamak üzere birkaç aydır kapalı tutuluyor. İkincisi, Rusya ve Suriye’nin sessiz kaldığı bir ortamda İsrail, Deyrizor'daki İranlı gruplara ait noktalara saldırı düzenlemeye devam edecek. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), dün, “aidiyeti tespit edilemeyen” uçakların İsrail uçakları olabileceğini ileri sürdü. Aidiyeti tespit edilemeyen uçaklar Deyrizor şehrine bağlı Ebukamal beldesinde yer alan Haşdi Şabi’ye ait mühimmat depolarını hedef aldı. Saldırıda en az sekiz Haşdi Şabi milisi öldürüldü. Bu saldırı, alternatif bir İran tedarik hattını güvence altına almak için Suriye ile Irak arasındaki Ebu Kemal sınır kapısını açan Süleymani'nin öldürülmesinin ardından yapılan ilk saldırıydı. ABD, et-Tenf'deki askeri üssü vasıtasıyla İran’ın, Tahran ve desteklediği milis güçler arasındaki eleman ve silah sevkiyatının gerçekleştirildiği tedarik hattını kesti.

3-"Çatışmadan kaçınılması": İran Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani, Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin ardından 6 Ocak'ta yaptığı açıklamada, biri işgal altındaki Suriye’nin Golan Tepeleri'nde bulunmak üzere Süleymani’nin intikamının alınması için 13 bölge belirlediklerini ifade etti. Batılı yetkililere göre Putin'in Şam'a verdiği mesajlardan biri; İsrail, Suriye güçlerini hedef almadığı sürece İran'ın intikam planlarına katılıp ani bir şekilde harekete geçmek veya istenmeyen eylemlere imza atmak gibi davranışlardan kaçınması.

Yetkililerin aktardığına göre İsrail, son saldırıda Suriye güçlerini hedef almaktan kaçındı. İsrail geçtiğimiz Kasım ayında Suriye'den Golan'a yönelik gerçekleştirilen saldırılara cevap olarak Suriye güçlerini ve İran bölgelerini hedef aldığını açıklamıştı. Putin, Suriye’den, askeri çatışmalar Suriye güçlerinden uzak olduğu sürece çatışmadan kaçınmasını istedi. Putin bununla İsrail’in Suriye’deki İran varlığına yönelik gerçekleştirdiği operasyonlara ilişkin önceden yapılan anlaşmalara Rusya’nın dâhil olmadığını ispatlamak istedi.

Ebu Kemal bölgesinde İranlı gruplara ait noktaların bombalandığı sırada Tel Aviv’in biri Suriye adına casusluk yapmaktan tutuklanan iki mahkumu serbest bıraktığını açıklaması tesadüf değil. İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, "Tel Aviv, 1980'lerden beri kayıp olan Zechariah Baumel'in naaşının Rusya'nın arabuluculuğu ile bulunup İsrail'e teslim edilmesinin ardından, iki Suriyeli mahkûm Amal Ebu Salih ve Makat Sudki'yi "iyi niyet göstergesi" olarak serbest bırakmıştır" ifadelerine yer verildi.

Putin, İsrail ziyaretinden birkaç gün önce ABD-İran arasında çıkabilecek olası çatışmadan Suriye’yi uzak tutması noktasında Esad’den güvence almak istedi ve "Rusya’nın Suriye’si" kapısından Moskova'nın nüfuzunu artırmak için jeopolitik fırsatlardan yararlanma arzusunu ortaya koydu.

Şarkul Avsat
Bu haber toplam: 11532 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:20:54:44
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x