Programda, geçmişte \"Kürt\'üm\" demenin suç gibi algılandığını, bu algıyı Cumhurbaşkanı Erdoğan\'ın kırdığını öne süren Soylu, bugün herkesin rahatlıkla Kürt olduğunu söyleyebildiğini iddia etti.
\"Şimdi diyorlar ki: \'Kürtçeyi engelliyorlar.\' Neyi engelliyoruz, kimi engelliyoruz? Şimdi geçen akşam Silvan\'da binlerce insanın katıldığı bir konser yapıldı. Kürtçe de söylendi, her şey söyleniyor zaten. Böyle bir ayrım yok\" diyen Soylu, yasakların dil sebebiyle uygulanmadığını söyledi.
İçişleri Bakanı Soylu şöyle devam etti: \"Sanatçılara engel konuluyor diyorlar. Bu olan olaylar benim dışımda bir kere. [Sanatçılar] Arapça söyleyebiliyor, Kürtçe de söylüyor, söylemeye devam ediyor. Orada terörden kaynaklanan bir irtibat görülmüşse birtakım hassasiyetlerin oluşmasını yok görmemek lazım. Kimse Kürtçe şarkı söylüyor, sanatını icra ediyor diye engelleniyor değil bu ülkede, engellenemez ama şu var. Bu şarkılar teröre evrildiği zaman, terör propagandasına döndüğü andan itibaren, \'Bir dakika dur\' diyorlar. Bu, bir siyasal istismardır.\"
Süleyman Soylu son olarak, \"Burada dilin ve sanatın bir kusuru yok. Bunu böyle görmek çok yanlıştır. Bunu Türkçe de söylese, Kürtçe de İngilizce de Arapça da söylese aynısıdır. Arapça DEAŞ propagandası yapsa ben müsaade mi edeceğim veya vatandaş müsaade mi edecek? Kimse dilinden, sanatından dolayı ötekileştirilemez ama teröre karşı geçmişte bir irtibat, iltisak görülmüşse burada halkın, vatandaşın veya kurum ve kuruluşların, birtakım ticari müesseselerin, \'Ben buna izin vermiyorum\' endişesini yaşamasının da terörle alakaları yok\" dedi.