Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Kobani için yurt genelinde yapılan gösterilerin HDP\'nin çağrısıyla başlayıp HDP\'nin çağrısı ile sona erdiğini belirterek, \"Bir siyasi parti böyle eylemsellik çağrısı yapamaz\" dedi. Akdoğan, Kobani içi.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Kobani’ye IŞİD saldırılarını protesto eden grupların yurt genelinde başlattığı gösterilerle ilgili, olayların HDP\'nin açıklamasıyla ivme kazandığını, partiden gelen ikinci bir açıklamayla tansiyonun düştüğünü savundu. Akdoğan, \"Bir siyasi parti böyle bir eylemsellik çağrısı yapamaz. Bu olaylara kapı açamaz\" diye konuştu. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş\'ın açıklamasını da değerlendiren Yalçın Akdoğan, \"Keşke, \'Şunlar şunlar yapıldı ama şunlar da yapılsa iyi olur\' diye baştan söylense, bu kadar insan ölmeseydi, bu kadar yer yağmalanmasa, yakılmasaydı\" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan CNN Türk\'te Akif Beki\'nin sunduğu \'Baştan Sona\' programına katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Akdoğan, şöyle dedi:
\"Gelinen noktada bir frene basma durumu yaşandığı görülüyor. HDP\'nin açıklamalarıyla bir şekilde ivme kazanan olayların, yine bir şekilde HDP\'nin yaptığı açıklamalarla biraz daha tansiyonu düştü. Daha düşük profilli eylemler sağda solda, bu tamamen sıfırlanmış değil. Kitlesel eylemler bir şekilde hız kesti ama Bingöl\'de olduğu gibi provokatif eylemlerin yaşanmaya başladığını gördük. Bu olaylar niye oldu? HDP bir açıklama yaptı. Şiddet, terör, birtakım eylemler, sokak hadiseleri. Bir siyasi parti böyle bir eylemsellik çağrısı yapamaz. Bu olaylara kapı açamaz. Açarsa hukuki ve siyasi meşruiyetini tartışmaya açar, bunu yitirmeye başlar. Bu yüzden yanlış yapmıştır HDP. İşte, duygusal kırılmalar yaşandı, bir sürü mazeretler geliştirilebilir. Bunların hiçbiri oradaki masum bir Kürt esnafın dükkanının yağmalanmasını, yakılmasını, Kürt öğrencilerin gittiği okulun yakılmasını mazur göstermez.\"
DEMİRTAŞ\'IN AÇIKLAMASI
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş\'ın yazılı açıklamasını değerlendiren Akdoğan, \"Hükümet Kobani konusunda adım atıyor, çabalar gösterdi\' demesini \'Yeni bir şey\' olarak nitelendirirken, \"Hükümet, sattı, etti, hiçbir şey yapılmadı, ölüme terk etti\' söylemlerinden, \'Hükümet olumlu birtakım çabalar içerisinde\' diye atıf yaparak bu noktaya gelinmesi hem objektiftir hem de yapıcı, olumlu bir durum gibi algılanabilir. Keşke bunlar bu olaylar olmadan önce söylenseydi. Yani \'Şunlar yapıldı ama şunlar da yapılsaydı\' diye baştan söylenseydi, bu kadar insan ölmeseydi, bu kadar yer yıkılmasaydı, yağmalanmasaydı. Gelinen yer iyi bir yer. Ama bu işler bitmiş değil. Sükunet, sağduyu çağrısı yapmak hâlâ önem taşıyor.\"
\"KAMU DÜZENİ VE GÜVENLİĞİ ÖNCELİKLİ KONUDUR, TAVİZ VERİLEMEZ\"
Kamu düzeni ve güvenlik noktasında taviz verilemeyeceğine dikkat çeken Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, \"Kamu düzenini ve güvenliğini sağlamak öncelikli konudur. Bu konuda taviz verilemez. Hukuksuzluğa kapı açmayız ve bu işin üzerine gideriz\" diye konuştu.
\"HÜKÜMET KOBANİ\'YE BİR ŞEY YAPMIYORMUŞ GİBİ GÖSTERMEK YANLIŞ\"
Yalçın Akdoğan, hükümetin yaptığı yatırımları hatırlatırken bunlara rağmen bir şey yapmıyormuş gibi göstermenin yanlış olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
\"İnsani duyarlılığı ortaya koyan biziz. Kobani bu tarafa geldi. Suruç\'ta Kobani. Eğer insanlarsa oraya anlam veren, bu insanların hepsi Türkiye\'de. Hükümet hiçbir şey yapmıyor gibi bakmak son derece yanlış olur. Hükümet başkalarına da yaptı. Araplara da Türkmenlere de yaptık. Başa kakma diye bir şey yok. Ama marifette biraz iltifata tabidir. Türkiye burada ciddi çaba gösteriyor. Amerika ile temaslarda, en son bombardıman vesaire konusunda hükümetin çok ciddi bir çabası var. Kobani\'ye 634 araçlık yardım yapmışız.\"
Akdoğan, PYD\'nin Suriye Lideri Beşar Esad\'a karşı sessiz kalarak yanlış yaptığı savunurken, \"Araplar\'a, Türkmenler\'e katliamlar yapılırken hiç eleştirmeyerek. Buna HDP\'liler de kısmen dahildir. Esed\'in katliamlarında sessiz kalınmakla yanlış yapmıştır. Diğer Kürt grupların oradan sökülüp atılmasında, etkisizleştirilmesinde onların hataları vardır. Biz insani duyarlılıkla baktık, 185 bin insanı kabul ettik. PYD\'nin yaptığı yanlışlar ayrı bir şeydir, oradaki Kürt halkı ayrı bir şeydir. Türkiye\'nin oraya müdahale etmesini istemeyen kim? \'Aman ha Türkiye girmesin\' diyen kim? PYD\'nin kendisi. Bir taraftan bütün dünyayı tahrik ediyorlar, \'Türkiye bir şey yapmıyor\' diye. Öbür taraftan \'Aman Türkiye\' girmesin diye bağıran da PYD\'nin kendisi\" diye konuştu.
\"KOBANİ\'YE İNSANİ YARDIM AKIŞI DEVAM EDİYOR\"
Kobani\'ye koridor açılması yönündeki istekleri değerlendiren Başbakan Yardımcısı Akdoğan, insani yardım akışının devam ettiğini, oradan gelenleri kabul ettiklerini, Türkiye\'den devletin ve STK\'ların birçok yardım aracının Kobani ve diğer bölgelere de gittiğini vurgularken, şöyle dedi:
\"Türkiye hiçbir şey yapmıyormuş gibi bakmak doğru değil. Ama koridordan kasıt şuysa, yani sen Türkiye içinden bir şey aç, buradan PKK\'liler geçsin veya silah sevkiyatı olsun, bu hukuken de olacak iş değil, siyaseten de bunun izahı yoktur. Böyle bir talepte bulunmak da doğru değildir. Türkiye, terör örgütü olarak ilan ettiği örgütü kendi içinden geçirebilir mi? Veya böyle bir silah sevkiyatı yapabilir mi? Bunlar makul olmayan, absürt bir şeye dönüştürüldü. Sanki bu çok masum insani yardım konvoyu gidecekmiş gibi bir algıyla hükümetin üzerine bir yüklenme var. Bu yanlış bir algı. Koridor açma hukuken ve siyaseten mümkün değil. Bugüne kadarki bütün pozisyonların inkarı anlamına gelir. Böyle bir talepte bulunmak doğru bir yaklaşım değildir. Bir taraftan \'Türkiye bizi kurtarsın\' diyorsun, bir taraftan \'Türkiye girmesin\' diye bağırıyorsun.\"