Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, sağlık nedeniyle görevini yerine getirememe olasılığına karşı istifa mektubunu 9 yıldır hazır beklettiğini söyledi.
Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, sağlık nedeniyle görevini yerine getirememe olasılığına karşı istifa mektubunu 9 yıldır hazır beklettiğini söyledi.
İspanya'nın ABC gazetesine röportaj veren Papa Franciscus, "Ben istifamı yazdım ve eski Vatikan Devlet Sekreteri (Başbakan) Kardinal Tarcisio Bertone'ye vererek ona, 'Tıbbi nedenlerle ya da çalışmama engel olacak başka şeylere karşı işte istifam' dedim. Kardinal Bertone'nin bunu kime verdiğini bilmiyorum ama eminim yeni Devlet Sekreteri Pietro Parolin'e vermiştir." dedi.
"Şimdi birileri Bertone'ye giderek 'Ver o kağıdı' diyecektir." diye gülerek espri yapan Papa Franciscus, Vatikan'da 2013'te görevden ayrılan eski Devlet Sekreteri Bertone'deki istifa mektubunun şu anda Parolin'de olması gerektiğini, geçmişte Papa 12. Pius (1939-1958) ve Papa 6. Paulus'un (1963-1978) da benzer şekilde istifa mektuplarını önceden hazır tuttuklarını aktardı.
"Sizden sonra gelecek Papa'ya ne söylerdiniz?" sorusuna Papa Franciscus, "Onlara benim yaptığım hataları yapmamalarını söylerdim, nokta. Başka bir şey değil." cevabını verdi.
Katolik Kilisesinde ortaya çıkartılan cinsel taciz olaylarına da değinen Papa Franciscus, geçmişte yaşanan olaylardan dolayı Kilise'nin bağışlanıp bağışlanmamasının sadece kendilerine bağlı olmadığını ama sorunların, o dönemin koşullarına göre yorumlanması gerektiğini ifade etti.
İstatistiklere göre cinsel tacizlerin yüzde 42 ila yüzde 46'sının ailede veya mahalle ortamında meydana geldiğini ve üzerlerinin örtüldüğünü söyleyen Papa, kölelik örneğini vererek "O zamanlar (Kölelik döneminde) kölelerin ruhları olup olmadığı tartışılıyordu. O dönemde yaşananları, bugünün aklıyla yorumlayıp yargılamak haksızlıktır." dedi.
Cinsel taciz iddialarının 2002 yılında Boston'da patlak vermesine kadar Katolik Kilisesinin bu olaylarla yüzleşecek gücünün olmadığını ama bunun onları haklı çıkarmak anlamına gelmediğini vurgulayan Papa Franciscus, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu çok büyük bir musibet ve bununla biraz yüzleştiğimizi görüyorum. Tanrı'ya şükür bu adımları atıyoruz. Ama benim içimde kalan bir istismar noktası var. O da reşit olmayanlarla canlı olarak çekilen istismar görüntüleri. Nerede yapılıyor? Hangi ülkede? Bilinmiyor. Kim bunlar, kim saklıyor? Orada toplumdan sorumlu olanların dikkatinin çekilmesi lazım. Çocukların istismar edilmesini kayda alan gruplar hangi kapsamda faaliyet göstermeye devam ediyor? Bu bir yardım çığlığıdır. Bu konuyu (Kilise'deki taciz vakaları) 'skandal' olarak algılamanız olumlu. Bu, sizi bundan kaçınmak için harekete geçmeye, katkınızı koymaya yönlendirir. Beni korkutmuyor. İman sendeliyorsa, canlı olduğu içindir. Aksi takdirde, hiçbir şey hissetmezsiniz."
Diğer taraftan, Papa Franciscus, Vatikan'ın Aziz Petrus Meydanı'ndaki geleneksel pazar duası sırasında Kafkasya'daki gelişmelere değinerek "Güney Kafkasya'da Laçin Koridoru'ndaki gelişmelerden endişe duyuyorum. Özellikle kış mevsiminde daha fazla zorlukla karşılaşacak halkın insani koşullarından dolayı endişeliyim. İlgili herkesi, insanların iyiliği için barışçıl çözümler bulmaya çağırıyorum." dedi.
Katoliklerin ruhani lideri ayrıca Peru için de barış diledi ve bu ülkedeki şiddetin sona ermesi, halkı etkileyen siyasi ve sosyal krizin aşılması için diyalog çağrısı yaptı.
Bu arada Papa Franciscus, Suriye'de İdlib'in batısında Hristiyanların yaşadığı Kunaye'de görev yapan rahip Hanna Jallouf'a hizmetlerinden ötürü Vatikan'da düzenlenen törenle özel bir ödül verdi.
Vatikan'a yakın basın yayın organlarında çıkan haberlere göre, Kalkütalı Rahibe Teresa'nın ölümünün 25. yıl dönümü dolayısıyla ve hayırseverliği teşvik amacıyla düzenlenen ödül töreninde, Papa, Kunaye köyünün rahibi Jallouf'u ödüllendirdi.
Papa'nın, rahip Jallouf'a zor koşullar altında İdlib'in köylerinde kalmaya devam ederek verdiği hizmetten ötürü "Şükran Çiçeği" olarak anılan ödülü takdim ettiği belirtildi.
Katolik yayın kuruluşlarından Sir Ajansına konuşan rahip Jallouf, Papa'dan aldığı bu ödülün, çalışmalarının onaylandığı anlamına geldiğini söyledi.
Jallouf, Papa'nın kendisine Suriye'ye, halkına ve Suriyeli Hristiyanlara yakınlığını dile getirdiği ve her zaman Suriye için dua ettiğini belirttiğini de aktardı.
Rahip Jallouf, Ukrayna'daki savaş nedeniyle Suriye'deki çatışmanın unutulduğuna dikkati çekerek adil bir barış umut ettiklerini dile getirdi.