Tayvan Ulusal Savunma Bakanlığı dün, ABD'nin onayı için derin şükranlarını dile getirerek, "anlaşmanın bu ay içinde tamamlanmasının beklendiğini" bildirdi.
Anlaşma, ABD Savunma Bakanlığına bağlı Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı (SGIA) tarafından Cuma günü geç saatlerde duyuruldu. SGIA, potansiyel satış hakkında bilgi vermek için Cuma günü Kongre’ye gerekli sertifikayı gönderdi.
SGIA’ya göre, önerilen anlaşma Tayvan'ın "askeri kapasitesini koruma, ABD ve diğer müttefiklerle birlikte çalışma yeteneğini daha da artırma" hedefine katkıda bulunacak.
Anlaşma, bu yıl Washington tarafından onaylanan Tayvan'a dördüncü ve Başkan Joe Biden'ın göreve başlamasından bu yana ise beşinci silah satışı.
8 Haziran’da ABD, Tayvan'a 1 milyon dolar değerinde yedek parça, gemi sistemleri ve ilgili ekipmanların satışını teklif etti. Yeni anlaşmanın Tayvan’ı kendi topraklarının bir parçası olarak gören Çin’i kızdırması muhtemel.
Buna ek olarak, ABD Donanması, Güney Çin Denizi'ndeki birkaç ülke arasında tartışmalı olan adalar kısmında, bir haftadan kısa bir süre içinde ikinci kez denize açılma konusundaki ısrarını yineledi.
ABD Yedinci Filosu'ndan yapılan bir açıklamada, USS Benfold destroyerinin dün tartışmalı Spratly Adaları yakınlarında yola çıktığı aktarıldı.
Bu adalar, 1843'te gelen İngiliz kaşifin adını almış olup 100'den fazla küçük adadan oluşuyor. Çin, Brunei, Filipinler, Tayvan, Malezya ve Vietnam mercan resiflerinin bulduğu bölgenin nüfuzu için yarışıyor.
ABD, donanmasının bu operasyonları seyrüsefer özgürlüğünü teşvik etmek amacıyla gerçekleştirdiğini söylüyor.
Japonya merkezli Yedinci Filo, “uluslararası hukuka göre, savaş gemileri de dahil olmak üzere tüm ulusların gemilerinin karasularından zararsız geçiş hakkına sahip olduğunu" açıkladı.
USS Benfold’un geçişi, geçtiğimiz Çarşamba günü yine Çin, Vietnam ve Tayvan arasında ihtilaflı olan Paracel Adaları'ndan geçtikten sonra geldi. Çin, zengin enerji kaynakları içerdiğine inanılan Güney Çin Denizi'nde oldubittiyi empoze etmeye çalışarak, bazı adalar üzerinde kontrolünü sağlamak için yapay binalar ve havalimanları kurması, bölge ülkelerinin ve uluslararası toplumun endişesini artırıyor.
