ABD Savunma Bakanı James Mattis verdiği mülakkatta, bugüne kadar Irak ve Suriye'de IŞİD mensuplarını bir bölgeden bir başka bölgeye yönlendirmek amacıyla uyguladıkları yıpratma taktikleri yerine örgütü belirli bir bölgede kuşatıp tamamen yok etmeye yönelik bir stratejiyi benimsediklerini söyledi.
Mattis, "Amacımız yabancı savaşçıların çatışmalardan kaçıp Kuzey Afrika'ya, Avrupa'ya, Amerika'ya, Asya'ya ve Afrika'ya geri dönmelerini önlemek." ifadelerini kullandı.
IŞİD'in tüm uygar ülkelere tehdit oluşturduğunu ifade eden Mattis, "Yeni stratejimizin özü, daha hızlı ve güçlü bir müdahaleyle IŞİD'i tamamıyla bertaraf etmek." diye konuştu.
Yeni stratejinin IŞİD'e kaçacak bir yer bırakmamayı amaçladığını vurgulayan Mattis, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Örneğin, örgüt bugün Musul'un batısında sıkışmış durumda. Irak güvenlik güçleri, militanları tamamen yok etmek üzere harekete geçti. Telafer kuşatıldı. Suriye'de başkent ilan ettikleri Rakka'yı kuşatmaya yönelik harekat da devam ediyor. Kuşatma tamamlandıktan sonra aynı şekilde şehri militanlardan temizleyeceğiz."
IŞİD'i bitirdikten sonra asıl meselenin başka bir terör grubunun onun yerini almasını engellemek olduğunu belirten Mattis, şunları kaydetti:
"IŞİD yenildiğinde, aynı bölgede yeni bir düşmanın oluşturulmaması için daha kapsamlı bir çabamız olacak. IŞİD'in yenileceğini biliyoruz. Savaş alanında başarılı olduk. Milyonlarca insanı örgütün kontrolünden kurtardık ve bunu yaparken kazandığımız tek karış toprağı geri vermedik. Bu, ne kadar etkili bir mücadele verdiğimizi kanıtlıyor. Ancak dünyanın bu bölgesinde, derinde daha büyük sorunlar ve çatışmalar mevcut. Bunlara da gözlerimizi kapayamayız. İşte bu yüzden ABD Başkanı (Donald) Trump'ın yalnızca düşmanı yok etmekle yetinmeyip aynı zamanda aynı bölgede yeni bir düşmanın ortaya çıkmasını engellemeye yönelik ortaya koyduğu stratejiyi de gerçekleştirmek üzere çalışmalar yürütüyoruz."
IŞİD'le mücadelenin ne kadar süreceği sorusu üzerine Mattis, "Yaşadığımız zorluklar, bölgenin uzun zamandır sürekli çatışma içinde olmasından kaynaklanıyor." dedi.
Bu mücadeleyi başka ülkelerle ve onlar aracılığıyla yürüttüklerini ifade eden Mattis, "Sahada savaşanlar onlar olacağından onların muharebe kapasitesini arttıracağız, onlara istihbarat desteği sağlayacağız. Karşılaşacakları zorluklara karşı onları eğiteceğiz. Bunu Afrika'da ve Asya'da halihazırda yaptığımızı görebilirsiniz. Elbette bu, bir takvim belirlemenin zor olduğu uzun bir mücadele olacak." ifadelerini kullandı.