ABD'de başkanlık seçimleri iki aşamalı gerçekleşiyor. Sandık başına giden halk, önce seçici delegeleri belirliyor ardından da bu delegeler başkan için oy kullanıyor.
Donald Trump, seçici kurulun önceki gün yaptığı toplantıda 538 üyeden 304 delegenin oyunu alarak başkanlığını garantilemişti.
Ülkede 8 Kasım'daki seçimlerin resmi olmayan sonuçlarına göre Demokrat aday Hillary Clinton'ın, Trump'tan 2.8 milyon daha fazla oy almasına rağmen 232 seçici kurul üyesi çıkarabilmesi sistemin işlerliğini tartışmaya açtı.
Seçim kampanyası boyunca Clinton'ı destekleyen ve Trump'ı kıyasıya eleştiren New York Times (NYT) gazetesi, başyazısında sistemin değiştirilmesi çağrısı yaptı.
Editör kurulunca hazırlanan yazıda, "Evet kurallara göre Trump kazandı ancak bu kuralların ABD halkının iradesini yansıtacak ve daha katılımcı bir demokrasiyi sağlayacak şekilde değişmesi gerekir" ifadesi kullanıldı.
Makalede, halkın doğrudan başkan adayına oy vermesi ve en fazla oy alanın başkan seçilmesinin tüm ABD'lilerin her nerede yaşarlarsa yaşasınlar eşit olmalarını sağlayacağı savunuldu.
Amerikan halkının sistemin değişmesi ve diğer tüm seçimlerde olduğu gibi en fazla oyu alanın kazanmasını istediği vurgulanan yazıda, bu konuya ülke genelinde yapılan anketlerde yüzde 70 civarında destek olduğu belirtildi.
Başkanlığa seçilen Trump da Barack Obama'nın kazandığı 6 Kasım 2012 seçimlerinin ardından Twitter'dan, "Seçiciler kurulu demokrasi için bir felaket" paylaşımında bulunmuştu.
Trump, toplam oylarda geride kalmasına rağmen seçimi kazanması üzerine ise kendisinin bu sisteme göre kampanya yürüterek seçimi kazandığını belirterek, "Toplam oylara göre başkan seçiliyor olsaydı ona göre kampanya yürütür ve yine kazanırdım" savunmasını yaptı.