ABD Dışişleri Bakanlığı, 1 Nisan - 30 Haziran 2023 tarihleri arasında Kürdistan Bölgesi, Rojava, Irak ve Suriye'deki IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun misyonuna ilişkin mevsimlik genel müfettiş raporunu Kongre'ye sundu.
ABD ve koalisyon güçlerinin Irak ve Suriye'nin belirlenmiş bölgelerinde IŞİD'in nihai yenilgi için müttefikleri ile çalışmaya devam ettiği bilgisine yer verilen raporda, örgütün söz konusu bölgelerde hala bir tehdit oluşturmaya devam ettiği vurgulandı.
DSG’nin Suriye'de Deyrezzor ve Rakka vilayetlerinin çoğu ile Rojava’nın Haseke vilayetini ve ayrıca Halep vilayetindeki birkaç bölgeyi kontrol ettiği bilgisine yer verilen raporda, Özgür Suriye Ordusu’nun da Irak-Ürdün sınırına yaklarındaki Tanf askeri üssünün çevresinde bulunduğu hatırlatıldı.
Buna karşın Türk Silahlı Kuvvetleri ile Türkiye destekli silahlı grupların Efrin bölgesi, Serêkani ve Girê Spi bölgeleri de dahil olmak üzere Rojava’nın bazı kısmını kontrol altında tuttuğu belirtildi.
Raporda, bu süre zarfında Irak güvenlik güçleri ile ve Rojava’daki Kürt güçlerinin IŞİD'e karşı mücadele kabiliyetinde kayda değer bir kazanım elde etmediği, bunun yanı sıra yaklaşık 10 bin IŞİD’linin tutulduğu hapishaneler ve el-Hol ile diğer kamplarda güvenliği sağlamak için DSG ve İç Güvenlik Güçlerine eğitim desteği verilmeye devam edildiği kaydedildi.
“Irak ve Suriye'de faaliyet gösteren üçüncü taraf güçler” diye adlandırılan İran, Türkiye, Rusya ve Suriye hükümetinin koalisyonun faaliyetlerini “karmaşık hale getirdiği” ifade edilen raporda, Türkiye’nin, “Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bağlantılı olduklarını” iddia ederek DSG liderlerini insansız hava araçları ile hedef alan saldırılarılar düzenlediği ifade edildi.
Raporda Rusya’nın, Suriye'deki ABD güçleri üzerinde uçuşlar düzenleyerek, ABD ordusuyla üzerinde anlaşmaya vardığı ihtilafı çözme protokollerini ihlal etmeye devam ettiği ayrıca İran bağlantılı milislerin de bu süre boyunca Suriye'deki ABD ve Koalisyon güçlerine sınırlı, etkisiz saldırılar düzenlediği aktarıldı.
Raporda ayrıca Suriye'de, BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 sayılı Kararı uyarınca ihtilafa siyasi bir çözüm getirilmesi yönünde ilerleme kaydedilmediğinin altı çizildi.